Iğdır’da yaşayan 66 yaşındaki Ali Alagöz, daha önce çocuklarına yaptığı gibi doğan her torununa da Kürtçe masal ve bilmece (mamik) öğreterek büyütüyor. Günün belli saatlerinde 4 yaşındaki torunu Rezzan’ı karşısına oturtan Alagöz, hem ona masal anlatıyor hem de eğlendirmek için bilmeceler soruyor. Sürekli dedesinden bilmece dinleyen Rezzan ise sorulan sorulara anında cevap veriyor.  

BİR GELENEK YAŞATILIYOR

Ali Alagöz, bu yolla evde çocuklarla keyifli zamanlar geçirdiğini, çocukların da hem Kürtçeyi öğrendiğini hem de eğlendiğini söylüyor. Varlığını önemseyen herkesin anadiline sahip çıkıp çocuklarına da öğretmesine dikkat çeken Alagöz, böyle yapıldığı sürece Kürtçenin kaybolup unutulmayacağını ifade ediyor. Alagöz, “Anadilini unutan kişinin varlığı da kaybolur. Kürt çocuklarının çoğu Kürtçe bilmiyor. Ben bu durumun karşısında durmak için başta yanımda olan torunuma sonra uzağımda olan torunlarıma Kürtçe’nin önemini anlatıyorum. Kürtçe bilmece ve hikâyelerle bunu pekiştiriyorum. Torunum sorduğum tüm bilmecelerin cevabını adeta büyük bir birey gibi biliyor. Bilmesinin sebebi de annesinden tutun aynı evde yaşadığı kişilerden aldığı eğitimden kaynaklanıyor” diyor. 

AİLELERE ÇAĞRI

Kürtçe üzerindeki baskıların tarihten günümüze kadar devam ettiğini dile getiren Alagöz, “Eskiden Kürtçe kasetler vardı ve onları gizliden dinlerdik. Evlere baskınlar olurdu ve kasetleri yakaladıkları zaman da bizi döverlerdi. Kasetlerin içinde dengbêjlerin seslendirdiği kilamlar vardı. Gözaltına alıp günlerce sorarlardı; ‘Neden dinliyorsun bunları?’ diye. Şimdi de bu baskılar devam ediyor. Bir yerde toplanıp kilamlar seslendirince suç sayılabiliyor. Türkçe söylense hiçbir sorun olmaz ama Kürtçe söylendiği için suç sayılıyor. Bu baskıların önünde durmak için örf ve adetlerimizin anlatıldığı çirok ve bilmecelerle Kürtçeyi torunlarıma öğretiyorum. Tüm ailelerimiz de bu konuda duyarlı olmalı” diye anlatıyor.(Iğdır/MA)