Urfa’nın Viranşehir ilçesindeki evlerine 4 Eylül günü yapılan baskınlarla gözaltına alınan Mehmet Sait Yardımcı, Hamdullah Esen ve Tayip Temel isimli kişiler hala Urfa Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde tutuluyor. Gözaltındaki yurttaşlara işkence yapıldığı belirtiliyor.

Gözaltındaki isimlerden Mehmet Sait Yardımcı (60) ile görüşen avukatı Sezai Akın, müvekkilinin kendisine gözaltında fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldığını, yine kimi vaatler karşılığında başkaları hakkında ifade vermeye zorlandığını aktardığını söyledi.

Av. Akın, müvekkili ile görüşme talebinin sürekli sürüncemede bırakıldığını, uzun uğraşlar sonucu ancak görüşme gerçekleştirebildiklerini ifade etti: “Müvekkilim gözaltı süresi boyunca darp edildiğini, fiziki ve psikolojik şiddete maruz kaldığını söyledi. Uykusuz ve yorgun bırakıldığını belirtti. Görüşme esnasında müvekkilimin yorgun olduğunu, yine vücudunun belli kısımlarında morarma, ezilme, kızarıklık olduğunu gördüm. Elbiseleri yırtılmıştı. Müvekkilim hala gözaltında. Hukuki bir belirsizlik var.”

İŞKENCE VAR RAPOR YOK

Müvekkilinin kendisine sağlık kontrolü için sevk edildiği hastanede görevli doktor tarafından 10-20 metre öteden bakılarak muayene edildiğini de aktardığını da belirten Akın, “Müvekkilimin bedeninde açık şekilde işkence izleri olduğunu, doktorların durumunu incelemediğine yönelik beyanları var” dedi.

Av. Akın, müvekkiline dair başlatılan soruşturmaya ‘gizlilik’ kararı alındığı bilgisini de paylaştı. Akın, sadece müvekkili ile görüşebildiğini, dosyadaki bilgi ve diğer bulgulara ulaşma durumlarının olmadığını, Sulh Ceza Hakimliği tarafından bu haklarının engellendiğini söyledi.

Akın “Müvekkilim bana ‘mülakat’ adı altında kendisiyle görüşmeler gerçekleştirildiğini ve konuşması halinde kendisine sınırsız imkan tanınacağı yönünde vaatlerde bulunulduğunu söyledi. Yasalarda da belirtildiği gibi aleyh veya aleyhte hiçbir beyanda bulunmayacağına ilişkin kanunlar ihlal edilmekte. Müvekkil beyan verme zorunda bırakılıyor. Hem müvekkilim hem de ailesi şu an tedirginler” dedi.

'İŞKENCEYİ DURDURUN'

Gözaltındaki Yardımcı’nın eşi Fesla Yardımcı ise, 4 Eylül gecesi evlerine yapılan baskın sırasında maruz kaldıkları şiddeti anlattı. Gece saat 22.00 sıralarında evlerinin zırhı araçlarla polis ablukasına alındığını söyleyen Yardımcı, sonrasında yaşananları şöyle dile getirdi: “Bir anda kapımızı kırdılar ve içeri girdiler. Eşimi alıp, boş bir odaya koydular. Daha sonra eşimin bağırma sesleri geldi. ‘Eşim hasta, kalp krizi geçirmiş vurmayın’ dedim. Ben böyle söyleyince ‘sus’ diyorlardı bana. Ben ve çocuklarımı evin damına çıkardılar. 3 saat boyunca evimizde arama yaptılar. Evdeki tüm eşyaları dağıttılar. Psikolojimiz bozuldu.”

Polislerin daha sonra eşini ters kelepçe taktıkları eşini evden çıkardıklarını belirten Yardımcı, “4 Eylül’den bu yana TEM Şube’de eşime işkence yapıyorlar. Sesimizin duyulmasını istiyoruz. Tüm dünya bu yaşadıklarımızı duysun. Biz ne yapacağımızı bilmiyoruz. 3 saat boyunca bize su vermediler, kafamıza silah dayadılar. Şu anda eşime işkence yapıldığı söyleniyor. Dünya sesimizi duysun ve işkenceyi durdursunlar” diye seslendi.

HDP MECLİS'E TAŞIDI

Konuyu Meclis gündemine taşıyan HDP Milletvekili Ayşe Sürücü, İçişleri Bakanlığı’ndan işkence iddialarıyla soruşturma açılmasını istedi. HDP’li Sürücü’nün konuyla verdiği önergede, daha önce Ceylanpınar ve Halfeti’de yapılan ev baskınları ile gözaltına alınan yurttaşların işkence gördüğü ve yaşananların kamuoyuna yansıdığı hatırlatıldı:

“Hatta açık açık karakol bahçesinde işkence sürdürülmüş ve kadınlara cinsel işkenceler yaşatılmıştır. Urfa TEM Şubesinin 1990’lar da, karakollara girenlerin işkencelerden geçirildiği, akıbetinin meçhulleştiği ve ülkenin bağlı olduğu uluslararası antlaşmaları çiğneyen dönemi örnek almasını insanlık onuru adına endişe ile izlemekteyiz. Konu ile ilgili olarak delillere dayalı kuvvetli işkence iddialarının araştırılması aksi ispatlanmadan işkenceyi yaptığı ileri sürülen birimlerin görevlerinden alınarak kapsamlı bir soruşturmanın yürütülmesi elzemdir.”

Sürücü, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya şu soruları sordu:

“* Urfa TEM Şubesi’nin sorgu yöntemi olarak her türlü işkenceyi kullandığı iddiaları doğru mudur?

* Daha önce Halfeti’de basına yansıyan işkence görüntüleri hakkında bir görevden alma uygulanmış mıdır? Yoksa söz konusu işkence zanlıları halen görevlerine devam etmekte midir?

* Viranşehir’de gözaltına alınan yurttaşların avukatlarının kamuoyuna aktardığı işkence ifadelerini ihbar olarak kabul ediyor musunuz?

* Bakanlığınız sık sık işkence iddiaları ile gündeme gelen Şanlıurfa TEM Şubesi hakkında soruşturma yürütecek midir?

* Bakanlığınıza bağlı bir kurumda yaşanan kuvvetli işkence iddiaları ve işkencenin sağlık raporuna işlenmesinin engellenmesi hakkında kamuoyunu bilgilendirecek misiniz?”