Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), "Öğretmenlerin Ekonomik ve Mesleki Sorunlarına Bakışı" adlı anket çalışmasının sonuçlarını açıkladı.  Ankete, 4 bin 565 öğretmen katıldı. 

EKONOMİK ZORLUKLARLA KARŞI KARŞIYA! 

Katılımcı öğretmenlere, “Aldığınız maaşın yaptığınız işin karşılığı olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusu yöneltildi. Buna göre “hiç karşılamıyor” diyenlerin oranı yüzde 59,6'da kalırken, “Kısmen karşılıyor" diyenlerin oranı ise yüzde 38,3 olarak belirlendi. 

YÜZDE 70'İ BAŞKA BİR İŞ TEKLİFİNE SICAK BAKIYOR

Katılımcılara yöneltilen bir diğer soru ise, “Ekonomik koşulları daha iyi olan bir iş teklifi alsanız, öğretmenlik mesleğini bırakmayı düşünür müydünüz?” sorusu oldu. Öğretmenlerin yüzde 70’i ekonomik koşulları daha iyi olan bir iş teklifi aldığında mesleğini bırakabileceği yönünde görüş bildirdi.

KENDİNİZİ GÜVENDE HİSSEDİYOR MUSUNUZ?

Ankette dikkat çeken sorularından biri ise, “İşyerinde kendinizi güvende hissediyor musunuz?” sorusu oldu.  Katılımcı öğretmenlerin yüzde 70’i (3194 kişi) işyerinde kendini güven hissetmediğini söyledi. “Pandemi koşullarında yüz yüze eğitime başlanması için okulunuzda yeterli hijyen koşullarının sağlandığını düşünüyor musunuz?" sorusuna ise katılımcıların yüzde 70’den fazlası (3219 kişi) “Hayır” cevabını verdi.  

"MEB'İN POLİTİKALARI GERÇEKÇİ DEĞİL'

Ankette yer alan, “Millli Eğitim Bakanlığı’nın sorunları çözmek için ürettiği politikaların gerçekçi olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna, katılımcıların yüzde 94,5’i (4315 kişi) “Hayır” yanıtı verdi.

"AYRIŞTIRMA MESLEK İÇİN TEHDİT'

“Ücretli/kadrolu/sözleşmeli şeklinde öğretmen istihdamının ayrıştırılmasının, öğretmenlik mesleğinin geleceği açısından bir tehdit olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna 4379 kişi, yüzde 96’lık çoğunluk “Evet” yanıtını verdi. 

“Mülakat ile öğretmen alımının eşit, adil, geçerli ve yansız bir yöntem olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna ise katılımcıların yüzde 91’i (4156 kişi) “Hayır” yanıtı verdi. 

'VAKIF, DERNEK PROTOKOLÜ DOĞRU DEĞİL'

Son olarak katılımcılara “Bir eğitimci olarak MEB ile çeşitli vakıf ve derneklerin yürüttüğü protokolleri doğru buluyor musunuz?” sorusu yöneltildi.  Katılımcıların yüzde 88’i (4 bin 29 kişi) bunu doğru bulmadığını belirtirken, yüzde 9,5'i ise doğru bulduğu yönünde görüş bildirdi.

SONUÇ

Anketin sonuç bölümünde şunlar kaydedildi: "Öğretmenler, ülkenin dört bir yanında, her türlü olumsuz koşullarla mücadele ederek, görevlerini yerine getirmeye çalışmaktadır. Çünkü her öğretmen, eğitimin her türlü yapısal sorununa rağmen eşitlikten, barıştan, laiklikten, özgürlükten, insandan ve emekten yana aydınlık nesillerin yetişmesinde katkısının olduğunu bilmektedir. Ancak siyasi iktidar, mesleğini hakkıyla yerine getirmeye çalışan öğretmenlerin yıllardır yaşadığı sorunlara kalıcı çözümler üretmemektedir. Liyakat ilkesinin yerini mülakatın aldığı bir eğitim sisteminde öğrencilerin, velilerin ve eğitim emekçilerinin çıkarları değil, siyasi iktidarın hedef, amaç ve beklentilerinin belirleyici olması, eğitimin niteliğinin giderek bozulmasına neden olmuştur. Açıktır ki eğitim emekçileri rekabet etmek ve yarışmak değil, birlik ve dayanışma içinde, daha nitelikli eğitim için çalışmak istemektedir. 

Öğretmenler siyasi iktidarlara değil; halka ve öğrencilerine karşı sorumludur. Bu nedenle bizler, aksi yöndeki tüm politika ve uygulamalara rağmen iktidarın değil, halkın öğretmeni olmak istiyoruz. Eğitim sisteminin daha nitelikli olması için somut adımlar atılarak çalışma ve yaşam koşullarımızın iyileştirilmesini talep ediyoruz. 

Eğitim Sen olarak; kötü ve sağlıksız koşullarda çalışan; hakları gasp edilen; hukuksuzca ihraç edilen, sürgün ve soruşturmalara, baskılara maruz kalan, sözleşmeli, ücretli güvencesiz çalışan, ataması yapılmayan, özel öğretim kurumlarında esnek, güvencesiz, düşük ücretlerde çalıştırılan, pandemi koşullarında gecesini gündüzüne katarak görevini yapmaya çalışan bütün eğitim ve bilim emekçilerinin; eğitim hakkından eşit koşullarda yararlanamayan milyonlarca çocuk ve gencimizin taleplerinin takipçisi olmayı sürdüreceğimize söz veriyoruz. Haklarımız, geleceğimiz ve çocuklarımızın eğitim hakkı için bütün eğitim ve bilim emekçilerini, öğrenci ve velilerimizi birlikte ortak mücadeleye davet ediyoruz"