Ağır hastalıkları bulunmasına rağmen tahliye edilmeleri yönündeki talepleri pandemi koşullarında dahi reddedilen cezaevlerindeki hasta yakınları için dün Diyarbakır Barosu Hizmet Binası'nda Adalet Nöbeti başlatan tutuklu aileleri, eylemlerini ikinci gününde sürdürdü. Bugünkü nöbette İskenderun Cezaevi’nde tutuklu bulunan Sıddık Güler’in eşi Hasine Güler, Bandırma 2 No’lu Cezaevi’nde kalan Ahmet Kolakan’ın annesi Fevziye Kolakan, Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan Civan Boltan’ın babası Hakkı Botan ile Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Abdulselam Güler’in kardeşi İnci Güler yer aldı. 

Nöbetlerini sürdüren aileler adına İskenderun Cezaevi’nde kalan 83 yaşındaki Sıddık Güler’in eşi Hasine Güler (73) konuştu. 

'DERDİMİZE DERMAN BULUNSUN'

Cezaevlerindeki hasta yakınları ve çocukları için nöbet eylemi başlattıklarını dile getiren Güler, dertlerine derman bulunmasını istediklerini ifade etti. Cezaevlerindeki hak ihlallerinin pandemi döneminde arttığına dikkat çeken Güler, özellikle hasta tutukluların bu dönemde büyük zorluklar çektiğinin altını çizdi. 

26 yıldır cezaevinde olan ve ağır hastalıkları bulunan eşinin tedavi için hastaneye bile eli kelepçeli halde götürüldüğünü belirten Güler, ilerleyen yaşından kaynaklı yaşadığı fiziksel zorluklar nedeniyle 3 yıldır cezaevine eşini görmeye gidemediğini anlattı. 

AİLELERE SESLENDİ

Başlattıkları nöbet eylemi ile hasta yakınlarının serbest bırakılması için Diyarbakır Barosu ve diğer hukuk örgütlerinden yardım talebinde bulunduklarını belirten Güler, yakınları cezaevinde olan ailelere, şu sözlerle seslendi: "Ancak biz kendimiz dertlerimize derman olabiliriz. O yüzden tüm ailelere buradan sesleniyoruz. Gelin başlattığımız bu eyleme destek veri, bizimle birlikte olun"

71 YAŞINDAKİ ANNE: CENAZESİ ÇIKSIN İSTEMİYORUM

18 yaşında tutuklanıp 28 yıldır cezaevinde bulunan Ahmet Kolakan’ın annesi Fevziye Kolakan (71) da cezaevlerindeki hasta tutuklu yakınlarının sesi olmak için Adalet Nöbeti'ne başladıklarını ifade etti. 4 aile olarak yakınlarının seslerini duyurmaya çalıştıklarını dile getiren Kolakan, diğer hasta tutuklu yakınlarını kendileriyle birlikte mücadele etmeye davet etti. Kolakan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bakın ben bu yaşımda, hasta halimle oğlum için buradayım. Eskiden oğlum için her yere gidebiliyordum. Bugün evden dışarı çıkmaya bile gücüm yetmemesine rağmen yine de buradayım. Ölsem de çocuğum için sesimi çıkarmaya devam edeceğim. Çünkü cezaevinden cenazesinin çıkmasının istemiyorum. Diğer aileler de yanımızda yer alıp, seslerini çıkarmalı." 

İÇERİDEKİLERE 'UMUT IŞIĞI' OLALIM

Yine 28 yıldır cezaevinde olan Abdulselam Güler’in kardeşi İnci Güler ise, yakınlarına yönelik adaletsizliği haykırmak için bu eylemi başlattıklarını belirtti. Kalp ve yüksek tansiyon hastası olan ağabeyinin yaşamının bir nefese bağlı olduğunu dile getiren Güler, ağabeyi ve diğer hasta tutukluların sesi olmaya devam edeceklerini söyledi. Diğer ailelere de seslenen Güler, "Gelip yanımızda yer alsınlar. İçerideki tutuklular için bir umut ışığı olalım. Onları yalnız bırakmayalım" dedi.

Baro yöneticileri ile bugün de görüşen aileler, tutuklu hasta yakınlarının serbest bırakılması için hukuksal destek verilmesini istedi. Ailelerin taleplerini dinleyen baro yöneticileri, bu konuda en kısa zamanda çalışma başlatacakları sözü verdi.  

İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) verilerine göre; cezaevlerinde 605’i ağır hasta olmak üzere toplam bin 604 hasta tutuklu bulunuyor. 2020 yılında 50, 2021 yılının ilk üç ayında ise 13 hasta tutuklu yaşamını yitirdi.