Van'da 23 Ekim ve 9 Kasım 2011 tarihinde meydana gelen depremlerin ardından binlerce yurttaş depremin ağır hasarı nedeniyle evsiz kalmış ve soğuk kış koşullarında yazlık çadırlarda yaşamak zorunda bırakılmıştı. Daha sonra Kızılay ve AFAD başta olmak üzere çeşitli kurumların bölgeye gönderdiği konteynerler birazda olsa barınma imkânı sağlamış ve birçok yurttaşın tesellisi olmuştu. Depremin ardından çatışmalar nedeniyle Türkiye'ye sığınan Suriyeli mülteciler için kamplar kurulmuş, bu kamplara ise depremzedelerin kaldıkları konteynerler tahsis edilmişti. Suriyeli mültecilere gönderildiği iddia edilen ve ilçe genelinde bulunan yüzlerce konteynerin Erciş'te boş bir arazide istiflenmiş olduğu ortaya çıktı. Çevredeki bazı görgü tanıkların iddialarına göre, konteynerlerin bulunduğu arazinin Erciş Kaymakamlığı'nda çalışan bir memurun arazisi olduğu ve deprem sonrası aynı yere onlarca tır erzak yardımlarının geldiği, bu yardımların Van Gölü'nde deniz yolu ile çevre il ve ilçelere transfer edildiği iddia edildi.

'Depremzedeye gönderilen yardımlar başka illere gönderildi'

Van Gölü'nün kıyısında bulunan ve Gölağzı semti olarak geçen Adabağ mevkisinde bulunan arazide istiflenmiş yüze yakın konteyner, çadır ve ne olduğu anlaşılamayan brandalarla üzeri kapatılmış deprem malzemeleri bulundu. Konu ile ilgili isimlerinin açıklanmasını istemeyen çevre halkı, depremin ardından gönderilen malzemenin buraya getirildiğini, buradan ise deniz yolu aracılığı ile çevre il ve ilçelere aktarıldığını iddia etti. İlçede çiftçilik yapan ve ismini vermek istemeyen bir yurttaşın ifadeleri ise, skandal yaratacak derecede. Arazinin depremden önce Erciş Kaymakamlığı'nda çalışan bir memur ile Erciş Belediyesi'nde çalışan bazı yetkililer tarafından kiralandığını ifade ederek, depremden sonra bu arazinin Erciş Kaymakamlığı'nda çalışan aynı memur tarafından satın alındığını söyledi. Yaşanan deprem sırasında bölgeye gönderilen onlarca tır malzemenin bu alan getirildiğini iddia eden yurttaş, daha sonra bu malzemelerin deniz yolu ile başka yerlere gönderildiğini dile getirdi.

'Geç kaldınız…'

Konu ile ilgili can güvenliği nedeniyle ismini vermek istemeyen bir başka yurttaş ise, arazide bekletilen malzemelerin taşımacılık yapan nakliye araçlarına yüklenilerek ilçe dışına götürüldüğünü dile getirerek, "Siz sonuna geldiniz, geç kaldınız. Bundan iki ay önce gelseydiniz gördüklerinize inanamayacaktınız. Fakir, fukara için gönderilen yardımları çalıp, götürüp başka yerlerde sattılar. Müslümanım diye geçinenler burada acı çeken, ölen insanlar için gönderilen yardımlara göz diktiler. Biz size derdimizi anlatıyoruz, eğer vicdan sahibiseniz bunları yazarsınız" dedi.

'Hurdacı kaymakamlıktan satın aldı ben de ondan satın aldım'

Konu ile ilgili görüştüğümüz Erciş Kaymakamlığı Birim Amir Müdürü Kılıç Koçak, arazinin kendisine ait olduğunu doğrulayarak, içerisinde bulunan Kızılay malzemelerinin önce kaymakamlık tarafından ihale yolu ile bir hurdacının satın aldığı ve malzemenin ona ait olduğunu ifade etti. Ancak "hurdacının malzemesi neden sizin arazinizde?" sorusu üzerine, "Hurdacı konteynerleri kaymakamlıktan satın aldı, ben de ondan satın aldım" yanıtını verdi. Konteyner ve çadırları ne yapacağına ilişkin soruya ise, "Kardeşim konteyner ustası, bunları birleştirip ev yapacağız ve içinde oturacağız" dedi. Parasının çok olduğunu altını çizen Koçak'ın, "İstersem o bölgedeki bütün araziyi satın alabilirim" demesi dikkat çekti.

Kızılay yetkilileri: Kaymakamlık Kızılay ürünlerini satamaz

Konu ile ilgili görüştüğümüz Ankara Kızılay Merkezi yetkilileri, bölgede yaşanan depremin ardından yaşanan durumların iyileşmesi üzerine bölgede bulunan bin 595 adet konteynerlerinin bölge depolarında bakıma alındığını, geri kalan kısımların ise Erciş Kaymakamlığı denetimine bırakıldığını ifade etti. Yetkili, Kızılay'ın hiçbir ürününün kaymakamlık tarafından satılamayacağını vurgulayarak, "Kaymakamlık sadece devredebilir, Kızılay'ın hurdaya çıkmış ürünlerini bile Kızılay satabilir ve Kızılay kendi kasasına aktarabilir" diye belirtti.

Konu ile ilgili görüşmek istediğimiz Erciş İlçe Kaymakamlığı Özel Kalem yetkilileri, görüşmelerin randevu ile yapılabileceğini belirtti. 3 kez randevu talebinde bulunmamıza ise herhangi bir yanıt verilmedi.

 

Demokratik İslam Kongresi Erciş'te “Medine Sözleşmesi ve Barış Süreci” temalı panel düzenleyecek
Demokratik İslam Kongresi Erciş'te “Medine Sözleşmesi ve Barış Süreci” temalı panel düzenleyecek
İçeriği Görüntüle