Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari İl Örgütü, 2014 yerel seçimlerde kazandıkları belediyeye 11 Eylül 2016 yılında atanan kayyımın yolsuzluklarına ilişkin açıklama yaptı. İl örgütü binasında yapılan açıklamaya İl Eşbaşkanı Sinem Seven, HDP Hakkâri Milletvekili Sait Dede, yerine kayyım atanan Yüksekova Belediye Eşbaşkanı İrfan Sarı ve meclis üyeleri katıldı. Açıklamayı yerine kayyım atanan Hakkari Belediye Eşbaşkanı Hümeyra Armut okudu. 

'BU DÖNEMİN ADI KAYYUM REJİMİ'

HDP Genel Merkezinin, 28 Şubat 2019’da kamuoyuna açıkladığı kayyım raporunun hatırlatan Hümeyra, iktidarın belediyelerine yönelik kayyım atamaları ile özgürlükçü yerel yönetimler anlayışının hedef gösterildiğini kaydetti. Hümeyra Armut, “HDP, kayyum atamalarını, Kürtlere karşı sürdürülen inkâr politikasının bir devamı olarak kodluyor, biz Hakkâri HDP yönetimi ve partimize gönül vermiş seçmenlerimiz bu dönemin adını ‘Kayyum Rejimi’ olarak ifade ediyoruz. Bu rejim, kötülük üzerine kurulmuş ve gaspçıdır; hafıza ve kültür kırımını esas alıyor; seçme ve seçilme iradesini yok sayıyor, kadın kazanımlarını ortadan kaldıran, her türlü rantı, yolsuzluğu ve usulsüzlüğü kendine hak görüyor. Türkiye genelinde atanır atanmaz 9 kayyumun yolsuzluktan ötürü görevden alınması, 55’nin Cemaat yapılanmasından açığa alınması, yüzlerce usulsüzlüğün kayda geçmesi ve Sayıştay’ın haklarında 58 suç duyurusunda bulunması bunun son derece açık kanıtlarıdır” sözlerini kaydetti.

'KADIN MERKEZİNE GÜVENLİK GÜÇLERİ YERLEŞTİRİLDİ'

31 Mart yerel seçimlerinde eşitsiz koşullarda her türlü anti demokratik uygulamalara maruz kaldıklarını ve Hakkari Belediyesinin 207 milyon 733 bin borç ile devir aldıklarını ifade eden Hümeyra Armut, konuşmasına şöyle devam etti: “YSK kararına rağmen bir kaç gün gecikmeli verilen mazbataların verilmesinden sonra devir teslim temayülleri de yerine getirilmeden göreve başladık. Belediyeyi devir aldığımızda ciddi maddi ve manevi tahribatlarla karşılaştık. Seçimleri alamayacaklarını bilen AKP kayyumların eliyle halkın sırtına bindirilen borçla halkı kendisine mahkûm etme anlayışının yanı sıra bizleri de halkla karşı karşıya bırakılmaya çalışılmıştır. Ama bu halkın her şeyi gördüğünü ve buna cevap olacağının hesabını yapamamışlardır. Yerel yönetim anlayışımız olan kadın özgürlükçü paradigmamızla 2011 yılında açılan Binevş Kadın Merkezimiz 2016 yılında gelen kayyumla kapatılmış. Kadın sosyolog görevinden alınarak yerine o dönem AKP meclis üyesi olan bir erkek sosyolog alınarak Kadın ve Aile Politikaları Müdürlüğü’ne getirildi. Binevş Kadın Merkezimizin olduğu yere de güvenlik güçleri yerleştirildi. Tüm yazışmalarımıza rağmen güvenlik güçleri belediyeden çekilmedi.”

Usulsüzlükler ise şöyle sıraladı:

“*İller Bankası Genel Müdürlüğünce 2013 yılında yapılan Hakkâri merkez içme suyu yapım işi yaklaşık 33. 000.000 TL bedel ile ihale yapılmış ve işin bitim süresi 2017 olmasına rağmen belediyeye geldiğimizde işin halen bitmediğini fakat işin geçici kabulünün yapıldığını gördük. Bu 3 yılda firmaya usulsüz süre uzatımları verilmiş bu firmaya menfaat sağlarken belediyeyi de büyük zarara uğratmıştır.

