KURDİ-DER Erciş şubesi öncülüğünde binlerce kişinin katılımı ile yürüyüş yapıldı. BDP Erciş Belediyesi Eş Başkan adayları Abdurahman Çağan ve Diba Keskin'in de aralarında bulunduğu binlerce kişi, BDP seçim bürosu önünde Zilan Parkı'na kadar yürüdü. Pankart, dövizlerin açıldığı yürüyüşte sık sık sloganlar atıldı.
Yürüyüşün ardından konuşan KURDİ-DER Erciş Şube Başkanı Erol Cengiz, Dünya Anadil Günü'nde dil üzerindeki baskı, yasak ve asimile politikalına dikkat çekerek, bu yasakların derhal kaldırılması gerektiğini ifade etti. Yapılan açıklamanın ardından yarın saat 09.00'da Dalan Caddesi'nde düzenlenecek mitinge katılım çağrısı yapıldı.
VAN
Van'da binlerce yurttaş KUURDİ-DER Van Şubesi öncülüğünde yürüyüş gerçekleştirdi. Feqiyê Teyran Parkı'nda bir araya gelen kitleye, Belediye Eğitim Destek Evi'nden "Anadilde eğitim istiyoruz" sloganları eşliğinde yüzlerce öğrenci katıldı. Ahmedê Xanê Parkı'na doğru yürüyüşe geçen kitle, "Zimanê me rûmeta me ye", "Be ziman jiyan na be" ve "Ez Kurd im bi zimanê dayîkê perwerdehî dixwazim pankartları açılırken, "Ziman hebuna me ye", "Azadiya serok azadiya zimêne", "Dar ser koka xwe, mirov li ser zimanê xwe şîn dibe", "Jiyan bi Kurdî xweş e", "Bijî zimanê kurdî" ve "Ziman azadiye" dövizleri taşındı. Yoğun polisiye önlemlerinin alındığı Cumhuriyet Caddesi'nde kitle sık sık, "Bê ziman jiyan na be" ve "Zimanê me rûmeta me ye" sloganları atıldı. Yürüyüşte kadınlar başta olmak üzere yurttaşların geleneksel kıyafetlerle katılması dikkat çekti.
'Ortadoğu'da yaşayan insanları tek tipleştirilmeye çalışıyorlar'
Ahmedê Xanê Parkı'na gelen kitleye, BDP Van Milletvekili Nazmi Gür, BDP Van Büyükşehir Belediye Eş Başkan adayları Bekir Kaya ve Hatiçe Çoban, BDP Van İl Başkanı Musa İtah, Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri katılırken, kitle Sanat Sokağı'na doğru yürüyüşe geçti. Sanat Sokağı'na gelen ve saygı duruşunda bulunan kitleye hitaben konuşan KURDÎ-DER Van Şube Eş Başkanı Ökkeş Kawa, 21 Şubat 1952'de Bengali'de bulunan DAKA Üniversitesi'nde öğrencilerin anadil talepleri için büyük bir direniş verdiğini anımsatarak, 21 Şubat'ın UNESCO tarafından "Anadil günü" olarak ilan edildiğini hatırlattı. Sömürgeci ve işgalci devletler tarafından Ortadoğu'da yaşayan insanların tek tipleştirilmeye çalışıldığını belirten Kawa, Türkiye politikasının ve anlayışının da bu tür bir politika olduğunu dile getirdi. Halkların varlığı açısından dilin önemini vurgulayan Kawa, "Hiçbir halk kendi dili olmadan kültürünü devam ettiremez. Bu yüzden egemen ve sömürgeci güçler bir halkı yok etmek istediklerinde diline ve kültürüne saldırırlar. Ortadoğu'da bu konuda en büyük zararı Kürt halkı yaşadı. Kürdistan'ın dört parçasında da Kürtlerin dili yasaklandı. 40 yıllık mücadele sonucunda Kürtler dili için büyük bir mücadele verdi" dedi.
Kaynak: Ajans Erciş
