Dersim’in Hozat ilçesi Sümülke Köyü'nde, 14 Haziran 2020 tarihinde 9 yaşındaki çocuğa cinsel istismarda bulanan Afgan Seyfullah T. (30), 6 aylık tutukluluğunun ardından görülen duruşmada tahliye edildi. Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında “12 yaşından küçük mağdurların sarkıntılık düzeyinde cinsel istismarı” suçlamasıyla hakkında 3 yıldan 8 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın ikinci duruşmasında hakim, toplanan deliller ve tanık beyanlarını göz önünde bulundurarak, tutuklama tedbirinin yasal şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla Seyfullah T.’nin tahliyesine karar verdi. 

İstismara uğrayan çocuğun annesi M.K., failin tahliyesine tepkili.

DİKKATE ALINMADI 

Mersin’den tatil için memlekete geldiklerini anlatan anne M.K., Seyfullah T. isimli çobanın köylerinden 3 kilometre uzaklıkta bulunan Sümülke Köyü’nde yaşayan dayısının yanında çalıştığını ve dayılarını ziyarete gittiklerinde olayın yaşandığını belirtti. 

Kızının iki kez istismar edildiğini belirten anne, şunları anlattı: “Çocuklar oyun oynarken, Seyfullah T.’nin çocuğumu eşekten indirdiğini gördük. Çocuğum yanıma geldiğinde çobanın kendisini eşekten indirirken, vücudunun belli bölgelerine dokunduğunu söyledi. Bu dokunmayı tarif eden kızım çok tedirgindi.” Anne M.K., çocuğunun yaşadıklarını akrabalarına anlattığını ancak, “Çocuktur yanlış anlamıştır, eşekten indirirken yanlışlıkla olmuştur” yanıtı aldığını söyledi. 

İKİNCİ CİNSEL İSTİSMAR 

Yaşanan olaydan 5 gün sonra cinsel istismarın tekrarlandığını dile getiren anne M.K., “Kızım akşama doğru geldiğinde direk odasına gidip, yorganı kafasına çekip ağlamaya başladı. Kızıma ne olduğunu sorunca; ‘Ne olursun bir daha o köye gitmeyelim’ diyerek Seyfullah T.’nin tekrar kendisine cinsel istismarda bulunduğunu anlattı. Kızım Seyfullah T.’ye tekme atarak kurtuluyor. Yaşadıklarımız karşısında sabaha kadar uyuyamadık. Kendi köyümüze gittikten sonra köylülerin Seyfullah T.’yi teslim ederler diye bekledik. Fakat aradan bir hafta geçti, kimse aramadı. Daha fazla dayanamadım, Hozat Emniyeti’ne ve savcılığı şikayette bulundum. Seyfullah T., çelişkili ifadelerinden dolayı tutuklanıp, cezaevine gönderildi” ifadelerini kullandı. 

Cezalandırılmasını bekledikleri sanığın 6 ay sonra dayılarının aleyhine şahitlik yapmasıyla serbest kaldığını söyleyen M.K., 9 yaşındaki çocuğa tacizde bulunan bir kişinin aklanmaya çalışılmasına isyan etti.

FAİLİ SAVUNDULAR 

Kızına cinsel istismarda bulunan erkeğin yakınları tarafından savunulduğunu söyleyen anne M.K., “Aklım almıyor. Zaten bu taciz ve tecavüzcüler içimizdeki kişiler değil mi? ‘İyi bir insandı, asla böyle bir şey yapmaz, 4 yıldır bizimle beraber çalışıyor’ diye vekillik ettiler. Çoban hakkında şikayetçi olduğum günden bu yana baskı altındayım” diye belirtti. 

Şikayetini çekmesi için tehdit edildiklerini iddia eden M.K., “Dayım ve çocukları evimize gelip ‘Bu olayı neden bu kadar büyüttün. Şikayetini geri alacaksın. Sen kendi kızının adını çıkarttın. Kızın tecavüze mi uğradı? Ben 200 bin lira verip çobanımı çıkaracağım. Bu çoban çıkarsa senin anneni ve babanı öldürecek’ diyerek tehdit ettiler” dedi. M.K., yakınlarının çobanı savunmalarının tek nedeninin ucuz iş gücü olması olduğunu söyledi. Yaşadıkları bu durumdan ailece etkilenip, yıprandıklarını ifade eden M.K., sanık serbest bırakılmış olsa da, tekrar şikayetçi olacağını belirtti.

YARGININ TUTUMU 

Davanın son duruşmasında hakimin kendisine söz hakkı vermediğini dile getiren M.K., şöyle devam etti: “Söylemek istediğim birçok şeyi söyleyemedim. Mahkeme heyeti bana o kadar çok taraflı geldi ki, beni dinlemediler bile. Tabi bu davanın peşini bırakmayacağım. Seyfullah T. için şahitlik yapanların yalanları ortaya çıktı. Bu kişilerden de şikayetçi olacağım. Olay yaşandığı zaman Seyfullah T.’nin yanlarında olduklarını, göz önünde çalıştığını söylemişler. Oysa şahitlik yapanların hepsi olay anında yayladaydı. Hepsi o kadar tutarsız beyanlarda bulunmuş ki, bir dedikleri diğerini tutmuyor.” 

İDDİALARA YANIT 

Seyfullah T. lehine tanıklık yapanlar arasında bulunan M.K’nin dayısı V.K. ise, köylerinde böyle bir olayla karşılaşmadıklarını ileri sürerek, cinsel istismar olayının gerçeği yansıtmadığını iddia etti.