Haber: Erhan Akbaş
Van Büyükşehir Belediyesi’ne atanan kayyım yönetimi, göreve gelir gelmez önceki dönem seçilmiş eşbaşkanlar Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan tarafından başlatılan tüm ilçe projelerini iptal etti. Altyapıdan çevre düzenlemesine, yeşil alanların bakımından mezarlık temizliğine kadar geniş bir hizmet yelpazesi durdurulurken, özellikle Erciş’te yaşanan ihmal tabloyu felakete çevirdi.
Yollar çukur, sahil yolu harabe
Kayyım yönetiminin göreve gelmesiyle birlikte Van’ın en büyük ilçelerinden olan Erciş’te hizmetler tamamen durdu. Büyükşehir belediyesinin sorumluluğunda bulunan sahil yolu adeta kaderine terk edilirken, önceki eş başkanlar Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan tarafından planlanan 38 kilometrelik asfaltlama projesi ise kayyım tarafından iptal edildi.
Bir zamanlar bölge halkının nefes aldığı ve sosyal etkinliklere ev sahipliği yapan Erciş sahil şeridi şimdi neredeyse terk edilmiş durumda. Yeşil alanlar tamamen kurumuş, ağaçlar susuzluktan ölme noktasına gelirken, kaldırımlar ve orta refüjler harabe halde. Yerel halk yaşanan durumu “şehrin çöküşü” olarak yorumluyor.
Kayyım yönetiminin ihmali mezarlıkları çöplüğe ve yangın tehlikesine sürükledi
Erciş'teki mezarlıklar, kayyım yönetiminin aleni ihmali ve sorumsuzluğu yüzünden ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldı. Halkın en kutsal değerlerinden biri olan mezarlıklar, aylardır süren bakımsızlık ve ilgisizlik sonucu adeta çöplüğe dönüştü. Temizlik yapılmayan, sulanmayan mezarlıklarda biriken çöp ve kurumuş otlar yangın çıkması için elverişli ortam sağladı.
Son günlerde bazı mahalle mezarlıklarında çıkan yangınlar, kayyımın ilgisizliğinin ve görevini yerine getirmemesinin somut göstergesi oldu. Kurumuş otların tutuşmasıyla başlayan yangınlar, mahalle sakinlerinin zor müdahalesiyle söndürüldü ancak çok sayıda mezar taşı zarar gördü.
Sulama yapılmadığı için binlerce ağaç kurumak üzere
Erciş sahilinde ve ana arterlerde bulunan ağaçlar aylardır susuz bırakıldı. Kavurucu yaz sıcaklarının etkisiyle yüzlerce ağaç kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kalırken, bölge sakinleri durumu “kasıtlı ihmal” olarak nitelendiriyor.
Vatandaşlar, sulama sistemlerinin devre dışı bırakıldığını ve kayyım yönetiminin büyük çoğunluğunu görev yerinden uzaklaştırdığı personel nedeniyle ağaç bakımının aksatıldığını iddia ediyor. “Yeşilin korunması ve çoğalması belediyenin temel sorumluluğudur, ancak kayyım yönetimi bu görevi yerine getirmiyor” diyen mahalle sakinleri, bu ihmalkarlığın doğaya ve halka karşı büyük bir saygısızlık olduğunu vurguluyor.
Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz mahalle sakinleri, “Kayyımlardan önce sahil ve ana yollardaki ağaçlar düzenli sulanır, büyür ve ilçeye ayrı bir güzellik katardı. Ancak kayyım geldikten sonra ne sulama sistemi çalışıyor ne de ağaçlara gerekli bakım yapılıyor.” diye belirtti.
Kayyım yönetimi projeleri durdurdu, hizmetler askıya alındı
Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal’in eş başkanlık döneminde ilçelerde planlanan asfaltlama, çevre düzenlemesi ve kırsal yol onarımları gibi önemli projelerin tamamı kayyım yönetimi tarafından askıya alındı. Bu projelerin iptal edilmesine rağmen, kayyım yönetiminden kamuoyuna herhangi bir bilgilendirme yapılmadı.
Halk, hangi projelere ne kadar bütçe ayrıldığı ve bu kaynakların şu anda nerede ve nasıl kullanıldığı konusunda büyük bir belirsizlik yaşandığını belirtiyor. Yerel halk, “Seçilmiş belediye yönetimi tarafından planlanan ve bölge halkının ihtiyaçlarına göre şekillenen yatırımlar, kayyım yönetiminin keyfi uygulamalarıyla yok sayıldı” diyerek tepki gösteriyor.
Bu belirsizlik ve sessizlik, bölgedeki hizmetlerin aksamasına ve yatırımların durmasına yol açarken, vatandaşlarda büyük bir güvensizlik yaratıyor. Kayyımın bu tutumu, ilçelerin kalkınması ve halkın yaşam kalitesinin artırılması önündeki en büyük engel olarak görülüyor.
Halk tepkili: "Bu bir intikam politikası"
İlçede aylardır süren su kesintileri, yolların bakımsızlığı ve mezarlıkların ihmal edilmesi, bölge halkında büyük tepkiye yol açtı. Vatandaşlar, yaşananların yalnızca bir hizmet eksikliği değil, bilinçli bir yok sayma ve zarar verme politikası olduğunu ifade ediyor. “Bu durum, halkın iradesine, değerlerine ve yaşam alanlarına karşı yürütülen açık bir intikam politikasıdır. Mezarlıkların ateşe verilmesi ise bu düşmanlığın en somut göstergesidir” değerlendirmesinde bulunuyorlar.
“Aylarca susuz kaldık, ağaçlar kurudu, yollar yıkıldı ve halk mağdur oldu. Kayyım yönetimi neyi bekliyor? Bu belediyecilik değil, tam anlamıyla yönetimsizliktir” diyen bir yurttaş, yaşanan tabloyu bu sözlerle özetliyor. Bu tepkiler, kayyım yönetiminin kamu hizmetlerini yerine getirmediği ve halkın temel ihtiyaçlarını göz ardı ettiği yönündeki eleştirileri daha da derinleştiriyor.
Geri dönülmez zararlar kapıda
Kent planlamacıları ve çevre bilimciler, ilçelerde yaşanan altyapı hizmetlerindeki duraksama ve çevresel bakım eksikliğinin uzun vadede çok ciddi sonuçlar doğuracağı konusunda uyarıyor. Özellikle susuz bırakılan yeşil alanların kuruması, bakımsız kalan yolların hızla bozulması ve mezarlıklarda yaşanan yangınların oluşturduğu tahribat, sadece bugünün değil, gelecek nesillerin yaşam kalitesinin de tehlikeye girmesi anlamına geliyor.
Yetkililere çağrıda bulunan uzmanlar, “Bu ihmaller acilen sonlandırılmalı, planlı ve sürdürülebilir bir hizmet anlayışıyla bölgenin altyapı ve çevresel ihtiyaçları karşılanmalıdır” diyerek, zaman kaybetmenin geri dönüşü olmayan zararlara neden olacağını vurguluyor.
