AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2019 yerel seçimlerden 2 yıl sonra geldiği Diyarbakır’da Kürt sorununa dair yine söylem değiştirdi. PKK Lideri Abdullah Öcalan ile devlet arasında 2013-2015 yılları arasında yürütülen “çözüm” olarak adlandırılan sürece dair açıklamalarda bulunan Erdoğan, 2015 yılında Dolmabahçe Mutabakatı’na dair “Doğru bulmuyorum”, “Çözüm sürecini buzdolabına kaldırdık” söylemlerinin aksine, sürecin sonlandırılmasında HDP’yi sorumlu tuttu.  

SÖYLEMLER VE PRATİKLER

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır İl Eşbaşkanı Zeyyat Ceylan, Erdoğan’ın kent ziyaretlerine yaptığı açıklamaların pratikleriyle örtüşmediğini belirterek, “Erdoğan’ın söylemleri doğru değil. Konuşmasının büyük bir bölümünde Kürtleri yine kriminalize etti, ‘terörist’ olarak tanımladı. HDP’yi hedef gösterdi, hakaretler yağdırdı. Asimilasyonu kaldırdık diyor, kayyımların uygulamalarına bakın. AKP-MHP iktidarının Kürtlere yönelik politikaları, baskıları, yaşatılanlar, Erdoğan’ın söylemleriyle örtüşmüyor. Tam tersi bir durum söz konusu” dedi. 

'NEFES ALMAYA ÇALIŞIYOR’

AKP ve MHP arasındaki çatışma halinin Erdoğan’ı Diyarbakır’a getirdiğini ifade eden Ceylan, “Erdoğan bir arayış içerisinde, Kürtlerin nabzını tutuyor, Kürtlere şirin görünmeye çalışıyor. Ancak AKP ve MHP’nin hakikati ile Erdoğan’ın söylemleri bir birine karşıt noktada duruyor. Bugün siyasi soykırım operasyonları, askeri operasyonlar sürüyor. Rojava’ya, Güney Kürdistan’a saldırılar sürüyor. Bu nedenle söylem ve pratik örtüşmeyince, biz pratiği esas almak durumundayız. Bu nedenle sıkışmışlık halinin sonucudur. Diyarbakır’da nefes almaya çalışıyor. Nefes almak istiyorsa, diyalog siyaseti tercih edilmelidir, Kürt sorunu çözümüne dayalı politika üretilmelidir, barışçıl politikalar tercih edilmelidir. Kürtlere barış elini, çözüm elini uzatırsa, Kürtlerden destek görür. Erdoğan samimiyse, pratikte bunu göstermeli” diye konuştu. 

BÖLGEYE ZİYARETLER

HDP’ye kapatma davası açılmasıyla hem iktidar hem de muhalefet partilerinin Diyarbakır ve bölge kentlerine ziyaretlerinin başladığına dikkat çeken Ceylan, “Burada bir art niyet söz konusu. HDP kapatılırsa, seçmenleri nasıl kazanabileceklerinin arayışına girmiş durumdalar. Daha HDP’yi tanımamışlar, Kürtleri de HDP seçmenlerini de tanımamışlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, HDP’ye yönelik saldırılardan ne sonuç çıkarırsa çıksın, HDP seçmenlerini, Kürtleri kendi saflarına çekemezler” diye belirtti. 

‘SÜRECİ REDDEDEN KENDİSİDİR’

Erdoğan’ın “çözüm” olarak adlandırılan süreçle ilgili çelişen açıklamalarına değinen Ceylan, “Bu hakikatin katledilmesidir. Dünya kamuoyu biliyor, ‘Dolmabahçe Mutabakatı’nı doğru bulmuyorum’ diyen kendisidir. Çözüm sürecini reddeden kendisidir. Urfa’da iki polis ölümüyle savaş başlattılar. Daha sonra polislerin nasıl öldüğü de ortaya çıktı. Neden bunun hesabını vermiyorlar. Dolayısıyla AKP’nin son 5 yıldaki siyasetinin toplumda bir meşruiyeti kalmadı. Şimdi yarattıkları negatif enerjiyi pozitif enerjiye dönüştürmeye çalışıyorlar. AKP toplumsal barışı parçaladı, ekonomik krizi derinleştirdi, Kürtlere büyük zarar verdi. Ülkeyi çöküş noktasına geldi” ifadelerini kullandı.

AKP’nin son 5 yılda MHP çizgisinde siyaset yürüttüğünü belirten Ceylan, “Artık Kürtler kandırılacak bir halk değil. Bir yandan zulüm yapacaksın, söylemde bunu reddedeceksin. Kürtler artık bunu kabul etmiyor” şeklinde konuştu.