Depremler üzerine söyleşi

“Deprem Ülkesi” gerçekliğinin kabul gördüğü Türkiye'de  yaşanan depremler, Ülke genelinde olduğu gibi Ekim ve Kasım aylarında iki büyük  deprem ve ardında binlerce artçı sarsıntı yaşayan ilimizde yapıda kalite  sorununu da gün yüzüne çıkardı.
Yaşan depremler sonrası, bilim adamları, Otoritelerin sık sık dillendirdikleri bir tespit vardı “Deprem değil yapı öldürür”. Bunun böyle olduğu Gölcük, Simav, Bingöl, İstanbul, ve birçok yerdeki depremle birlikte Van’da da görüldü.
Yaşan depremler sonrası, bilim adamları, Otoritelerin sık sık dillendirdikleri bir tespit vardı “Deprem değil yapı öldürür”. Bunun böyle olduğu Gölcük, Simav, Bingöl, İstanbul, ve birçok yerdeki depremle birlikte Van’da da görüldü.
İshak KARA- Baskalenews / Özel

“Yapı projedeki gibi değil  yapıldığı gibi davranır” 
Türkiye’nin göz ardı  edilmeyecek, Öte’lenmeyecek, ihmale gelmeyecek temel sorunlarından biri de  DEPREM…
Türkiye genelinde  önümüzde duran deprem gerçekliği insanoğlunu “daha az hasar, daha az ölüm ve  daha az tahribat” için önlemler almaya zorluyor. Büyük bütçelerin ayrıldığı  deprem çalışmalarına karşı yeni önlemler hayata geçirilirken, temel olan ve  deprem esnasında büyük tahribatlar yaratan yapılaşma alanında da kayda değer  çalışmalar yürütülüyor.
Bilim adamları ve deprem  otoritelerinin ısrarla üzerinde durdukları “deprem değil yapı öldürür” teorisi,  yapı güçlendirme ve destekleme şirketlerini harekete geçirdi.
Van’da yaşanan iki büyük  deprem sonrasında yapıların güçlendirilmesi ve yeni yapılarda kullanılacak  kaliteli malzeme konusunda gerek tüketiciyi gerekse yapı güçlendirme firmalarını  daha da profesyonelleştirdi.
Van’da yaşanan depremler  sonrası birçok yapı güçlendirme firması Van inşaat sektöründe yerini  aldı.
                             GÜÇLÜ YAPILAR DEPREMİN  PANZEHİRİDİR
Depremler sonrası hasar gören binaların güçlendirilmesi ve  yeniden oturulabilir bir hale getirilmesi için birçok “Yapı Güçlendirme “  firmasının hizmete başladığı ilimizde Güven Proje adı altında kurulan  “Yapı Güçlendirme”  firması yaptığı işlerle göz dolduruyor.
Van genelinde yapılarda yaptıkları güçlendirme  çalışmalarıyla adından söz ettiren ve büyük beğeni kazanan Güven Proje  Mühendislik şirketinin sahibi İnşaat mühendisi Rıza Güven Usta ile başarının  sırlarını konuştuk.
Yaptıkları çalışmalarda başarıyı nasıl yakaladıklarını  sorduk.
Rıza Güven Usta’nın yapı güçlendirme alanındaki  tecrübelerini iki büyük deprem yaşamış Vanlılar adına sorguladık.
