Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gençlik Meclisi, üyeleri Lider Polat’ın 27 Ağustos’ta kendilerini polis olarak tanıtan kişiler tarafından kaçırılarak, ajanlık dayatıldığını ve sonrasında gözü kapalı bir şekilde yol kenarına bırakıldığını duyurmuştu. Söz konusu kaçırılma anına ilişkin görüntülerin ortaya çıkması üzerine Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukat Nagehan Avçil, “Kaçırılma, kişiyi hürriyetten yoksun bırakma, yağma, kötü muamele, tehdit, kişilerin huzur ve sükununu bozma” gerekçeleriyle failler hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulundu.

‘1 BUÇUK SAAT İŞKENCE’

Av. Avçil, kaçırılma anına ilişkin görüntülere de yer verdiği başvuru dilekçesinde, “34 RC 4497 plakalı araçtan inen 4 kişi müvekkilimi darp ederek zorla araca bindirip, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçunu işlemişlerdir. Polat’ı zorla ve darp ederek araca bindiren kişiler yol boyunca ailesine kendisine zarar vermekle tehdit etmişler, ayrıca darp etmeye devam etmişlerdir. Yolda ‘abilerle görüşeceksin’ diyerek 1 buçuk saat boyunca işkence, tehdit fillerini sürdürmüşlerdir. Yol boyunca gözleri bağlanmış ve elleri de arkadan bağlanarak işkence sürdürülmüştür. Gözleri kapalı olması sebebiyle nereye getirildiğini anlamamış, 1 buçuk saat süren yolculuk sonrası zırhlı araç olduğunu tahmin ettiği başka bir araca alınmıştır” ifadelerine yer verdi. 

GASP VE ŞİDDET

Polat’ın, diğer araca alındığında başka kişiler tarafından 5 saat boyunca cinsel ve fiziksel işkenceye uğradığına yer verilen başvuruda, “5 saat süren işkence boyunca tanımadığı isimler sorulmuş. HDP içerisinde faaliyet yürütmeye devam etmesini ancak faaliyetle ilgili bilgi vermesini, devletin yanında çalışmasını söylemişlerdir. Müvekkilimi  hürriyetinden yoksun bırakan, saatlerce fiziksel, cinsel işkencede bulunan kişiler kendilerini devlet yetkilisi olarak tanıtmışlardır. Müvekkilim 5 saat sonunda Başakşehir’de bırakan bu kişiler cep telefonunu ve kredi kartını gasp etmişlerdir. Müvekkilim kimliği ve bir tek kredi kartı dışında hiçbir eşyası kendisine iade edilmemiş, müvekkilime karşı suç işleyen ve kendisini devlet görevlisi olarak tanıtan kişiler tarafından gasp edilmiştir” denildi.

TUTUKLAMA TALEBİ 

Başvuruda, Polat’ın el konulan telefonundan başka kişilere mesaj atıldığı ve mesaj atılan kişilerin de tehdit edildiği belirtildi. Yaşanan kaçırılma olayının 1990’lı yıllarda yaşanan kaçırma, gözaltında kaybetme ve infaz suçlarını hatırlattığına vurgu yapılan başvuruda, devamla şu ifadelere yer verildi: “Devlet görevlisi olduklarını ifade eden şahısların, İstanbul'un göbeğinde bir vatandaşı kaçırıp tehdit, hakaret, yağma ve işkenceye maruz bırakmaya cüret etmeleri cezasızlık zırhına duydukları güven olduğu aşikardır. İstanbul'un göbeğinde ‘devlet adına’ bu denli ağır suçların işlendiği bir toplumda hiç kimsenin can ve hukuk güvenliğinden bahsedilemez. Ceza yargılamasının amacı toplumsal barış ve güvenin sağlanmasıdır. Müvekkilimin ve yakınlarının 27 Ağustos 2020 tarihinden itibaren can güvenliği de bulunmamaktadır. Etkin bir soruşturma yürütülüp, açık bir şekilde çete faaliyeti yürütenler hakkında iddianame tanzim edilip, yargılama yürütülmediği sürece de toplumda hiçbir bireyin hukuk devleti içerisinde yaşayıp can ve mal güvenliğinin teminatının hukuk devletine uygun şekilde sağlandığına dair inanç ve güveni olmayacaktır. Soruşturmanın CMK 100. Maddede yer alan şartların bulunması sebebiyle tutuklu olarak yürütülmesini talep ederiz.”

‘SENİ MEZARA GÖTÜRÜYORUZ’ 

Avçil, ayrıca 24 Ağustos’ta kaçırılan HDP Sultangazi İlçe Örgütü yöneticilerinden Cihan Çitgez için de Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulundu. Çitgez’in Sultangazi’de yolda yürüdüğü sırada beyaz renkli Renault Clio Hatchback marka bir araçtan inen kişiler tarafından kaçırıldığına yer verilen başvuruda, “Müvekkilim aracın plakasını 34 NJ olarak hatırlamaktadır. Araçta yol boyunca müvekkilin gözleri bir bezle kapatılmış ve elleri arkadan bağlanmıştır. Yol boyunca müvekkil ile 4 kişi konuşmuş, yol boyunca müvekkil tehdit etmiş ve kötü muamelede bulunmuşlardır. Müvekkilim nereye götürüldüğünü sormuş, araçta bulunan kişiler ‘seni mezara götürüyoruz’ demişlerdir. Yaklaşık 1 buçuk saat yol gittikten sonra, bir yerde yarım saat bekletilen müvekkili Transporter marka bir araç içine alınmış, müvekkil Transporter marka araca bindirilirken de darp edilmiş ve hakaretlere maruz kalmıştır. Yine yarım saat Transporter marka araçla 1 saat kadar yol gittikten sonra ormanlık ve ıssız bir yere getirilmiştir. Burada da ‘arkadaşlarını devamlı alıyoruz, seni de iyiliğin için alıyoruz. Bizimle olursan maddi ve manevi sana destek oluruz. Parti çalışmalarına devam et, dükkan yak, araç yak bize haber ver. Sana bir şey olmaz. Kardeşini kaçıracağız, iş bulamayacaksınız’ şeklinde tehditlerde bulunmuşlar, ayrıca müvekkili suç işlemeye tahrik etmişlerdir” denildi. 

Çitgez’in 5 saat sonra Habiblerde ormanlık alana bırakıldığına yer verilen başvuruda, kaçırma olayına karışan kişilerin bulunup tutuklanması istendi.