Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Halkın Hukuk Bürosu (HHB) üyesi 18 avukata "örgüt kurma ve yönetme" ile "örgütü üyeliği" suçlaması ile yargılandıkları davada toplam 159 yıl hapis cezası verilmesi üzerine “adil yargılanma” talebiyle ölüm orucuna başlayan avukatlardan Ebru Timtik'e 13 yıl 6 ay, Aytaç Ünsal'a da 10 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti. 

Adli Tıp Kurumu’nun cezaevinde kalamayacakları yönünde rapor vermesine rağmen tahliye edilmeyen avukatlardan Timtik, bir süre önce Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, Ünsal ise Halkalı Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde gözlem altına alındı. 

Ölüm orucunun 235’inci gününe giren Timtik’in durumunun son iki gündür ağırlaşması üzerine dün akşam yapılan sahiplenme çağrısı sonrası yüzlerce yurttaş, avukat ve aktivist soluğu hastane önünde aldı. 

‘DURUMU ÇOK KÖTÜ’

Timtik’in teyzesi Yıldız Deniz, yanında refakatçi olarak kalan kardeşinin Timtik’in önceki günden bu yana vitamin hapı alamadığını, karnında ve ayaklarında şişlikler oluştuğunu söylediğini anlattı.

Teyze Deniz, kardeşinin aktarımlarını şöyle paylaştı: “Vitamin hapını toz haline getirdiğim halde içemedi. Karnında şişlikler var. Ayağında şişlikler oluştu. Masaj yapıyorum, hareket yaptırıyorum ama ona rağmen iyi değil. Ebru, ağzındaki yaralardan dolayı çok az konuşabiliyor. Yaraları onu kötü yapıyor. Şişliklerin devam ediyor. Durumu çok kötü.”

‘TAHLİYE EDİLSİN BURADAN ÇIKARILSIN’ 

Timtik’in bir an önce hastaneden çıkarılması gerektiğini söyleyen Deniz, tepkisini “Tahliye olursa onu kurtarmaya çalışacağız. Eğer yeğenime bir şey olursa sorumlusu Dr. Sadi Konuk Hastanesi yetkilileri, Yargıtay, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Cumhurbaşkanı olacaktır. Yeğenim ölürse rahat uyuyabilecekler mi, çok merak ediyorum. Artık yeter” sözleriyle dile getirdi. 

ÜNSAL: EBRU’NUN DURUMU ÇOK KÖTÜ

Ölüm orucundaki Aytaç Ünsal’ın eşi Didem Baydar Ünsal da Timtik’in durumunun kötüye gitmesinden dolayı endişelerinin büyüdüğünü ifade etti.

Hastane önündeki nöbet eyleminin 25’inci gününde olduklarını belirten Ünsal şunları söyledi: “Ebru’nun sağlık durumunun kötüleştiğini görüyoruz. Her gün bir avukat arkadaşımız 15 dakika görüş yapabiliyordu. Ancak hafta sonları görüş yapmamız engellendi. Cezaevi Savcılığı hafta sonu görüş izni veremeyeceğini söyledi. Bu nedenle hafta sonu yalnızca refakatçisinden bilgi alabiliyoruz. Refakatçisi Ebru’nun durumunun çok kötüye gittiğini, bir an önce tahliye olması gerektiğini söyledi.”

‘SİSTEMATİK İŞKENCE UYGULANIYOR’

Timtik’in durumunun kötüleşmesi nedeniyle sahiplenme çağrısı yaparak herkesi hastane önüne çağırdıklarını ve her geçen saat endişelerinin arttığını ifade etti.Ünsal, “Ebru ve Aytaç’ı bulundukları hapishanelerde zorla tutuyorlar. Zorla tutulmalarının hiçbir haklı gerekçesi yok. Adli Tıp Kurumu onlar için hapishanede kalamazlar raporu verdi. Buna rağmen hastanede tutuluyor olmaları hem bir zorla tutulma hem de bir sistematik işkencedir. Bu onlara daha çok zarar veriyor. Onların sağlığının hızla kötüleşmesine neden oluyor. Onlara zorla müdahale zeminin hazırlandığını biliyoruz” dedi.

SAHİPLENME ÇAĞRISINDA BULUNDULAR 

Ünsal, yaptıkları sahiplenme çağrısının ardından hastane önündeki polis sayısının arttırıldığını da dile getirdi.

Ünsal, “Bu da duydukları rahatsızlığı ve suç işleme hazırlığı içerisinde olduklarını gösteriyor. Buna engel olmak için tüm dostlarımızı, meslektaşlarımızı, baro başkanlarını, milletvekillerini buraya davet ediyoruz. Ebru ve Aytaç’ı burada tutarak öldürmeye teşebbüs ediyorlar. Sistematik işkence altında tutarak, sürekli zorla müdahale baskısı yapıyorlar. Buna engel olmak için burada olmalıyız. Onları sahiplenmeliyiz. Bir an önce tahliye kararı verilsin. Biz onları yaşatalım” ifadelerini kullandı.

Mezopotamya Ajansı / İdris Sayılgan