15 Temmuz 2016’da yaşanan askeri darbe sonrasında 20 Temmuz 2016 itibariyle Türkiye’de 3 ay süreyle Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edilmişti. OHAL’in geçerliliği mecliste 115’e karşı 346 oyla kabul edilmişti. Bu tarihten sonra 7 kez uzatılan OHAL’in, 7 Temmuz 2018 tarihinde kaldırılmasına karar verilmişti. Fakat bu durum Van kenti için geçerli olmayarak OHAL fiili bir şekilde devam ettiriliyor.

Van’da 21 Kasım 2016 tarihi itibariyle 15 günlük periyotlarla tekrarlanan eylem ve etkinlik yasağı bin 9 yüzü aşkın gündür devam ediyor. Valilik tarafından5442 sayılı İl İdaresi Kanununa uyularak yinelenen eylem ve etkinlik yasaklarında gerekçe olarak, “Anayasamızda ve kanunlarda öngörülen sınırlandırma ve yasaklama şartlarını doğrudan ve açıkça oluşturduğu değerlendirilen eylemler ile saldırı olaylarının önüne geçmek, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliklerini sağlamak, terör örgütlerinin planlarını bertaraf etmek ve bu bağlamda, milli güvenliğin sağlanması, kamu düzeni ve genel sağlığın korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, temel hak ve özgürlükler ile başkalarının hak ve özgürlüklerinin ve genel asayişin devamının temini ile şiddet olaylarının yaygınlaşmasının önlenmesi” gösteriliyor.

Van’da bulunan siyasi partiler, Sivil Toplum Kuruluşları (STK) ve Van Barosu bu yasağın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na aykırı olduğunubelirterek, kaldırılmasına yönelik çeşitli girişimlerde bulundu. Van Barosu’nun bu kapsamda açtığı 14 dava, Türkiye’de ve hatta sınır ötesinde yaşanan çeşitli olaylar gerekçe gösterilerek reddedildi.

Bu yasakların arkasındaki hiçbir meşru gerekçenin bulunmadığını belirten siyasi partiler, Sivil Toplum Kuruluşları (STK) ve Van Barosu, bu yasağın kaldırılmasına yönelik çağrısını yineledi:“Van, tüm Türkiye’de uygulanan yasalara göre yönetiliyorsa; bu uygulamanın hukuki ya da yasal bir uygulama olmadığı tamamen keyfi, ideolojik ve halkı sindirmeye yönelik bir uygulama olduğu nettir.”

Serhat News / Zelal Sahidenur Sari-Zafer Avnaş

Haberin devamına videodan erişebilirsiniz;