*Belediyeye yaklaşık müşavirlik kredi faizi ve belediye başkanlığınca yapılan harcamalar dâhil toplam 2020 yılı itibariyle 60 milyon TL’ye mal olmuştur.

*İçme suyu şebeke ihalesinde yapılan usulsüzlükler net bir şekilde ortada olmasına rağmen tüm bunlar görmezden gelinerek halkın temel hakkı yandaş firmalara peşkeş çekilmiştir.

*2017 yılında mezbahan yapımı için 510 bin TL bir kesim atölyesi alınmış ve 2018’de 267 bin TL ye heyelan bölgesi olan sümbül mahallesi mevkinde de bir mezbahane yapılmıştır. Bölgedeki toprak kaymasından kaynaklı yapılan istinat duvarı işe yaramamış ve mezbahanede çatlaklar oluşturarak mezbahaneyi kullanılmaz hale getirmiştir. Mezbahane önündeki boş alan önce parke ile döşeniyor toprak kaymasıyla ortaya çıkan çatlakları kapatmak ve bunu yapan firmanın ihmalkarlığını kapatmak için bu sefer alana beton dökülüyor fakat betonlama işlemi de işe yaramamış zeminde ve binada hasar daha da büyümüştür. Yine belediyenin aktif bir birimi olmasına rağmen mazbahanenin yapıldığı alana araçların gideceği bir yolun yapılmadığı, mezbahanenin suyunun akmadığı, elektriğin olmadığı ve kanalizasyon hattının tam olarak döşenmediği görülmüştür.

*31 Mart seçimlerinden önce sadece siyasi çıkar ve yandaşa para kazandırma amacıyla kış aylarında asfaltlama çalışmaları adı altında 6 milyon 500 bin TL kamu zararı yapılıyor. Kışın ortasında yapılan asfaltlama bir iki ay geçmeden asfaltın yüzde 90 çökmüştür.

* Hakkâri merkezde 500 firma bulunmaktadır. Ancak 2018 yılı faaliyet raporunda olduğu gibi bu firmalar göz ardı edilmiş ihalelerin çoğu aynı firmalara verilerek kamu yararı göz ardı edilmiştir.

Önder’i ziyaret eden Bakan Memişoğlu: Durumunda büyük bir değişiklik yok Önder’i ziyaret eden Bakan Memişoğlu: Durumunda büyük bir değişiklik yok

*Kent park olarak bilinen ve iller bankasından kredi yoluyla yapımı tamamlanan yaklaşık 2 milyon 700 bin TL’ye mal olan işle ilgili proje ve ekleri incelendiğinde çocuk oyun grupları spor aletleri ve parktaki aydınlatma imalatlarının Türkiye’de sadece tek bir firmayı işaret etmektedir.”

'KAYYIM ATAMA ŞEKLİ AÇIKÇA SİYASİ DARBEDİR'

HDP Hakkari yönetimi olarak, Türkiye’nin demokratik geleceğini yaratma çabalarına devam edeceklerini söyleyen Hümeyra, iktidarın baskılarının kendilerini yıldırmayacağını ve kazandıkları demokratik mevzilerini terk etmeyeceklerine dikkat çekerek, “Diz çökmedik, çökmeyeceğiz! Bu kayyum atama şekli açıkça siyasi bir darbedir. Darbe sadece apoletliler tarafından yapılmaz. Kravatlılar da darbe yapar. Darbeci bir iktidar ile karşı karşıyayız. Hakkâri HDP olarak, bütün örgütlerimizle dimdik ayakta duracağız. Bu iktidarın zulmü karşısında boyun eğmeyeceğiz, diz çökmeyeceğiz. Bizim seçmenlerimiz başta Kürt halkı olmak üzere hiç boyun eğmediler, bundan sonra da eğmeyecekler. Kararlığımızı göstermeye devam edeceğiz” dedi.