Erciş’in İçme ve sulama  rezervesi HES’e kurban ediliyor Erciş’in İçme ve sulama  rezervesi HES’e kurban ediliyor

Haber ve görüntü: Sedat Türlü

Merkez üssü Maraş olan ve 10 ilde ağır şekilde hissedilen depremin etkisi hala sürüyor. Depremin ardından imar affı ve kesilen kolonlar kamuoyunun en çok tartıştığı noktalar oldu. Özellikle belediyelerin verdiği depreme uygunluk ruhsatlarının olduğu çoğu bina depremde yıkıldı. Buna bağlı olarak onlarca müteahhit gözaltına alınıp tutuklanırken belediyeler hakkında herhangi bir işlem gerçekleşmedi.

Uzmanların önceden deprem uyarısı yaptığı açıklamalar kamuoyunda ses getirirken bundan sonraki deprem olma olasılığı olan iller için de panik havası başladı. Hal böyle olunca depremin yaşanabileceği veya hissedilebileceği illerde depreme uygunluk durumu merak konusu haline geliyor. Bu illerden birisi de hem daha önce deprem yaşamış olan hem de herhangi bir ilde gerçekleşecek depremde sarsılacak olan Van. Kentin depreme hazır olup olmadığını İnşaat Mühendisleri Odası İMO üyesi Ulaş Sari’ya sorduk.

Sari, Van’ın herhangi bir depreme hazır olmadığını vurgulayarak çözüm önerilerine yer verdi. İMO’nun ilk günden bu yana imar affına karşı durduğunu belirten Sari, “İmar affı ile birlikte güvenliğe uygun olmayan yapıların tamamı ruhsat aldı. Bir projesi olmayan bir güvenilirliği olmayan insanların hayatını hiçe sayan hiçbir yapıya biz uygunluk vermiyoruz. Lakin TMMOB ve İMO'nun pasivize edilmesinden dolayı binaların performans analizlerini yapamıyoruz uygunluğuna bakamıyoruz. Baktığımızda da hukuki bir karşılığı olmuyor. Maraş depreminden önce bir imar affı daha mecliste idi. Deprem olduktan sonra konuşulmaya başladı öncesinde hiç konuşulmuyordu. Partilerin çoğu da bu imar affına onay verdi” sözlerine yer verdi.

"KOLONLARI GENİŞ BİR ALANA SAHİP OLMAK İÇİN KESİYORLAR"

Kolonların kesilmesine de karşı durduklarını vurgulayan Sari, “Kolonlar proje üzerinden azaltılabiliyor. Biz bunu da uygun görmüyorduk. Kolonlar geniş bir alana sahip olmak için kesiliyor ancak yapıldığında zeminde yumuşak kat oluşuyor. Öyle bir durumda da zemin kat diğer katlara göre daha yumuşak oluyor. Bir deprem olmasa bile en ufak sarsıntıda bina yıkılabilir. Ruhsat işlemleri belediyeden geçtiği için binada oturanlar herhangi bir şey yapamıyor. Binada bir değişiklik yapılacaksa bir mühendis aracılığıyla güvenli bir yaşam alanı haline getirdikten sonra o işlem yapılmalı” ifadelerini kullandı.

Deprem sonrasında sadece müteahhitlerin tutuklanmasının yetersiz olduğunu söyleyen Sari, tüm kurum ve kuruluşların sorumlu tutulmasının gerektiğinin altını çizdi.

"BİNALARIN ÇOĞU HASARLI VE BU BİNALARDA İNSANLAR OTURUYOR"

2011’de deprem geçiren ve ağır hasar olan Van’ın da bir depreme hazır olmadığını belirten Sari şu cümleleri kullandı; “2011 depreminde bine yakın insanımız öldü. Binlerce bina hasar aldı ve bu hasarlı binalar onarılmadıkça daha da ağırlaştı. Uzmanlar yakın bölgelerde depremler bekliyor. İmar affından sonra Van'da bulunan orta az ve yüksek hasarlı binaların tamamı makyajlanarak dış cephesi düzeltilip duvarları onarılarak ruhsat aldılar. Biz İMO olarak binalarda resmi Bir analiz yapamıyoruz. Ciddi bir performans analizine ihtiyaç var. Binaların çoğu hasarlı ve bu binalarda insanlar oturuyor.”

Sari son olarak, “Bizim de insanlara halkımıza çağrımız şudur. Biz hukuki olarak herhangi bir işlem yapamıyoruz. Kuruluşları üzerinden mutlaka binalarınızın performans analizini yapın. Çünkü Van’da ciddi hasarlı binalar var” çağrısına yer verdi.

Bu içerik Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Gazeteciler Cemiyeti’nin “Basın Evi Destek Aracı (BEDA)” programı kapsamında hazırlanmıştır.