Van Kent Konseyi’nin düzenlediği toplantıya katılan ve kayyum yönetimi tarafından işten çıkarılan işçiler, barış söyleminin yükseldiği bir dönemde yaşanan bu durumu “süreci sabote etme girişimi” olarak değerlendirdi.
“Kenti, barışı ve demokratik toplumu birlikte inşa edeceğiz” şiarıyla düzenlenen toplantıya katılan işçiler, etkinlik sürerken “Kayyum talandır, direniş yaşamdır” ve “Direne direne kazanacağız” sloganları eşliğinde salona giriş yaptı. Yüzlerce kişi tarafından alkışlarla karşılanan işçiler adına Elif Gemicioğlu Yaviç konuştu.
“Kürt olduğumuz için işten atıldık”
Konuşmasında, ülkede barış ikliminin güçlenmeye başladığı bir dönemde Van’da yaşanan işten çıkarmaların bu süreci hedef aldığını belirten Yaviç, şu ifadeleri kullandı:
“Bugün önemli bir süreçten geçiyoruz. Hakkari’den Edirne’ye kadar bir barış iklimi oluştu. Ama bu yaşanırken Van’da bir haksızlık var. Buna karşı çıkmamız gerekiyor. Biz bu süreçte işten atılmaları kabul etmiyoruz. Tüm siyasi parti ve sivil toplum örgütlerine destek çağrısı yapıyoruz. 232 işçi adına söylüyoruz; bizi işten atmalarının tek gerekçesi Kürt olmamız. Ne olursa olsun mücadelemize devam edeceğiz. Bu hukuksuzluğu asla kabul etmeyeceğiz. Mesele sadece işten çıkarılmak değil; barış sürecinin, barış söyleminin yükseldiği bir dönemde bu adımı atmak, süreci sabote etmektir.”
İşçilerin tepkisi, kayyum yönetimi altındaki belediyelerde yaşanan personel tasfiyelerine karşı kamuoyunda yükselen eleştirileri bir kez daha gündeme taşıdı. Van’daki işten çıkarmaların yalnızca idari değil, siyasi bir anlam taşıdığı yorumları yapılırken, sivil toplum örgütleri ve muhalefet partileri de sürece dair tutumlarını belirlemeye çağrıldı.