Yapı güçlendirme alanında, Türkiye’nin dününü ve bu gününü  konuştuk, gelecek deprem riski ile karşı karşıya olan tüm insanların  faydalanabilecekleri değerli bilgileri kapsayan bir el kitapçığı olacak  röportajı siz okurlarımızla paylaşıyoruz.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Rıza Güven Usta; İnşaat Mühendisiyim. Proje müşaviriyim. 1993 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi mezunuyum. Önceleri projecilik ve İnşaat üzerine çalıştım. 1999 Marmara depremiyle birlikte güçlendirme işlerine başladık. 13 yıldır güçlendirme yapıyoruz. İzmit, Değirmendere, İstanbul, Adapazarı’nda, Bingöl, Tokat’ta çeşitli güçlendirme proje ve imalatları yaptık. Yaklaşık olarak 1 yıldır Kütahya Simav’da, güçlendirme proje ve imalatları yapmaktayız. Şimdi de Van’dayız…
Rıza Güven Usta; İnşaat Mühendisiyim. Proje müşaviriyim. 1993 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi mezunuyum. Önceleri projecilik ve İnşaat üzerine çalıştım. 1999 Marmara depremiyle birlikte güçlendirme işlerine başladık. 13 yıldır güçlendirme yapıyoruz. İzmit, Değirmendere, İstanbul, Adapazarı’nda, Bingöl, Tokat’ta çeşitli güçlendirme proje ve imalatları yaptık. Yaklaşık olarak 1 yıldır Kütahya Simav’da, güçlendirme proje ve imalatları yapmaktayız. Şimdi de Van’dayız…
Aralık 2011 de Van’a gelmiştik, İnşaat Mühendisleri Odası  tarafından günülü olarak Hasar tespit çalışmalarında bulunduk,
Neden Van,  Van’ı nasıl buldunuz?
Ortaklardan Aziz Kadayıf  ise, Van mükemmel bir şehir, tarihine güzelliklerine hayran kaldım.  Özellikle insanların misafirperverliğine hayran kaldım. Geldiğimiz günden beri  binaları inceliyoruz. Çok güzel yapılan binalar yapılar mevcut, eksiklikleri  olan binalarda mevcut. Van istemediğimiz bir şekilde olsa bile kötü binalarından  kurtulmuş oldu. İyi tarafından bakmaya çalışıyorum. Depremde kaybettiğimiz  insanları da gözyaşlarıyla izledik. Çünkü biz bu acıyı daha önce de yaşamıştık.  Sürekli deprem bölgelerine gittiğimiz için bu acı sürekli bizde taze, Van’da bu  acıyı tekrar yaşamak da bizi ayrıca üzdü. Kısa süre içinde Van da sistemimizi  kurduk. Biz ticari bir şirketten daha çok bilgilendirme yönümüz daha ağır  basıyor. Önce bilgi önce sağlık diyoruz. İş sonradan gelir.
Ben 7 yıl önce Bingöl depreminden dolayı yine bu bölgeleri  gezme fırsatım oldu. Ben doğudaki insanların misafirperverliğini iyi bilirim.  Batıdaki insanları bu bölgeyle ilgili illaki soru işaretleri var. Ama ben  geldiğim günden beri herhangi bir sıkıntı yaşamış değilim. Aksine belki biraz  unuttuğumuz misafirperverliğimizi Vanlı kardeşlerimiz bize hatırlattı. Van’ı bu  kadar modern beklemiyordum. Batıya oranla dekorasyon, bina, vitrin, giyim kuşam,  bazen İstanbul istiklal caddesinde olduğumu düşünüyorum.

