1997 yılında Şırnak’ta gözaltına alınarak tutuklanan ve “devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak” suçlamasıyla müebbet hapis cezasına çarptırılan Özbay, cezaevi sürecinde Bayburt, Erzurum, Nevşehir gibi birçok farklı hapishanede kaldı. Erzurum Cezaevi’nde meme kanserine yakalanan Özbay’ın hastalığı ilerleyince bir memesi alındı. Son olarak Şakran Cezaevi’ne sevk edilen Fatma Özbay’ın tedavi sürecinde sağlık durumu daha da ağırlaştı.
Kemoterapi nedeniyle sol göz retinası yırtılan Özbay lazer operasyon geçirdi, sağ gözünde zaman zaman siyah lekeler görünmeye başladı. Ayrıca kemik erimesi teşhisi konan Özbay’ın bu rahatsızlığı da kanser tedavisiyle birlikte ilerledi. Sağ boğazında nodül tespit edilen Özbay’a 6 ayda bir kontrol önerilirken, akciğerinde ve karaciğerinde görülen lekelerin radyoterapiye bağlı olabileceği söylendi ancak bu konuda düzenli bir takip yapılmadı. Özbay aynı zamanda kronik migren hastası.
29 yıllık cezaevi sürecinde sadece hastalıklarla değil, edebi üretimle de mücadele eden Fatma Özbay, makaleler, şiirler ve öyküler kaleme aldı. Aram Yayınları tarafından yayımlanan Zindandaki Kadınların Öyküleri adlı kitapta Özbay’ın “Mirî Birîndar Nabin” adlı öyküsü yer alıyor.
Fatma Özbay, yaşadığı ağır sağlık sorunlarına rağmen cezaevindeki yaşamı boyunca üretmeye devam etti ve nihayet 29 yıl sonra özgürlüğüne kavuştu.
