AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar ziyareti sonrası uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. 

İYİ Parti'nin seçimlere tek başına girme kararıyla ilgili ilk kez konuşan Erdoğan, kendi ittifaklarında bir çatlak olmadığını söyledi. Ankara ve İstanbul'dan özel olarak bahseden Erdoğan, şunları söyledi:

"BİZDEKİ SAĞLIKLI ÇALIŞMA ŞARTLARI KARŞI TARAFTA YOK"

"Bizim Cumhur İttifakı olarak içimizde böyle bir sıkıntı söz konusu değil. Ekibimiz şu anda muhataplarıyla görüşmelerini yaptı, yapıyor. Sayın Devlet Bahçeli ile bu konuda ana çerçevede görüşmelerimizi yaptık, adımlarımızı zaten attık, atıyoruz. Arkadaşlarımız çalışmaya devam ediyor. Cumhur İttifakı'ndaki sağlıklı çalışma şartları görünen o ki karşı tarafta yok. 

Bizler de şu an itibarıyla bu sağlıklı gidişi herhangi bir sıkıntıya fırsat vermeden devam ettireceğiz. 'Yeniden İstanbul' diyorsak, 'Yeniden Ankara' diyorsak bu iller başta olmak üzere şehirlerimizin tamamında çok çalışıp Cumhur İttifakı olarak seçimi kazanmalıyız. Zira İstanbul'un, Ankara'nın çektiği çileler ortada. İllerimizde vatandaşımızı, halkımızı inşallah karamsarlığa sürüklemeyecek adaylarla yeni bir sıçramayı yapacağız. Cumhur İttifakı olarak da en güzel şekilde 31 Mart seçimlerinden zafere çıkacağız."

“MİT Başkanı, Özgür Özel’i aradı”: İşte Kalın’ın Özel’e verdiği “kayyım” yanıtı “MİT Başkanı, Özgür Özel’i aradı”: İşte Kalın’ın Özel’e verdiği “kayyım” yanıtı

İSTANBUL VE ANKARA İÇİN ADAYLIK TARTIŞMASI

Ankara ve İstanbul'da Cumhur İttifakı'nın kimi aday göstereceğine dair de konuşan Erdoğan, şunları söyledi:

"Halkımızın kabul gördüğü veya kabul gösterdiği kriterler neyse biz o kriterlerle adaylarımızı belirlemenin gayreti içerisinde olacağız. Kaldı ki ben biliyorsunuz belediyecilikten gelmiş bir siyasetçiyim. 40 yılımızı buna verdik ve halkımın ilgisi, alakası, muhabbeti kimedir, neyedir, hangi kriterler hangi adayda olursa halkım ona teveccüh eder, bunları az çok biliyoruz.

Bu konularda çalışmayı yürüten arkadaşlarımızla beraber enine boyuna analiz yapıyoruz. Ondan sonra da nihai kararımızı veriyoruz. İnşallah yerel yönetimler seçiminde de yerel yönetimlerden gelen bir siyasetçi olarak, bu kriterleri masaya yatıracağız ve adımlarımızı da ona göre atacağız. Bizim belediyecilik anlayışımızı temsil etmeyecek, bizi hayal kırıklığına uğratabilecek kimseyi listelerimizde göremeyeceksiniz. Çok nitelikli arkadaşlarımız mevcut ve en iyisine karar verip milletimizin huzuruna çıkıp destek isteyeceğiz."

"HEDEP, 'NE KOPARIRSAK KÂRDIR' HESABI YAPIYOR"

HEDEP'in de bütün illerde aday çıkaracağını açıklamasını da değerlendiren Erdoğan, söz konusu kararın CHP ile pazarlık yapmak için alınmış olabileceğini öne sürdü:

"Yaptıkları, geçtiğimiz seçimde gerçekleşen ve hala gizli tutulan pazarlıkları tazeleme gayreti olabilir. Öpülen ellere, gönderilen selamlara bakılırsa CHP de nikah tazeleme konusunda bir hayli hevesli. Bu hevesi gördüklerinden olsa gerek 'Ne koparırsak kârdır' taktiğini devreye almışlar anlaşılan. Biz bu oyunu daha önce de gördük. Geçtiğimiz seçimlerde ne dediklerini hatırlayın. Kesin bir dille cumhurbaşkanı adayı çıkartacaklarını söylemediler mi? Sonra CHP ile kapalı kapılar ardında pazarlığa oturdular. CHP’den aldıkları somut sözlerden çok memnun oldular ve aday çıkartmayacaklarını söyleyip altılı masanın adayına açık destek verdiler. Hatta o süreçte Kandil’den de Millet İttifakı’na açık destekler geldi. Şimdi de aynı süreç işletiliyor. CHP’ye 'Bize ne vereceksiniz, biz neler alacağız' diyorlar."

