Bölgede zırhlı araç katliamları artarak devam ederken İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’nin Eylül ayında açıkladığı rapora göre son 10 yılda zırhlı araçların çarpması sonucu 16’sı çocuk, 6’sı kadın 36 kişi katledildi. Katliamı yapanlar cezalandırılmadığı gibi ya katledilenler ya da katledilenlerin aileleri cezalandırılıyor. Bunun bir örneği de 20 Haziran 2017 yılında kobra tipi jandarma zırhlı aracının Diyarbakır-Bingöl karayolunda çarptığı otomobilde bulunan 5 kişinin katledildiği olayda gerçekleşti.

TAZMİNAT DAVASI KABUL EDİLDİ

İçişleri Bakanlığı zırhlı aracın çarpıp katlettiği otomobil sürücüsü Fikri Demirbaş’ın varislerinden zırhlı araçta meydana gelen maddi hasar nedeniyle “uğradığı zararın” tazmini karşılığında 250 bin Euro ödemeleri için 2019 yılında ailenin tüm fertlerine ihtarname gönderdi. Bakanlık, ailenin parayı ödemediği gerekçesiyle Diyarbakır 3’üncü Sulh Hukuk Hakimliği’ne bir dilekçeyle başvurarak tazminat davasının açılmasını talep etti. Dilekçede, Lice İlçe Jandarma Karakolu tarafından tutulan olay yeri tutanağına dayanılarak, kazanın sivil aracın sürücüsü Fikri Demirbaş’ın “şerit ihlali yapması sonucu” meydana geldiği ileri sürüldü. Bakanlık, araç sürücüsü Fikri Demirbaş’ın “asli”, zırhlı aracın sürücüsünün ise “tali” kusurlu olduğu yönündeki olay yeri inceleme tutanağına yer verdi. Bakanlığın dilekçesinde ise ailenin 2019'dan beri herhangi bir ödeme yapmadığı, Fikri Demirbaş’ın "haksız fiili neticesinde kurumun zarara uğramasına sebebiyet verdiği" belirtilirken, “aileye bu davayı açma gereksinimi bulunduğu” ifade edildi.

Açılan dava Diyarbakır 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edilirken, ilk duruşma 24 Ocak’ta görülecek.

'BİZDEN ÖZÜR DİLEMENİZ GEREKİRKEN TAZMİNAT ÖDETTİRİYORSUNUZ'

24 Ocak’ta görülecek olan duruşma için konuşan Fikri Demirbaş’ın kızı Besime Demirbaş Karabacak, kendilerine verilen 250 bin Euro’luk tazminattan kaynaklı ellerinin kollarının bağlandığını, sigortalı çalışamadıkları, 8 kardeş olarak düzenli bir işe dahi giremediklerini belirtti. Besime, “Sizin gelip bizden özür dilemeniz gerekirken, tazminat ödemeniz gerekirken bize nasıl dava açabiliyorsunuz? Hangi vicdanla bize tazminat ödettiriyorsunuz? Hiç mi vicdanınız yok? Resmen babamı diğer dört kişiyi öldürmüş gibi gösteriyorsunuz. Katlettiğiniz beş kişinin kanında boğulun, umarım bize çektirdiklerinizi yaşarsınız” dedi.

'PARÇALANMIŞ ARACI 700 TK'YE ALDIK'

Babasının Lice’de zırhlı araçla katledilen iki yurttaşın yasına gittiğine dikkat çeken Besime, “O dönemlerde birçok kişi zırhlı araçla katledildi. O dönem o kadar çok kişinin hakkına girdiler ki çarpan hiçbir asker veya polise ceza verilmedi. Bu çarpan kişiler neden ceza almıyor? Bunca haksızlık yetmiyormuş gibi bir de babamın paramparça olan aracını rehin tutup bizden bin 700 TL otopark ücreti aldılar. Sonrasında aracı alabildik ama parçalanmış aracı aldık” sözlerine yer verdi.

'BABAM VE DİĞER AKRABALARIMIN HAKKINI İSTİYORUM'

Besime son olarak, “Kaç tonluk zırhlı araç vuruyor katlediyor ama katledilenler Kürt olduğu ve haksızlığa uğradığı için konuşma hakkı dahi verilmiyor. Eğer ki Kürt değil sıradan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olsaydım gerçekten haksızlığa uğramazdım ve tazminat ödemeye mahkûm edilmezdik. Babamın ve diğer akrabalarımın hakkını istiyorum. Pazartesi görülecek olan duruşmada bize destek vermenizi ve yanımızda yer almanızı istiyoruz” diyerek herkese davayı sahiplenme çağrısında bulundu.