Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

“Kobanê soruşturması” kapsamında HDP’nin dönemin Merkez Yürütüme Kurulu (MYK) üyeleri ve eski milletvekillerine dönük operasyona ilişkin konuşan Oluç, operasyonun siyasi olduğunu vurguladı. Herkesin “neden 6 yıl sonra” diye sorduğuna dikkati çeken Oluç, “Toplumda herkes bu soruyu soruyor. Çünkü o günlerde 43 ölüm yaşanmış neden bu kadar yıl beklendi de şimdi gündeme getirildi çok haklı bir soru. AKP Grup Başkanvekili Sayın Cahit Özkan bu soruya,  ‘bazen öylesine delilleri karartılmış vakalarla karşılaşılmış ki, Turgut Özal’a düzenlenen hain suikastın faili bulunamadı’ yanıtını vermiş. O suikastın faili 5 dakika sonra serbest bırakıldı hatırlarsınız. Ama esas mesele başka. Cahit Özkan bu örnekle bir gerçeği itiraf etmiş. İyi oluyor böyle konuşmaları bir şeyi itiraf ediyorlar. Turgut Özal'ın suikastının faili yakalandı ama arkasındaki güçler yakalanmadı. Neden çünkü onlar derin devlet içinde odaklanmıştı. O suikastın iktidara, Turgut Özal'a verdiği mesaj vardı” diye konuştu.

‘KONTROL EDİLEMEYEN GÜÇLER KİMDİR?’

Kobanê eylemleri sırasında ölümlerin failleri hakkında neden sadece tek bir davanın açıldığını soran Oluç, şöyle devam etti: “O kontrol edilemeyen güçler, o dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın kontrol edilemiyor dediği güçler kimlerdir, bunlar acaba sizin devlete yerleştirdiğiniz çeşitli istihbarat örgütleri miydi? Sadece yerel örgütler değil aynı zamanda uluslararası örgütleri de var ki o dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala kendi yaptığı konuşmalarda da buna işaret etti. Yani Cahit Özkan işin arka planını hala ortaya çıkaramadık dedi. İşin arka planını biz de biliyoruz onlar da biliyor. Bu soruşturma tamamen siyasi nedenle gündeme getirilmiş siyasi bir karardır, bu karar da iktidarın çeşitli odakları tarafından alınmıştır. Tekrarlıyoruz o zaman çözüm sürecini bozmak akamete uğratmak için Türkiye’ye bir barış gelmesini ve Kürt sorunun çözümünü engellemek için provokasyonu yapanlar kimler idiyse bugün bu karar da aynı odağın devamıdır.”

AB TÜRKİYE GERİLEME RAPORU

Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye ile ilgili hazırladığı gerileme raporuna değinen Oluç, sözlerini şöyle sürdürdü: “AB’nin gerileme raporunda işaret edilen temel vurgular nedir? OHAL bitti demokrasiyi ciddi şekilde etkilemektedir. Bu rapor diyor ki yargı yasama arasında etkili bir ayrışma yaşanmıyor. Tüm yetkiler tek kişide başkanlık düzeyinde toplanıyor diyor. Bu rapor 47 HDP’li belediye başkanının yerine merkezi hükümet tarafından kayyımlar atanması yerel seçimleri sorgulanır hale getirir diyor. Bu rapor diyor ki Osman Kavala’nın serbest bırakılmasına dair kararın uygulanmaması zarar veriyor. Yargı bağımsızlığı yoktur diyor, insan hakları konusunda kötüye gidiş devam etmektedir diyor. Gazeteciler, yazarlar, akademisyen, siyasetçilerin tutuklanması ifade ve özgürlüğünün uygulanan büyük çaplı kısıtlamalar bu özgürlüklerin kullanılmasını olumsuz etkilemektedir diyor bu rapor. İktidara bir kez daha söyleyelim AB’ye demokrasi kapısından girebilirsiniz Doğu Akdeniz’den değil.” 