"YILLIK ENFLASYON HAZİRAN AYINA KADAR YÜKSEK KALACAK"

Enflasyona dair de açıklamalarda bulunan Erdoğan, bazı sektörlerde ciddi fiyat düşüşleri meydana geldiğini iddia ederken baz etkisiyle hazirana kadar yıllık enflasyonun yüksek kalacağını ancak haziran sonrası hızlı şekilde düşeceğini öne sürdü:

"Fahiş fiyat artışı yaptıkları tespit edilen sektörlerin üzerine bakanlıklarımız hızlı ve organize bir şekilde gidiyor. Gayrimenkulde ve otomotivde ciddi fiyat düşüşleri oldu. Cumhuriyetimizin 100. yılı vesilesiyle fiyat indirim kampanyası çağrımız da etkili oldu. 100 bine yakın işletme bu noktada katılım gösterdi. Esasında biz enflasyonu dizginleyerek, beklentileri yöneterek, kalıcı bir şekilde dezenflasyon sürecini başlatmış durumdayız. 

Bazı ürünler bazında farklı mecralarda farklı fiyatlar olabiliyor. Bunu tamamen kontrol etmek, yönetmek, idari kararlarda pek olası değil. Onun yerine bizim için önemli olan genel anlamda ekonominin tamamına hakim fiyat seviyesindeki artışların yavaşlamasıdır. Şu anda yavaşlama başladı. Bu bir trende dönüştü. Önümüzdeki aylarda bu çok net bir şekilde ortaya çıkacak. Baz etkisiyle haziran ayına kadar yıllık enflasyon yüksek kalacak. Bir de para politikası gecikmeli çalışıyor. Haziran sonrası çok hızlı bir şekilde yıllık enflasyon düşecek."

İSRAİL AÇIKLAMASI: NEREYE KADAR BÖYLE GİDER?

İsrail'in Gazze'yi işgaliyle ilgili de konuşan Erdoğan, mevcut tablonun baş sorumlusunun Batılı ülkelerin İsrail'de verdiği destek olduğunu söyledi:

"İsrail’e yönelik başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere tüm Batılı ülkelerin destekleri olmasaydı, şu anda bölgemizde böylesi bir tabloyla karşı karşıya olmazdık. Bu ülkelerin gerek nakdi, gerek silah, mühimmat, araç gereç gibi ayni ve parasal olarak sınırsız destekleri, ciddi manada Batı'nın şımarık çocuğu İsrail'i bu noktalara taşıdı. Bu nereye kadar böyle gider? Bu durum özellikle İsrail'le ilişkileri çok çok farklı konumda olan ülkelerin İsrail’e olumsuz bakışını çok daha tahrik edici olacaktır."

"GAZZE'DE YENİDEN İNŞA VE İMARA BAŞLAYACAĞIZ"

6 gün süren ateşkes ve esir takasında Katar'ın arabuluculuk rolünü öven Erdoğan, kendilerinin de aynı çizgide durduğunu söyledi. Erdoğan, bir 'Barış Konferansı' düzenleme niyetlerini tekrarlarken işgal altındaki Gazze'nin 'yeniden inşasında' aktif rol almak istediklerini dile getirdi:

"Katar'ın bütün bu sürece bakış açısı bizimle örtüşüyor. Bundan sonraki süreçte de Katar ile gerek şahsım, gerek Dışişleri Bakanlığımız, gerekse ilgili kurumlarımız irtibat halinde olacak. Ortada İsrail’in acımasız saldırılarıyla yerle yeksan olmuş bir Gazze var. Ateşkesin sağlanması ve akabinde yaralıların Gazze’den tahliyesi öncelikli konular. Gazze’deki sivil halkın içerisinde kanser hastaları da bulunuyor. Biliyorsunuz bir kısmını ülkemize tedavilerini yapmak üzere getirdik. Bir de Gazze'nin yeniden inşası ve imarı konusu var. Bu konuda da gerekeni yine hep birlikte, inşallah gücümüz neye yetiyorsa yapacağız. Yeniden inşa ve imara başlayacağız. Katar bu konuda Türkiye'yle aynı istikamette yürümeye kararlı. Biz garantörlüğe de, bu konferansa ev sahipliği yapmaya da hazırız. 

F-16 VE EUROFIGHTER AÇIKLAMASI

Türkiye'nin bir süredir envanterine katmak için çaba gösterdiği F-16 ve EuroFighter savaş uçaklarıyla ilgili durumu da değerlendiren Erdoğan, F-16 için ABD'ye "Görevimi yaptım ama sizlerden de bir şey bekliyorum. Sizler de eş zamanlı olarak bu konuda kongrenizden bunu geçirin, beraberce eş zamanlı olarak bu adımları atalım" dedi.

EuroFighter için ise İngiltere'nin bakışının olumlu olduğunu ancak Almanya'nın 'sorun çıkardığını' belirten Erdoğan, "Maalesef Almanya'da bir sıkıntı söz konusu. Fakat pürüzleri gidermek için İngiltere'nin olumlu yaklaşımı oldu. Almanlarla konuyu görüşeceklerini söylüyorlar. Bu noktada başka alternatiflerimiz de yok değil" diye konuştu.