Gazeteci Oktay Candemir, AKP Van Milletvekili Osman Nuri Gülaçar'a 'iftira ve hakaret' iddiasıyla emniyete giderek ifade verdi. AKP'li Gülaçar, Gazeteci Candemir hakkında 25 Mayıs 2018'de kaleme aldığı bir yazıda kendisine 'El-Kaideci' diyerek hakaret ve iftirada bulunduğu gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na şikayet başvurusunda bulundu.
Gazeteci Candemir, AKP'li vekil Gülaçar'ın şikayeti üzerine karakola giderek ifade verdi. Candemir ifadesinde Van'da gazetecilik yapılmaması için her şeyin yapıldığını belirtti. Candemir, Van Valisi, kayyımlar ve AKP'lilerin kendisini susturmak için çaba gösterdiğini belirterek, yazısında eleştiri hakkını kullandığını söyledi.
''EL-KAİDE'DEN YARGILANMIŞTI''
''Osman Nuri Gülaçar, 15 Ekim 2009 tarihinde Van Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince El Kaide'ye yönelik operasyonda 16 şüpheli ile birlikte gözaltına alınmış. Şüphelilerden Osman Nuri Gülaçar ile birlikte 3 kişi tutuklanmıştı.İki ay cezaevinde kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilen Gülaçar, yargılandığı Van 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde karara bağlanan davada beraat ettmişti.''
GAZETECİ OKTAY CANDEMİR KİMDİR?
Candemir Van'ın Özalp ilçesinde doğdu.Eğitimimi Van'da tamamladıktan sonra Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı (DİHA) Muhabirliğini yaptı.
2002 yılından bu yana özgür basında gazetrcilik ve aynı zamanda yazarlık yapıyor. Yaptığı haberlerden ötürü 1 yıl cezaevinde kalan candemir hakkında 2 tane kesinleşmiş hüküm bulunurken 6 tane daha davası sürüyor. Şuan 'Vanhaberdar'da gazetecilik yapmaya devam ediyor.
Uzun yıllardır gazetecilik yapan Oktay Candemir gazetecilik yapabilmek için neredeyse bütün şartları zorlamış. Çocuk yaşlarda gazete okuyarak yürümesi, cebinde haber küpürleri taşıması çevresinde ki çocuklar nezdinde alay konusu olmuş.Günlük gazetenin olmadığı zamanlarda yerlerde gördüğü gazeteleri alıp okumuş. Bu gazete okuma sevdası onda zamanla gazetecilik yapma duygusu uyandırmış ve bu yüzden Ortaokul’da çeşitli kitaplar okumaya başlayan Candemir, çok genç yaşlarda Arzuhalcilikte yapınca son 15 yıldır yaptığı gazeteciliğin alt yapısını daha o dönem doğal olarak oluşturdu.
Oktay Candemir, kendisini bu meslekten koparmaya çalışanlara karşıda büyük mücadele verdi. Candemir, kendisine çıkarılan tüm engellere ve bir çok sıkıntıya rağmen ısrarla mücadelesini bugüne kadar sürdürdü ve gazeteciliği bırakmayı asla aklının ucundan geçirmedi.
'28 Temmuz 1943 yılında "sınırı ihlal ettikleri" gerekçesiyle Van'ın Saray ve Özalp ilçesine bağlı Sırımlı (Xerapsorik), Değirmigöl (Îngizamilan) ve Çaybağı (Runexar) köylerinde askerler tarafından gözaltına alınan 33 köylü, dönemin 3. Ordu Komutanı Orgeneral Mustafa Muğlalı'nın emriyle götürüldükleri Sefo Deresi'nde elleri arkadan bağlanıp, diz çöktürülerek infaz edildi'.
Daha muhabirliğinin ilk yılında ''33 Kurşun katliamı''nın azmettiricisi Orgeneral Mustafa Muğlalı’nın isminin katliamın gerçekleştiği Özalp’ta bir kışlaya verilmesi haberini yapan ve ardından Muğlalı ismi kışladan indirilinceye kadar fikr-i takibi sürdüren Candemir 15 yaşından bu yana hiç ara vermeden aktif gazetecilik yaptı.
Bir çok önemli habere imza atan Candemir,Yaptığı haberlerle, hakkında açılan davalarla, Van Valisi ile olan ‘Badem Bıyık’ tartışması ile de gündeme gelmişti.
Van Valisi Murat Zorluoğlu'nun açtığı 'Badem Bıyık' Davasında Mahkeme: 'Basın Toplumun Sözcüsüdür' kararı ile Candemir'e Beraat vermişti.