‘SOSYAL MEDYA KULLANILIMAZ HALE GELECEK’

Facebok’un Türkiye’ye temsilci göndermeme kararını değerlendiren Oluç, “Şimdi biz bu sosyal medya ile ilişkili olarak çıkarılan kanuna eleştiri yaparken tam da bunu anlatıyorduk. Bu çıkardığınız kanunla birlikte sosyal medya mecralarını Türkiye’ye gelmekten uzaklaştıracaksınız, sonunda sosyal medya mecraları kullanılamaz hale gelecek. Yani Türkiye’de toplumsal ve siyasal muhalefetin sesini yükselttiği önemli haberlerin ortaya çıktığı sosyal medya mecraları kullanılmaz hale getireceksiniz diyorduk. Temel eleştiri buydu ve bu ortaya çıkıyor. Bu son derece vahimdir çünkü onlar biliyor gelirlerse başlarına ne geleceği. Onlar paylaşımların hukuksuzca kaldırılmasından baskısından da çekindikleri için bu adamı atıyorlar. Bu vahim bir durumdur” dedi.

‘EKONOMİDE DURUM SON DERECE VAHİM’

Enflasyon verilerinin gerçeği yansıtmadığını dile getiren Oluç, açıklanan verilerin hormonlu olduğunu söyledi. Oluç, “Bakın endekste kapsanan 418 maddeden 314’ünde artış göstermiş ama enflasyonda artış yok doğru dürüst. Türkiye’de yaşayan çarşıya pazara giden herkes biliyor. Tüketici biliyor o malları tezgahlarında satanlarda biliyor. Bugün gerçek hayat pahalılığı yüzde 30 yüzde 40 arasında değişiyor.  Bunu evde yaşayanlara sorun, her gün filesini pazarda doldurmaya gidenlere sorun, çocuklara sorun onlar bile biliyor. Yani halk korkutucu düzeyde borçlanmış. Esnaf kepenk kapatıyor ve 1 Ocak - 31 Ağustos arası dönemde 163 bin 209 esnaf kepenk kapatmış. Ekonomide durum son derece vahim” diye belirtti. 

RTÜK’E: KORKUYOR MUSUNUZ?

İktidara yakın olan medyanın HDP’nin yöneticileri, vekilleri ve seçmenleri hakkında yalan haberler ve yayınlar yaptığını belirten Oluç, bu konuda defalarca Radyo Televizyon Üst Kurulu’na (RTÜK) başvurduklarını ifade etti. Oluç, bu başvurulara RTÜK’ün sürekli “başvurularınızı değerlendiriyoruz” şeklinde cevap verdiğini kaydetti. Oluç, şunları söyledi: “Temmuz ayından bugüne kadar bu değerlendirme sürüyor. Ne hikmetse bu değerlendirme sonuçlanmadı. Şimdi RTÜK başkanına soruyoruz, size değil de Fahrettin Altun’a mı gönderelim bu başvuruları. Ya da saray da başka bir yer mi var. Korkuyor musunuz bu başvuruları incelemeye. Elektrikleriniz mi kesildi RTÜK? Niye bizim başvurularımızı değerlendirmiyorsunuz, çünkü işleri güçleri yalan üretmek.” 

‘İKTİDAR KERBALA’YI YAŞATIYOR’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 6-8 Ekim Kobanê eylemleri kapsamında başlatılan soruşturmayla ilgili gelen sorulara, “Kerbala’yı unuttuk mu” yönündeki cevabını eleştiren Oluç, şöyle dedi: “Kerbala’yı unutmadık. Bizler 100 yıllardır Yezidi zulmüne direnen bir geleneğin temsilcileriyiz. Hakikat aşkıyla yanıyoruz. Kerbelay’ı unutmadık. 2020 Türkiye’sinde insanlara Kerbela’yı yaşatan bu iktidardır. Yavuz hırsız ev sahibini kovarmış misali, hem araştırma yapmayacaksınız üstünü örteceksiniz Yasin Börü dışında tek bir dava açmayacaksınız sonra siyasi bir karar verip bu konuyu gündeme getireceksiniz. Biz unutmadık Kerbela’yı, asla unutmayacağız.” 

‘TEZKEREYE HAYIR DİYECEĞİZ’

Gazetecilerin, bugün Meclise getirilecek Suriye- Irak tezkerelerine karşı partinin tutumunun ne olduğu yönündeki soruya Oluç, “Bizim oyumuz her zaman olduğu gibi hayır olacak. Çünkü Irak ve Suriye’deki sorunların çözümünün askeri yöntemler olmadığını düşünüyoruz” dedi.