Kürt Dil ve Kültür Ağı, 22 Şubat’ta Kürtçe’nin eğitim ve resmi dil olması talebiyle başlatılan imza kampanyası kapsamında bugün Şırnak'ın Cizre ilçesinde aynı şiarla miting düzenlemek istedi. Pandemi gerekçesiyle mitinge izin verilmezken aralarında Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Kürdistan Komünist Partisi (KKP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, Dil ve Kültür Ağı Başkanı Şerefxan Cizîrî, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri, Mardin ve Diyarbakır HDP ve DBP İl Eşbaşkanları ile çok sayıda kişi HDP Cizre ilçe Örgütü binası önünde bir araya geldi. DBP Eş Genel Başkanı Aydeniz'i parti önündeki kitle coşkuyla karşıladı.

Karşılamanın ardından ilçe binası bahçesinde çalınan müzikler eşliğinde kadınlar ve erkekler geleneksel kıyafetleri ile halay çekti.

Ardından ilçe örgütünden mitingin yapılacağı Bırca Belek Parkı’na kadar yapılacak olan yürüyüşe izin verilmedi. Bunun üzerine kitle HDP İlçe Örgütü önünde yüzlerce kişiyle açıklama yaptı. Açılan "Bıla zimanê kurdî li Tirkiye bibe zimanê fermî û Perwerdehîyê” pankartının ardından ilk olarak konuşan Bırca Belek Dil ve Kültür Derneği Eşbaşkanı Mirza Ronî, mitingin yasaklanmasını kınayarak, katılımcıları selamladı.

‘KÜRTÇE RESMİ VE EĞİTİM DİLİ OLMALI’

Ardından konuşan Kürt Dil Platformu Sözcüsü Şerefxan Cîzirî, “Seçildiğimiz gün önümüze iki hedef koyduk. Bu hedeflerimizden biri de Kürtçenin resmi dil ve eğitim dili olmasıdır. Kürtçe eğitim dili olduğu zaman kanunlarda yeri olacak ve Kürtçenin bir geleceği olmuş olacak. Belediyelerde, hastanelerde ve bütün resmi kurum ve kuruluşlarda Kürtçe konuşulabilecek. Bu vesileyle biz Ankara’ya kadar da giderek siyasi partililerle de görüşmeler gerçekleştirdik. Kendi anadilimizde konuşmak bizlerin hakkı ve anadilimiz bizim varlığımız ve kimliğimizdir” dedi.

‘KÜRTÇE TEMEL DİL OLMALIDIR’

“Anadilimizi kabul etmeyenler bizlerin varlığını da kabul etmiyor” diyerek konuşmasını sürdüren Cîzirî, “Ama eğer ki dilimizi kabul ederseniz Kürt varlığını da kabul etmeniz gerekiyor. Bu amaçla yola çıktık ve anadilin eğitim ve resmi dil olması için çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bundan kaynaklı siyasette, sokakta ve sivil toplum kurumlarında Kürtçe temel dil olmalıdır” diye konuştu.

‘SOKAK TA MAHALLEDE KÜRTÇE KONUŞALIM’

Ardından konuşan Kürdistan Komünist Partisi Eş Genel Başkanı Sinan Çiftyürek de, Cizre halkının her dönem başı dik halk olduğunu söyledi. Çiftyürek, “Cizre kimliğiyle diliyle onur kaynağıdır. Halkımız sokakta mahallelerde diliyle konuşsun. Bizler dil için destek olalım. Bu eylem ve mitinglere sahip çıkalım. Bu mitingi yasaklayanları da kınıyorum" dedi.

Son olarak konuşan DBP Eş Genel Başkanı Salliha Aydeniz ise, Cizîra Botan halkının asırlardır varlığı, dili ve geleceği için mücadele ettiğini ve bundan sonra da edeceğini belirtti. Aydeniz, “Cizîra Botan'ın dili asırlardır yasaklanmaya çalışıldı ama Cizira Botan halkı dilini tüm baskılara kadar bugünlere getirdi. Cizîra Botan halkına teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Cizîra Botan’ın Kürt dilinde özel bir yeri olduğunu ifade eden Aydeniz, “Yok sayma, yasaklama 100 yıllardır burada devam ediyor” dedi. 1980 darbesinde "Türkçe konuş çok konuş" uygulamasını hatırlatan Aydeniz, bugün de Kürtçe konuşanlara ceza verildiğini belirtti.  Aydeniz, Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde Emrullah Demir’le 28 Nisan’da kapalı görüş yapan anne Fatime Demir’e (53), bekleme yaptığı sırada yan kabinde ailesiyle görüşen tutuklu Cüneyt Aslan’a “Çawanî başî (Nasılsın, iyi misin?)” dediği için verilen görüş yasağı cezasını da hatırlattı.

‘EV EV KAMPANYAYI SÜRDÜRECEĞİZ’

Aydeniz konuşmasına şöyle devam etti: “Bugüne kadar Cizîra Botan halki dikine sahip çıktıysa tüm Kürdistan halkında buna sahip çıkmalıdır. Kürt halkı hiçbir zaman kimliği ve varlığı için geri adım atmadıysa bugünde atmaz. Cizira Botan’dan çağrı yapıyoruz. Ölümler, yok saymayla ve yasaklarla Kürt halkı ve Kürt dili bitmez. Bizler Kürt halkı ve varlığı tanımalıdır. Tanına kadar bizler mücadelemize devam ederek bunu ieriye götüreceğiz. Bizler Kürt dilinin resmi ve eğitim dili olmasını istiyoruz. Bizler dilimiz resmi ve eğitim dili olana kadar, sokak sokak, ev ev imza kampanyasına devam edeceğiz. Dilinize sahip çıktığınız için hepinize teşekkür ediyoruz.”

Konuşmanın ardından yüzler hep bir ağızdan “Be ziman jiyan nabe” sloganları attı.