Aralıkta ilk vana geldiğimde  20 mağazadan sadece bir tanesini açık görürdünüz, hatta insanlar Van bitti  toparlanamaz diyorlardı. Bende onlara dedim martta toparlanmaya başlarsınız,  okullar kapandığı zaman Van’ı tanıyamazsınız demiştim. Kendi söylediklerimi  bugün yaşamış oldum. Bu öngörüleri daha önce deprem yaşadığım bölgelerden  bilirim. Halk psikolojisini de iyi bilirim. Eylülde Van’ı daha güzel günler  bekliyor. Daha dinamik daha akademik günler bekliyor. Hele ki seneye Eylülde Van  depremden %30 karlı çıkmış olacak, bunu herkes bilsin ve pozitif düşünsün. Van  artı değer olacak, %50e yakın büyüyecek ve bu şuan ki 1,5 milyon nüfus 2 milyonu  yakalayacağına inanıyorum.
Güçlendirmede “olmazsa olmaz” olan nedir?
Güçlendirmenin çeşitli yöntemleri var. Betonname, Çelik,  Karbon elyaf, bunun yanında epokse enjeksiyon dediğimiz yöntemler var. Yığma  binalar için sıva şapgirip kesanlı şapgrip, gibi yöntemlerimiz söz konusu, ana  konumuz güçlendirmede mevcut yapıya betorname perdeler takviye (monte) ederek  binanın deprem anındaki deprem yükünün en az %70’ını alabilecek perdeler takviye  edebilmek güçlendirmedeki ana konu budur. Onun dışında kolun mantolamaları,  çelik mantolamaları diğer konularda uygulanması gerektiği yerde uyguluyoruz. Biz  güçlendirme hesapları yaparken yapı zaten ayakta zati ( mevcut ) yüklerden  dolayı yapı ayakta duruyor. Deprem olmadıktan sonra yapı ayakta bunda sorun yok  biz 10-30-50 saniye süren deprem anındaki sallanımına dayanabilecek bir takviye  eleman yapıyoruz. Güçlendirmede bu takviye elemanlarda genelde perdeler olur.  Kolondan koluna bağlanan veya bir kolona bağlanıp diğer kolonda boşta olan  perdeler olur.  Deprem yükleri yatay yüklerdir. bu perdeler de deprem anında  gelen yatay yükleri alır. Bu durumda perdelerin deprem yatay yükünün en az %70  ini almasını isteriz. Bazı projelerimizde takviye perdelerimiz deprem yükünü %  99 a kadar aldığı bile olur. Yani yapıda mevcut olan kolonlara en fazla %30u  kalır. Taşıma gücü yeterli olmayan kolonlar kaplanır. Karbon fiber elyaf   kaplama  dediğimiz yöntemle de kolon ve kirişleri  montalayarak donatı  eksikliğini tamamlayabiliriz. Epoksi enjeksiyonu dediğimiz yöntemimiz var beton  çatlaklarına çeşitli şekilde enjekte ediyoruz kimyasal malzemeyi bu malzeme  Japon yapıştırıcısının 10 kat daha mukavemetlisini düşünelim, beton çatlağına  enjekte ettiğimiz iki betonu birbirine bağlayıp yapıştırıyor bir daha ki depreme  oradan kırılma şansı ortadan kalkıyor. Uygulama düzgün yapılırsa eğer daha aynı  yerden kırılma şansı yoktur.
“Yapı projedeki gibi değil  yapıldığı gibi davranır”
Güçlendirmede enjeksiyon konusu çok önemlidir. Bir de ankraj  konusu vardır. Ankraj mevcut yapıyı delerek, yapıya yeni eklediğimiz,  yapıştırdığımız demirlerdir. Ankrajlar sayesinde yeni yaptığımız perdeleri,  mevcut yapıya bağlarız. Güçlendirilmiş yapı deprem anında aynı vücudun organları  gibi davrana bilmesi için. Ankrajları en hassas bir şekilde yapılması gerekir.  Eğer ankraj montajı gerektiği gibi yapılmazsa, depremde aynı binada iki  betonarme sistem varmış gibi olur ki bu çok sakıncalı bir durum olur. Bu açıda  yapılan imalatın çok iyi olması gerekir. Bir kere şunu çok iyi  bilmeliyiz

