Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 15 Temmuz darbe girişimi sonrası gözaltına alınan iki yargı mensubunun evlerinde yapılan aramaların, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin özel hayata saygı hakkını düzenleyen 8. maddesini ihlal ettiğine hükmetti.
Ev Aramaları Usule Aykırı Bulundu
Strazburg merkezli AİHM, 14 Mayıs 2024’te açıkladığı kararında savcı Hülya Atça ve hakim Emine Selma Çelebi’nin başvurularını karara bağladı. Her iki yargı mensubu da 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sonrasında gözaltına alınmış ve evlerinde arama yapılmıştı. Başvurucular bu aramaların hukuka aykırı olduğunu belirterek AİHM’e başvurmuştu.
‘Suçüstü’ Tanımı Genişletilemez
AİHM kararında, Türkiye’de hakim ve savcıların evlerinde yalnızca “suçüstü” halinde arama yapılabileceğini öngören 2802 sayılı Kanun’un 88. maddesine dikkat çekti. Mahkeme, Türk yetkililerinin bu kavramı keyfi şekilde genişleterek “devam eden suç” olarak yorumlamasının, yasal güvenceleri ortadan kaldırdığını vurguladı.
Madde 8 İhlali Tespit Edildi
Mahkeme, yapılan ev aramalarının özel hayata saygı hakkını ihlal ettiğini ve bu nedenle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. maddesinin çiğnendiğini belirtti. AİHM, Türkiye’yi her iki başvurucuya da 2 bin avro manevi tazminat ödemeye mahkûm etti.
Diğer Şikayetler Reddedildi
Başvurucuların gözaltı sürecine ilişkin özgürlük ve güvenlik hakkı (Madde 5) ihlali iddiaları ise AİHM tarafından temelsiz bulunarak reddedildi.
Türk Yargısına Net Mesaj
AİHM, 15 Temmuz sonrası binlerce hakim ve savcının tutuklanmasına ilişkin başvuruları değerlendirmeye devam ediyor. Mahkeme, daha önceki benzer kararlarında da Türkiye’nin bu süreçte ciddi hak ihlallerine yol açtığını tespit etmişti. Son karar ise özellikle “suçüstü” tanımının genişletilerek kullanılmasının hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmadığını bir kez daha gözler önüne serdi.