İnsan Hakları Derneği (İHD), Galatasaray Meydanı’nda açıklama yapmaları engellenen Cumartesi Anneleri/İnsanları için her hafta düzenledikleri destek açıklamalarını bu hafta da sürdürdü. Birçok kentte yapılan açıklamalarda Mêrdîn’in Midyad ilçesine bağlı Doğançay köyünde 1994 yılında kaybettirilen 39 yaşındaki Nihat Aydoğan’ın akıbeti soruldu.  

İHD Ankara Şubesi şube binasında destek açıklaması yaptı. Toplantının yapıldığı salona “Galatasaray Meydanı Cumartesi Annelerinindir” yazılı pankart asılırken, basın metnini İHD Ankara Şube Eşbaşkanı Aslı Saraç okudu.  

Cumartesi Anneleri’nin Galatasaray Meydanı’na girişlerinin 25 Ağustos 2018’den beri engellendiğini, engellemeye karşı çıkan Cumartesi Anneleri’nin polisler tarafından şiddete maruz kaldıklarını söyleyen Saraç, devletin gözaltında kaybetmelerle ilgili hakikatleri açığa çıkarma ve adaleti sağlama yükümlülüğünü yerine getirmediğini söyledi. 

Şakarami, cinsel saldırı sonrası İran güçleri tarafından katledilmiş Şakarami, cinsel saldırı sonrası İran güçleri tarafından katledilmiş

 NİHAT AYDOĞAN’IN AKIBETİ SORULDU 

Saraç ardından 30 Kasım 1994’te Mêrdîn’de evinde asker ve korucular tarafından gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan kayıp Nihat Aydoğan’nın durumuna dikkat çekti. Saraç, “39 yaşındaki Nihat Aydoğan Mardin Midyat/Doğançay Köyünde yaşıyordu. Daha önce gözaltına alınıp ağır işkence gördükten sonra serbest bırakılan Nihat Aydoğan da güvenlik güçlerinin tehdidi altındaydı. Eşi ve çocuklarının önünde darp edilen Nihat Aydoğan elleri ve gözleri bağlı, kanlar içinde önce Midyat Jandarma Karakolu’na, oradan da Mardin Jandarma Merkez Komutanlığı’na götürüldü. Nihat Aydoğan’dan bir daha haber alınamadı” diye belirtti.

‘ETKİN SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEDİ’

Resmi makamların Aydoğan’ın gözaltına alındığını kabul ettiğini, 20 gün sonra savcılığa çıkarıldığına ve daha sonra serbest bırakıldığına dair bilgi verdiklerini paylaşan Saraç devamla şunları söyledi: “Savcı eşi Halime Aydoğan’a ‘eşin dağa gitmiştir, bir daha da bu kapıya gelme’ dedi. Uzun yıllar sonra Nihat Aydoğan için nüfus kütüğüne ölüm kaydı düşüldüğü açığa çıktı. Ailesinin ‘Öldüyse mezarı nerede?’ sorusu cevapsız bırakıldı. Nüfus İdaresine ölüm bildiriminde bulunan köy muhtarı, jandarma komutanının baskısı sonucunda gerçek olmayan bu bildirimi düzenlemek zorunda kaldığını itiraf etti. Aydoğan ailesinin bugüne kadar yaptığı tüm başvurular sonuçsuz bırakıldı. Etkin bir soruşturma yürütülmedi. Aydoğan Ailesi, bölgede açığa çıkan tüm toplu mezarlar için Nihat Aydoğan’a ait kalıntılar da olabilir diye girişimlerde bulundu, dosyayı canlandırmaya çalıştı.

Aydoğan hakkında birkaç defa dosya açıldı ve kapandı. Ancak en son açılan dosya hala açık ve tozlu raflarda bekletiliyor. Kaybedilen Nihat Aydoğan’ın akıbetinin açığa çıkarılması ve suçun failleri hakkında etkin soruşturma ve kovuşturma yürütülmesini talep ediyoruz. Kaç yıl geçerse geçsin; Nihat Aydoğan için, tüm kayıplarımız için, adalet istemekten, kayıplarımızı aramaktan, faillerinin yargılanarak cezalandırılmalarını talep etmekten vazgeçmeyeceğiz.”