“ Depremde; çizdiğimiz değil uyguladığımız  davranır
Projede çok önemlidir ama uygulamada ondan çok çok daha  önemlidir.
Van çevresinde yığma bina çokluğunu gözlemlemekteyiz.  Bunların çokluğu 1 derece deprem bölgesinde şehrimizde tehlike arz etmiyor mu  sizce?
Toplam yapı stokuna orantıladığımız zaman çok fazla yığma  bina olduğunu düşünmüyorum. Ben aralık ayında ilk vana geldiğim zaman Van merkez  de bu kadar kaliteli bina beklemiyordum.
Sizce Van’daki mevcut binaların depreme karşı dayanıksız  olmasını neye bağlıyorsunuz.
Van’daki merkezdeki mevcut yapıların en büyük hatasını  sizlere söyle yorumlayabilirim.
 “6-7 katlı bina fazla Van’da son 5 - 6 yıldır yapılan  binalarda kolon ebatları büyük ve binalarda asansör perdeleri var. En büyük  sıkıntı ise o perdelerin oranı düşük. Yani bina depremdeki yükünün %70ini  değil %30unu alacak şekilde yapılmış en büyük hata” budur. Kısa kolon  dediğimiz yanlış uygulamalarda Van da çok mevcut. Buda ciddi bir hatadır.  Fakat  Van’daki binaların kolon büyüklükleri ve son 5-6 yılda yapılmış olması binaları  kurtarmış, eğer o binalar Marmara depreminden tecrübe alınarak yapılmamış  olsaydı Van’da  23 Ekim 2011'de 7.2 ve 9 Kasım 2011'de de 5.6 büyüklüğündeki  depremlerdeki ölü sayısı ve yıkım sayısı bunun en az 3 katı olurdu.  Van bu  kadarda çabuk toparlanamazdı
Marmara depreminden bir ders alınmış ama %50-60 alınmış,  keşke %90 alınsaydı. %50-60tan kastımız temeller radyeye dönmüş, hazır beton  kullanılmış, etriye aralıklarına dikkat edilmeye çalışılmış ama etriyelerin  kırıkları falan yeterli değil etriyelerin aralıklarında hatalar var. Artı perde  atılmış ama yeterli değil yani alınan ders bu gün itibariyle %50 diyoruz.
Yalnız bunun yanında çevredeki yığma binalara baktığımızda  2-3 kata kadar yığma binalarda sorun yok, eğer ki bu 2-3’ü geçmişse yığma binada  ağır veya orta hasar olmuştur. Yığma binanın risksizliği çıkmanın olmaması ve  kat sayısının fazla olmamasıdır.
Van’daki  Deprem yapı denetimini yeteri buluyor musunuz ?
Yapı denetimi yapacak arkadaşların niyetlerinin iyi olduğuna  inanıyorum. Ama Yeterli bulmuyorum. Yapı denetim elemanlarının teknik  kapasitesini yeterli bulmuyorum. Öğrenmeleri, Araştırmaları lazım biz güven  proje olarak her tür konuya açığız. 19 yıllık mühendisim 13 yıldır da  güçlendirme üzerine çalışıyorum. Deprem olan her yeri de gezmişimdir,  görmüşümdür. Tabii ki yapı denetim elemanlarının görevlerini iyi yapabilmesi  biraz da halkımızın onlara güvenmesi ve destek çıkması ile olur. Türkiye de  artık herkes etriye’nin ne olduğunu etriye’nin sık atılması gerektiğini biliyor.  Bi biz teknik elemanlar için güzel bir konu. Bazen biz değil yapı konrolunu halk  yapıyor.
Güven  projenin Van’a kazanımları ne olacak?
Biz başta güçlendirmeyle ilgili proje anlamında ve imalat  anlamında sıfır binalarla ilgili çok büyük projelerimiz var. Bunu yaparken diğer  mühendis arkadaşlara gerek yapı denetim gerekse diğer imalatçı arkadaşlara bizim  iş yapıp yapmamamız hiç önemli değil bunları anlatır ve aktarırız önemli olan  bizim için toplumdur. Herkes bilinçli olduğu zaman biz daha rahat oluyoruz.  Bunlar 10-15 sene önce  etriyi sıklaştıralım dediğimiz zaman ne kalfa inanırdı  bize ne mal sahibi etriyi sıklaştırmak bizim için bir zulüm olurdu çünkü haftada  bir kontrole giderdik ama vatandaş kalfayla her saniye muhataptır. Ama artık  vatandaşta biliyor ki bu etriğin sıklaştırılması lazım. Bir 145 derece açılarda  bilinçsizlik var. Vatandaş onu görmese bile komşusu diyor bak etriği  sıklaştırılmış değil, son 10 yılda Türkiye’nin geldiği konum budur. Bu da büyük  bir aşamadır. Vatandaş binada perde var mı yok mu diye kendisi soruyor bize,  eskiden perde yaptığımız zaman neden bu kadar perde atılıyor denilirdi. Şimdi  ise bu konuda vatandaş bizi zorluyor. Marmara, Bingöl, Simav, Van ve Erciş  depremi vatandaşla teknik elemanın örtüşmesi açısından bize büyük faydası  olmuştur. Biz artık eskisi gibi bir şeyi 50-60 kere tekrarlamak zorunda  kalmıyoruz artık vatandaşlar bu konuda daha duyarlı ve onlar bizi zorluyor bazı  konularda, buda Türkiye için güzel bir gelişmedir. Türkiye geneli kırsal  kesimlerde sıkıntılar halende devam ediyor bu konuda bu Vana has bir şeyde değil  Türkiye’nin hemen her yerinde vardır.
