Jinnews muhabiri Hikmet Tunç, “Farklı bir haber takibi için gittiğimiz Van’ın İpekyolu ilçesine bağlı Hacıbekir Mahallesi’nde yani halkın tanımıyla Xaçort’ta çetin geçen kışa inat yüzünü gösteren güneşi fırsat bilen kadınları evlerinin damında “têşî” ile yünleri ipe dönüştürürken buluyoruz” dediği Xaçortlu kadınlarla damın üzerinde yaptıkları koyu sohbeti aktarıyor.

Tunç, Xaçortlu Nafiye Yoldaş ve Nihari Oral ile sohbetini şöyle aktarıyor:

“Evinin damına bizi kabul eden Nafiye Yoldaş ve ona yardıma gelen komşusu Nihari Oral da bir çok Xaçortlu gibi 1990’lı yıllarda devlet baskısı sonucunda köylerinden göç etmek zorunda bırakılanlardan. Ortak acıları, ortak mücadeleye dönüştüren kadınlar, köy hayatlarını kente taşıdıklarını söylüyorlar. Yaşamın her alanında birbirlerine destek olduklarını söyleyen Nihari, köy hayatına duyduğu özlemi sık sık dile getiriyor. Çatak’ın Sürmeli(Alakan) köyünden zorla göç ettirilen Nihari, geçmişle bugünü kıyasladığında eskiden daha bolluk içinde yaşadıklarını belirterek, “O zaman yüzlerce koyunumuz vardı. Ama şu an en fazla 40 koyunum var. Onlarca kadın gün içinde iki öğün sağdığımız koyunlarımızdan elde ettiğimiz sütü ne yapacağımızı bilemezdik” sözleriyle anlatıyor.

Gürpınar İlçesine bağlı Nordiz yaylasından yine 90’lı yıllarda göç etmek zorunda kalan Nafiye ise çocuk yaşta, ikinci eş olarak evlendirilmiş. Nafiye, elindeki têşî ile bir yandan yünleri ipe dönüştürürken bir yandan da sohbete dahil oluyor. Ne zaman işim olsa komşularım koşar yardıma diyen Nafiye, komşuluğun, birlikte olmanın önemini vurguluyor.

Biz Nafiye ve Nihari’yi evlerinin damında Van’ın nadir görülen kış güneşinin altında bırakıp oradan uzaklaşırken, onlar çorap örmek için hazırladıkları ipleri eğiriyorlardı.”