 ADANA

İHD Adana Şubesi, şube binalarında yaptıkları basın açıklaması ile Cumartesi Anneleri’ne destek verdi. "Hakikat ve adalet arayışının mekanı, Galatasaray Meydanı Cumartesi Annelerinindir" pankartının açıldığı açıklamaya çok sayıda insan hakları savunucusu ve Adana Kadın Platformu üyeleri katıldı. Açıklamada ortak basın metnini İHD Adana Şube Yöneticisi Belgin Işık okudu. 

'ANNELERDEN KORKANLAR KAYBETTİ'

Basın açıklamasının ardından konuşan Adana Kadın Platformu Sözcüsü Derya Çiçek Nar, bu yıl "Savaşa, erkek devlet şiddetine karşı barışı ve eşitliği savunuyoruz" şiarıyla 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nü karşılayıp, bu günü Barış ve Cumartesi Anneleri ile Gazze ve Rojava'daki annelere atfettiklerini dile getirdi. Nar, annelerden ve meydanlardan korkanların kaybedip, annelerin onurlu mücadelesinin kazandığını vurguladı. 

Nar, şöyle devam etti: “Bizler laik ve demokratik bir ülke için verdiğimiz mücadelede barış içinde eşit, adil, özgür ve şiddetsiz bir yaşamdan asla vazgeçmeyeceğiz. Buradan bir kez daha hem Cumartesi anneleriyle hem barış anneleri de Filistin'de, Rojava'da devam eden savaşta direnen kadınlara  selam olsun diyoruz. Ve tutsak kadınlara, siyasi tutsak kadınlara da selam olsun diyoruz. 25 Kasım'da cumartesi günü saat 16.00'da İnönü Parkı'nda bir araya geleceğiz. Ve Atatürk Parkı'nda basın açıklamamızı gerçekleştireceğiz. Buradan bir kez de duyurmuş olalım." 

MERSİN

İHD, ÖHD, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Mersin Şubeleri, Özgür Çocuk Parkı’nda yapmak istedikleri açıklama polisler tarafından, Mersin Valiliği'nin iki günlük eylem ve etkinlik yasağı gerekçe gösterilerek engellendi. 

Parkta açıklama yapmak isteyen çok sayıda insan hakları savunucusu, Valilik yasağına tepki göstererek yasağın hukuksuz olduğunu vurguladı. İHD Mersin Şube Başkanı Gazi İnci,  parka karanfil bırakarak durumu protesto etti. Daha sonra İnci, açıklamanın İHD binasında yapılacağını aktardı. Dernek binasında açıklama yapan İnci, Valiliğin bu yasak kararıyla düşünce ve ifade özgürlüğünün önüne geçtiğini belirtti. 

ANTALYA

İHD Antalya Şubesi de Atalos Meydanı'nda yaptıkları basın açıklamasıyla Cumartesi Anneleri’ne destek verdi. "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" pankartının açıldığı açıklamaya çok sayıda insan hakları savunucusu katıldı.  Ortak basın metnini İHD Antalya Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Semra Yeşilyurt okudu.

ŞIRNEK

İHD Şirnex Şubesi, Cumartesi Anneleri/İnsanları ile dayanışmak için Şirnex’in Cizîr ilçesinde açıklama yaptı. Sanat Sokağı’nda yapılan açıklamaya, Birca Belek Dil ve Sanat Derneği, KESK, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) katıldı. Açıklamada, “Hukuk kurallarına dayanan meşru taleplerimizde ısrar edeceğiz, Galatasaray Meydanı Cumartesi Annelerindir kayıplar bulunsun failler yargılansın” pankartı açıldı.

İZMİR 

İHD İzmir Şubesi, eylemlerinin 973’ncüsü haftasında Cumartesi Anneleri'ne destek vermek için kentte etkili olan yağış ve fırtınaya rağmen Eski Sümerbank önünde bir araya gelerek, basın açıklaması yaptı. Açıklamada, “Kayıplar belli, failler nerede" ve "Kayıplar vicdandır, sahip çık" pankartları açıldı. Basın metnini okuyan İHD İzmir Yönetim Kurulu üyesi Fırat Canoğlu, devletin koruması altındayken kaybedilen Nihat Aydoğan’ın akıbetinin açığa çıkarılması ve suçun failleri hakkında etkin soruşturma ve kovuşturma yürütülmesini istedi.