Depremler;  Halkı deprem konusunda bilinçlendiriyor mu?
Keşke o yaraları kanatmadan bilinçlenebilsek, konferanslar,  seminerler daha sık şekilde verilmelidir. İzmit’te bir sene boyunca sürekli  seminerlere de katıldım. Bilinçlendirme adına.
Van %50–60’larda kadar ilerlemişiz, İzmit % 70-80lerde,  İzmit, Kocaeli Türkiye’de en önde,  İstanbul’da hemen hemen Kocaeli ve izmit’e  yakın seyrediyor. Tokiyi bu konuda ayrı tutuyorum. Çünkü konutları tünel kalıp  olduğu için sistemleri düzgündür.
Olası bir  Depremde İstanbul bir Türkiye’ye bakabilir. Ama tüm Türkiye İstanbul’a bakamaz  bunu nasıl görmek gerekir?
Türkiye İstanbul’a bakamaz ama olaya pozitif bakarsak bundan  13 yıl önce İstanbul’da bir deprem olsaydı. Türkiye altında kalkamaz batmış idi.  Bugün baktığımız da son 10 yılda yapılan binalar Toki ve vatandaş binaları  gerekse kısmı olsa da güçlendirmeler yeni yapı stoklarımız çok iyi, en azından  baya bir ilerlemişiz, depremde insanları sağ salım çıkacak yapıda
Bir  yapının görevi nedir sizce?
Bir yapının görevi depremde insanlar sağ salim çıkarmaktır.  Yapı yıpranmış olabilir. Hafif, orta ve ağır hasar olabilir. Ama ana konu  insanları sağlam çıkarmasıdır. Son yapılan binalarda da Van için son 5-10 yıl  içerisinde yapılan binalarda insanların can güvenliğini sağlamış binalardır.  Projesel, tasarımsal, imalat eksikleri olabilir ama o %50 üzerinde %0’dan yüzde  50 ye gelmişiz, bir kolonda 8 etriye varken şimdilerde bu etriye  sayısı  20-30’lardadır. Etriye kırımları, beton mukaviyeti, kolon büyüklükleri  tasarımlar bunların hepsi artı, en azından can güvenliğini sağlayacak  boyuttadır.
TOKİ’lerin  ülke genelinde verdikleri sınavları başarılı buluyor  musunuz?
Bir daire ve bina yaparken neye dikkat ediyor?
Tokiyi iki yönden ele alabiliriz, birincisi statik betorname  yönünden diğeri ise mimarı ve tasarım yönüyle ele alabilir. Tasarım olarak  betorname statik olarak tünel kalıp perde beton taşıyıcılar çok az kalan  bölümler perde beton olduğu için deprem anında deprem momentlerini  (kuvvetlerini) perdeler alıyor. %99 unu perdeler alıyor. İki bina birbirinden  ayrı deprem anında birbirine dövmüyor. Tokilerde kat yükseklikleri farkı aynı,  bunun yanında radye temel ve şehrin tepelerini genellikle seçiyorlar. Zemin  etütü sağlam yerlere gidiliyor. Ama bunun mimari olarak her taraf perde beton  olunca bina hava almıyor. Binalar ufak, balkonlar kullanışlı değil, sosyal doku  sıfır. Komşuluk akrabalık ilişkiler sıfır, keşke tokiye sağlanan imkanlar  müteahhitlerimize sağlansa keşke müteahhitlerimiz de tokiler kadar biraz daha  bilinçli olsalar. Sosyal doku anlamında tokiye karşıyım. 
Toki’ye sağlanan arsa imkanı, Yol, Su, Elektrik, vs imkanlar  müteahhit arkadaşlara sağlansa onlarda biraz daha bilinçli olsa bu işin çözümü  yine serbest piyasadadır. Müteahhitlerimiz bu statiği yakalaması lazım  yakalamamız lazım diyorum.
                BAŞARIMIZ %90  BU DA İMKANSIZI  BAŞARMAKTIR
Birazda Güven  Projeyi konuşalım isterseniz Vana artıları ne olacak?
