Birleşmiş Milletler (BM) Yeterli Barınma Hakkı Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, çatışma alanlarında sivil yerleşim alanları ve altyapının hedef alınmasına ilişkin BM Genel Kurulu'na bir rapor sundu. 

Raporunda bu tür sistemik veya yaygın konut ve sivil altyapı saldırılarını "ev kıyımı" (domicid) terimi ile ifade eden Rajagopal, bu tür saldırıların ölüm ve acıya sebep olduğuna dikkat çekti. Konutların, sivil nesnelerin ve altyapının sistematik veya yaygın bombardımanının uluslararası insani hukuk, ceza hukuku ve insan hakları hukuku tarafından kesinlikle yasaklandığını hatırlatan Rajagopal, "Bu tür eylemler savaş suçlarına ve sivil bir nüfusa karşı yönlendirildiklerinde insanlığa karşı suçlara eşittir" dedi. 

SALDIRILARIN BİLANÇOSU 

Raporda, İsrail'in Gazze içindeki hedeflere yönelik saldırılarının Gazze Şeridi’ndeki tüm konut birimlerinin yüzde 45'ini yok ettiğine veya zarar verdiğine, yaklaşık 1,5 milyon kişiyi yerinden ettiğine ve 10 binden fazla insanın ölümüne yol açtığına, bunların 80'den fazlasının BM personeli olduğuna da yer verildi. 

Rapora göre, hava saldırılarında 25 binden fazla insan yaralandı. Ölümlerin yüzde 67'sini ise çocuklar veya kadınlar oluşturdu. Kayıp olarak bildirilen 2 bin 300'den fazla insan arasında çoğunluğu enkaz altında olması muhtemel 1300 çocuk da var.

Rajagopal, "Sivillerin yaşadığı binalar askeri nesneler veya merkezler değildir. Benzer şekilde hastaneler ve ambulanslar askeri nesne değildir. Mülteci kampları askeri yerler değildir. Okullar askeri mekânlar değildir. Kiliseler veya camiler askeri mekânlar değildir. Siviller için su ve elektrik altyapısı askeri mekânlar veya nesne değildir" değerlendirmelerinde bulundu. 

'SAVAŞÇILAR TARAFINDAN KULLANILSA BILE HEDEF ALINAMAZ'

Rajagopal raporunda, Jabalia mülteci kampına yapılan saldırılarda olduğu gibi, savaşçıların sığınak olarak sivil konutları kullanmış olabileceği iddia edilse bile, büyük sayıda sivilin orantısız zarar görmesine, ölümüne ve yerinden edilmesine yol açacak şekilde tüm apartman bloklarına saldırı yapılması yasaktır, uyarısında bulundu.

Rajagopal, BM Genel Kurulu'nda yapılan ateşkes çağrısının çatışma taraflarının buna uymalarını sağlamak için somut önlemlerle takip edilmesi gerektiğini de vurguladı. 

SORUMLULARDAN HESAP SORULMALI

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin iddia edilen uluslararası suçları İsrail ve işgal altındaki Filistin topraklarında gecikmeksizin ve önyargısız bir şekilde soruşturması gerektiğini belirten Rajagopal, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve apartheid için sorumlulardan hesap sorulması gerektiğini ifade etti. Rajagopal, Roma Statüsüne taraf tüm devletleri mahkeme tarafından yapılan çabaları desteklemeye de davet etti.

MA/ Rüştü Demirkaya