Koronavirüs salgını gerekçe gösterilerek ülke genelinde 29 Nisan ile 17 Mayıs tarihleri arasında "tam kapanma" ilan edildi. Herhangi bir ekonomik önlem alınmadan alınan karar birçok kesim tarafından tepkiyle karşılandı. Kapanma kararını eleştiren Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Hüseyin Yaviç, insanların evlerine kapatılarak salgın sürecinin yürütülemeyeceğini vurguladı. 

ÇALIŞANLAR SAVUNMASIZ BIRAKILDI

"Tam kapanma"nın ülke ekonomisi gözetilerek alınan bir karar olduğuna dikkati çeken Yaviç, “İçişleri Bakanlığı’nın genelgeleriyle yönetilmeye çalışılan salgının olumsuz sonuçlarını toplumun geniş bir kesimi ödüyor. Tam kapanma kararı, yüksek gelir düzeyine sahip kişilerin çarklarının dönmesini sağlayacak bir anlayış ile hazırlandı. Çalışmaya mecbur bırakılan insanlar Kovid-19 salgınına karşı savunmasız bırakıldı” dedi. Mevcut politikalar ile salgına karşı mücadele verilemeyeceğini vurgulayan Yaviç, kararın turizm sektörünün tekrar açılması için alındığını kaydetti. 

Yaviç, “Sosyal hareketleri azaltacak tedbirler alınması gerekliliğini biz de savunduk. Hiçbir sosyal destek ya da fatura ertelemesi olmadan bu kapanmanın başarılı olması mümkün değil. 18 günlük kapanmaya baktığımızda bağışıklama ile ilgili en ufak bir çalışma yok. Özelikle kapanma sürecinde riskli guruba yönelik hızlı bir bağışıklamanın ve planlamanın olmadığını da görüyoruz” diye belirtti. 

'BAŞARISIZLIĞA NEDEN OLACAK'

Kentte salgının geldiği son duruma ilişkin de bilgi veren Yaviç, özellikle 1 Mart sonrası hasta sayısında ciddi artışın yaşandığını ifade etti. Test ve filyasyon çalışmaların yeterince yapılmadığını kaydeden Yaviç, “1 Mart normalleşme adımları öncesi Van’da vaka sayılarında ciddi bir düşüş vardı. Bu tarihten sonra tekrar bir yükseliş yaşandı. Bu süreçte hastanelerde yoğunluk oluştu. Son açıklanan verilere baktığımızda kentte her yüz bin kişiden yüz kişi virüse yakalandı. Bu sayı artabilir de. Önlemler ortaya konmadan insanları kapalı ortamlara hapsetmek, üstelik bunu yaparken de sosyal destek ve yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamamak başarısızlığa neden olacaktır" uyarısında bulundu. 

AŞI POLİTİKASINA ELEŞTİRİ  

Yaviç, son olarak Sağlık Bakanlığı'nın aşı politikasını eleştirdi. Yüzde 70’lerde olması gereken aşı oranının yüzde 7’lerde olduğuna dikkati çeken Yaviç, şunları söyledi: “İkinci doz aşı olan kişi sayısı yaklaşık 8 milyon. Sürekli aşı siparişinin verildiği ve aşı teminin sağlanacağı söylenmekte. Aşı randevularının Haziran ayına kadar ertelenmesi, riskli gurupların aşılanmasıyla ilgili hızlı bir programının olmayışı aslında başarıya ulaşacak bir aşı politikasının olmadığının gösteriyor."

MA / Barış Dönmez