Türk-İş, Ekim ayı araştırmasına göre dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcamasından oluşan açlık sınırı 3 bin 93,20 TL’ye yükseldi. Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarından oluşan yoksulluk sınırı ise 10 bin 75,58 TL’ye yükseldi.

Türk-İş tarafından yapılan araştırmaya göre gıda fiyatlarında yaşanan artışın, halkın yaşam şartlarını olumsuz etkilemeye devam ettiği, ücret gelirlerinde belirli bir artış sağlanmasına karşın yetersiz kalan gelir karşısında çalışanların mağduriyetinin devam ettiği belirtildi.

"YIL SONUNDA BELİRLENECEK ASGARİ ÜCRET SORUNU ÇÖZMEYECEK"

Araştırmada, yoksullaşmanın açlık şartlarında yaşama riskine  yol açtığı belirtilerek “Bu durumda sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenme değil ‘karnını doyurma’ ön plana çıkmaktadır. 2021 yılının ilk gününden itibaren aylık 2 bin 825,90 TL olarak yürürlüğe giren net asgari ücret, açlık sınırının altındadır ve her geçen gün aradaki makas açılmaktadır. Asgari ücret ile bir kişinin yaşam maliyeti olan 3 bin 772 TL arasındaki fark bu ay itibariyle 946 TL’ye ulaşmıştır. Olması gereken gelir ile yapılmak gereken harcama arasındaki farkın yılsonunda yeniden belirlenecek asgari ücret tespitiyle kısmen ortadan kaldırılması da sorunu kalıcı olarak çözüme kavuşturmayacaktır. Gelir yetersizliği nedeniyle kullanılan ihtiyaç kredisi ve artan kredi kartı borcu çalışanları içinden çıkılmaz bir batağa sürüklemiştir” denildi.

ZORUNLU İHTİYAÇ HARCAMASI 10 BİN TL’Yİ GEÇTİ

Dört kişilik bir ailenin sadece gıda harcamasının geçen aya göre 44 TL, geçen yıla göre ise 611 TL arttığı kaydedilen araştırmada, “Yapılması gereken toplam harcama tutarı ise aylık 144 TL ve yıllık 1 bin 990 TL tutarında artmıştır. Zorunlu ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama tutarı ilk defa bu ay 10 bin TL’yi geçmiştir. Ekim 2021 itibariyle Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin 'gıda için' yapması gereken asgari harcama tutarı, bir önceki aya göre yüzde 1,45 oranında artış gösterdi. Yılın ilk on ayı itibariyle fiyatlardaki artış yüzde 19,43 oranında gerçekleşti. Gıda enflasyonunda son on iki ay itibariyle artış oranı yüzde 24,61oldu. Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 19,95 olarak hesaplandı” ifadeleri yer aldı.

Araştırmada dikkat çeken sonuçlar şöyle sıralandı:

• Süt, yoğurt, peynir grubunda; fiyatlarda -şimdilik- önemli bir değişiklik görülmedi. Ancak, geçen ay genelde geçerli olan etiket fiyatı bu ay bazı marketlerde promosyonlu olarak yer aldı. Özellikle peynir ürünü, koyun ve keçi diye farklılık taşıyınca fiyatı iki katına kadar yüksek oldu. Örneğin keçi peyniri 90 TL ve koyun peyniri 95 TL olarak dikkati çekti. 

• Et, tavuk, balık, sakatat, bakliyat ürünlerinin bulunduğu grupta; et fiyatı kıymada, arttı. Aynı şekilde tavuk fiyatında da artış tespit edildi. Balık bollaşmasına rağmen fiyatı -beklendiği kadar- gerilemedi. Palamut, tanesi 45-55 TL’den tezgâhlarda yer aldı. Yumurta fiyatı genelde aynı kaldı. Bakliyat ürünleri (kuru fasulye, kırmızı-yeşil mercimek, nohut, barbunya vb.) fiyatlarında yine artış görüldü.

• Yaş sebze-meyve fiyatları bu ay değişken oldu. Mevsim geçişi nedeniyle bazı ürünlerin fiyatı artarken bazı ürünlerin fiyatı da azaldı. Pazarda sıklıkla bulunan ürünler temel alınarak hesaplama yapıldı. Bu yapılırken, fiyatı nispeten yüksek bamya, börülce, yemiş, hünnap gibi ürünler dışarıda tutuldu. Ortalama meyve-sebze kilogram fiyatı bu ay 8,78 TL oldu. Ortalama sebze kilogram fiyatı 8,18 TL’ye ve ortalama kilogram meyve fiyatı da 9,67 TL’ye ulaştı. Bu arada belirtmek gerekir ki; market ve pazardaki meyve-sebze fiyatları arasında yüzde 35-40 oranında bir fark bulunmaktadır. Bu ay, 17 sebze ve 12 meyve olmak üzere toplamda temel 29 üründeki fiyat değişimi hesaplamada dikkate alındı. Ürünlerin tek tek ağırlığı yerine harcama sepetindeki meyve-sebzenin toplam miktarından hareket edildi.

• Ekmek, pirinç, un, makarna, bulgur, irmik gibi ürünlerin bulunduğu grupta; un fiyatında artış görüldü, ancak ekmek fiyatı -henüz-değişmedi. Pirinç, irmik fiyatı ise arttı, makarna ve bulgur fiyatı aynı kaldı.

• Son grup içinde yer alan gıda maddelerinden; tereyağı, margarin ve zeytinyağı aynı kaldı, ancak ayçiçeği yağı fiyatı arttı. Siyah ve yeşil zeytin fiyatındaki artış devam etti. Yağlı tohum (ceviz, fındık, fıstık, ayçekirdeği vb.) ürünleri fiyatında ufak ayarlamalar görüldü. Bal fiyatı arttı, şeker, pekmez, reçel fiyatı aynı kaldı, tuz ve salça ise zamlandı. Baharat ürünlerinden (kimyon, nane, karabiber vb.) kimyonun fiyatı yükseldi. Çay fiyatı değişmezken ıhlamur fiyatı arttı.