Halkların Demokratik Partisi (HDP), tutuklu ve hükümlülere mektup ve görüşmelerini kayıt almasını öngören “Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ne muhalefet şerhi düştü.

KİŞİ MAHREMİYETİ İHLAL EDİLİYOR

Cezaevleriyle ilgili düzenlemenin "kişi mahremiyetini alenen ihlal ettiği” belirtilen şerhte, “Açıktır ki AKP-MHP koalisyonu ülkenin tümünde kurduğu Big Brother sistemini, bu kez tutuklu ve hükümlülerin haberleşme haklarını da içine alacak şekilde genişletmek istemektedir" denildi.

Bu denetim arzusunun temel insan haklarına tamamen aykırı olduğunu vurgulanarak, "Mahpusların iletişim ve haberleşme haklarının önündeki engellerin kaldırılması gerekirken, denetime ve izlemeye alınmasını içeren bir düzenlemeye gitmek asla kabul edilemez. Bu düzenlemenin ceza infaz kurumlarındaki yetkililer veyahut görevliler tarafından keyfiyete dönük, kötü niyetli bir uygulamaya dönüşmesinin nasıl engelleneceği konusu tüm ısrarlı sorularımıza rağmen cevapsız bırakılmaktadır” ifadeleri kullanıldı.

'İHLALLER HUKUKSAL ZEMİNDE HAYATA GEÇİRİLİYOR'

Hazırlanan kanun teklifine göre kapalı ceza infaz kurumlarındaki hükümlülerin ziyaretçileriyle (eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile vasisi veya kayyımı) yaptığı görüşmeler, dinlenebilecek ve kaydedilebilecek. Kayıtlar, eğer herhangi bir soruşturma ve kovuşturmaya konu edilmemişse en geç 1 yıl sonra silinecek. 

Şerhte bu maddeye ilişkin şu itirazlarda bulunuldu: “Hükümlünün aile ve yakınlarıyla görüşmesinin kamera ile izlenmesi ve kaydedilmesi, fiiliyatta aile hayatının ve sosyal hayatın kontrol altında tutularak engellenmesi anlamına gelecektir. Bu durum, halihazırda ailesiyle zorluklarla görüşen hükümlülerin, kamera kaydı baskısıyla kendilerini zorunlu bir fiili izolasyona tabii tutmalarına dönüşecektir. Görüşlerin izlenebilmesi ve kayıt altına alınması, aynı zamanda ceza infaz kurumunda vuku bulabilecek hak ihlallerinin tespit ve cezalandırılmasının da önüne geçebilecek bir uygulamadır. Bunun, aynı zamanda ayrımcılık, fişleme ve hak ihlallerine dönük cezasızlık olgularının hukuksal bir zeminde hayata geçirilmesi anlamına gelebileceği de açıkça ortadadır.”

'İCRADA BULUNAN YURTTAŞIN SORUNUNU ÇÖZMÜYOR’

Yine 22 milyonu aşan sayıda icra dosyası bulunmakta iken, icrada bulunan yurttaş ve esnafların bu sorununu çözmeye yönelik bir düzenleme getirmek yerine icra krizini derinleştirecek palyatif çözümler peşinde koşulduğunu kaydeden HDP, her dört kişiden biri icralık iken hazırlanan kanun teklifinin icralık yurttaş ve esnaf sayısını azaltacak bir düzenleme yapmaktan uzak olduğunu belirtti.

TORBADAN EMEKÇİLERE 3 TL ÇIKTI

Kanun teklifinde ücretsiz izin desteği 47 TL’den 50 TL’ye çıkarılıyor. Şerhte bu durum için, “Ücretsiz izne ayrılmış bir emekçiye aylık görülen ek artış sadece 3 TL’dir. Bu emekçinin dört kişilik bir haneye gelir getirdiğini düşündüğümüzde aylık kişi başı artış sadece 75 Kuruş olmaktadır. İktidar ve mensuplarına ait her gün yeni bir haksız kazanç, israf, çoklu maaş örneği ortaya çıkarken emekçi ve hanesine layık görülen aylık 75 kuruşluk artış hem iktidar kibrinin hem insafsızlığın hem hukuksuzluğun hem de halktan kopukluğun işaretidir. Dolayısıyla bu torba yasa teklifiyle AKP-MHP Koalisyonu, ücretsiz izindeki işçiyi adeta açlığa terk etmektedir” ifadelerine yer verildi.

'İŞSİZLİK FONU İŞÇİLERİNDİR’

Şerhin devamında şu ifadelere yer verildi: “Teklifte yer alan düzenlemeye göre, yiyecek ve içecek sektöründe çalışanların Nisan ve Mayıs aylarındaki işveren sigorta primleri İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacaktır. İşsizlik Sigortası Fonu, yapılan yasal değişikliklerle, isminin aksine bir biçimde suiistimal edilerek hükümet tarafından uzunca bir süredir kullanılıyor. AKP-MHP Koalisyonu, İşsizlik Sigortası Fonu’nu sermayenin talanına açmış durumda. İşsizlik Sigortası Fonu emeğiyle geçinen işçilerindir. Fon sadece işçiler ve işsizler için kullanılabilmelidir. İşsizlik Sigortası Fonu’ndaki sermaye işgaline derhal son verilmelidir. İşsizlik Sigortası Fonu’nun kaynakları işçiler için kullanılmalı, kısa zamanlı çalışma ödeneği devam edilmeli, aylıksız izne ayrılanlara günlük 100 TL (aylık 3000 TL) ödeme yapılmalıdır.”