19 yıldır inşaat mühendisiyim. Geniş bir kadromuz var. Şuanda  izmitte, ve uşakta işlerimiz devam ediyor. Kütahya simav’da güçlendirme üzerine  çalışmalarımız sürüyor. Bugün ise Van’dayız. Geç olsa bile bugün buradayız.  Amacımız güçlendirmeyle ilgili iyi bir proje tasarımı, iyi bir imalat, hem de  Vana ve çevrede yaşayan Vatandaşlara ve kalfa arkadaşlara örnek canlı bir model  gösterebilmek, kısacası anlatmanın dışında biz bunu yaşamak istiyoruz. Standart  ve kalitemiz ortada bizde %100 değiliz ama biz % 90lardayız. Her gün araştırıyor  her gün yenileniyoruz. Bina teknolojileri değiştikçe bizde bu konuda yenilikler  yapıyoruz. Sadece güçlendirme değil sıfır binalar içinde hem modelleme hem de  imalat açısından canlı anlatımıyla buradayız. Biz burada otoriter değiliz,  bizimde eksiklerimiz vardır. Burada ki teknik arkadaşların da birikimlerinden  faydalanmak isteriz, bilgi paylaşımında sorunumuz yoktur.
Van’da kaç  kişiyi istihdam etmeyi planlıyorsunuz?
Biz 4 ortağız 2 ortak burada bulunuyoruz. Teknik kadro olarak  ( Mühendis, Mimar ) 7 kişi ile çalışmayı düşünüyoruz. Onun dışındaki saha  elamanları ayrı, ama ortala 100 kişiye istihdam sağlamayı planlıyoruz. Biz  öncelikle imalatın düzgün olmasına bakarız, standartlarımızı koyarız, bizim için  birinci etap para kazanmak değil, işi doğru yapmaktır.
Son olarak eklemek istediğiniz var mı ?
Yapı projede çizildiği gibi değil uygulandığı gibi davranır  buna dikkat etmemiz gerekir. Bilinçli iş yapmaya çalışalım. 10 bin artçı  yaşanmış bir kentteyiz. Hemen her gün olmasa da haftada bir iki defa sallanıyor  Van Cenabi hak depremi yaşatmadan bize bilinçli olmayı nasip etsin. Depremlerin  yaşanmasına tabii ki üzücü ama bu Türkiye’nin bir gerçeği, her deprem sonrası  insanlar inşaat ve güçlendirmeye daha çok önem vermektedir.
Bizim ilkin işi doğru yapmaya bakarız. İşi doğru yaptıysak  birinci basamağı tamamlamış oluruz. Ticaret iki etapta kalır. 
İlkeleriniz,  vizyonunuz ve Sloganınız ne?
GÜVEN  PROJE “ Düşlerinizden gerçeğe güvenle ”
2000’den bu yana ülkemize verdiğimiz hizmetlerin gururunu,  üstlendiğimiz her işi en ince detaylarına kadar düşünüp, mükemmele yakın  bitirmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
    Yapımını üstlendiğimiz her projenin; ulaşılan en son  teknoloji ve kalitenin ön planda tutularak hayata geçirilmesini sağlamak,  şirketimizin vazgeçilmez prensiplerindendir.       
<!--[if !supportLineBreakNewLine]-->
<!--[endif]-->
<!--[if !supportLineBreakNewLine]-->
<!--[endif]-->
MiSYONUMUZ
Değişime ve teknolojiye ayak uydurarak İnşaat Sektörünün  öncüsü olmak.
ViZYONUMUZ
Yeniliklere değer vererek araştırma ve geliştirmeye sürekli  yatırım yapmak. Topluma, devlete ve çevreye karşı sorumluluğunu bilerek manevi  değerlere saygılı olmak. Müşterilerin talep ve beklentilerini tespit ederek  imkanlarını bu doğrultuda yönlendirmek, hizmet ettiği firmaların tercih ettiği  ve rakiplerimizin saygı duyduğu bir firma olmak.
DEĞERLERİMİZ
Daima ilkleri başarmak; Kaliteden asla ödün vermemek; Müşteri  odaklılık; Takım ruhunu benimsemek; Sürekli gelişmek ve iyileşmek.
TECRÜBE
Projelerimizde kendi ekibimizi kullanıyoruz. Ayrıca konusunda  uzman İnşaat, Mimar, Makine ve Elektrik Mühendisleri ile inşa edeceğimiz alanı,  mimari, elektrik, statik, mekanik tesisat,    iç mimari yönünden etüd ederek,     inşaatın bütün aşamalarını tek elden ve  uyum içerisinde tamamlayıp size teslim  ediyoruz.
GÜVEN
GÜVEN
Yapmış olduğumuz işin  müşteri memnuniyetiyle taçlandığına  inanıyoruz. Projelerimizi baştan sona kadar uzman mühendisler gözetiminde  yürütüp, sizlere konforlu ve güvenli konutlar sunuyoruz.
KALİTE
KALİTE
 
             
                                             
                                             
                                             
                                             
                                             
                                             
         
         
         
         
         
        