Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) 1999 yılında ilan ettiği 21 Şubat Dünya Anadili Günü dolayısıyla her yıl birçok ülkede farklı etkinlikler yapılıyor. Bu kapsamda merkezi Erciş’te olan Arsisa Dil ve Araştırma Kültür Merkezi (ARSİSA)Van’ın Erciş ilçesinde panel gerçekleştirecek. Panele, Mezopotamya Kültür Merkezi sanatçıları kürt edebiyatı ve tarihi üzerinde araştırmalarda bulunan yazar Samî Hêzil ve Araştırmacı Yazar Ehmet Salxin konuşmacı olarak katılacak. 21 Şubat Pazartesi günü saat 11.00’da Kışla Mahallesi Meteoroloji Parkı karşısında bulunan Muazzan Düğün salonunda gerçekleştirilecek olan panelin yaklaşık 3 saat devam edeceği ifade ediliyor. Panele ilişkin bilgi veren ARSİSA, sözcüsü ce Yönetim üyesi Cewdet Zîlanli, “ Bir toplumu var eden dilidir ve kültürüdür. Dil bir insanın yaşamsal organı gibidir. O yoksa inşada yoktur” ifadelerine dikkat çekerek her kesimin düzenleyecekleri etkinliğe katılması çağrısında bulundu.

Arsisa Dil ve Araştırma Kültür Merkezi sözcüsü Cewzet Zîlanlı, halk huzurunda Kürtçeye yönelik olumlu ifadeler kullanıldığını fakat söz konusu pratiğe gelindiğinde bu söylemlerin samimiyetini yitirdiğine dikkat çekti. Kürtçe’nin artık yasal statüde yerini alması gerektiğini aktaran Zilanlı şu ifadelere dikkat çekti: “Dünya artık uzay çağına ulaşmışken Türkiye’de halen Kürt dili üzerinde uygulanan yasakları çağ dışı bir durum olarak değerlendiriyorum. Devlet okullarında ana dilde eğitim hakkı halen tanınmış değil. Seçmeli ders dediler, bu söylemin samimiyetini zaten son süreçte yaşanan skandallarla öğrendik. Yani demem o ki, bir insanın ana dili, vücudunu kaplayan derisi gibidir. Onun yaşam organı gibidir. Bir toplumun dilini yok saymak o toplumu yok etmek anlamına gelmektedir. Bizler bu anlamda kürt dilini yaşatmak için ciddi çalışmalar yürütmekteyiz. Dünya Ana Dil Günü kapsamında gerçekleştireceğimiz panel dil ve anadilde eğitim hakkı için çok önemli bilgiler açığa çıkaracaktır”

Ana dil gününe dair Türkiye’de yaşayan halkların yıllardır talepleri olduğunu ve bu taleplerin ağır bedellerle sonuçlandığına dikkat çekti. Güçlü bir ülkenin halklar mozaiğinin ve kültürlerinin yaşatılan bir ülke olduğuna vurgu yapan Zîlanlı sözlerinin devamına şu ifadeleri ekledi. “Kürtçenin eğitim dili olmasını, kamusal alanda daha fazla kullanılması, resmi statüye kavuşmasını, Kürtçe bir dil kurumu kurulmasının hiç kimseye bir zararı olmaz. Aksi taktirde faydası olur. Türkiye’de yaşayan bir çok dil “Tek dil” politikası nedeniyle asimile edilerek yok edildi. Bu dillerin içinde yaşayan sadece birkaç dil kaldı. Dillerden bir tanesi de Kürtçedir. Kürt dilinin geçmişine baktığımızda insanların ana dilinde şarkı söylemesi, ana dilinde konuşması önünde büyük engeller oluşturulmuştur. Fakat buna rağmen Kürtler dillerini yaşatmak için bir mücadele vermiş buna rağmen asimile politkalarından etkilenmekten kurtaramamıştır kendisini. Dernek olarak başlattığımız dil kültür ve tarih üzerindeki araştırmalar ciddi sonuçlar açığa çıkarmıştır. Bu durumda anadillerin yaşatılması için sadece devlete değil, halklara da önemli görevler düşmektedir. 21 Şubatta düzenleyeceğimiz panel bu konuda çok verimli olacaktır. Van’da yaşayan Kürdü Türkü ve bütün halkların panelimize katılmaya davet ediyoruz.”