Van Tutuklu ve Hükümlü Aileler ile Yardımlaşma Derneği (TUHAY DER), Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tek kişilik hücrede tutulan ve kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 70 yaşındaki Ramazan Turan’a ilişkin basın açıklaması yaptı. 

Sanat Sokağı’nda yapılan açılamaya, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) yöneticileri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri, Özgür Kadın Hareketi (TJA) üyeleri ve Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Aileler ile Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) yöneticileri ile çok sayıda kişi katıldı. Basın metnini okuyan TUAY DER yöneticisi Adil Koçak, başta PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrit olmak üzere, tüm cezaevlerinde tecridin ve hak ihlallerinin arttığını belirtti. Öcalan şahsında geliştirilen tecrit rejiminin, başta Kürtler olmak üzere muhalif kişileri özgürlükten alıkoymaya ve tutuklu sayısını artırmaya devam ettiğini belirten Koçak, cezaevlerinin “ölüm evlerine” döndüğünü söyledi. İnsani koşullardan arınmış cezaevlerinde çıplak arama, süngerli oda, tecrit içinde tecrit, darp ve kötü muamele başta olmak üzere  her gün onlarca hak ihlalinin yaşandığına dikkat çeken Koçak, “Tüm bu hak ihlali ve işkence karşısında yetkili ve sorumlular ise üç maymunu oynuyor. Bu durum o kadar vahim bir boyut aldı ki, en temel hak olan yaşam hakkının ihlallerinin sık yaşandığı bir boyut almıştır” dedi. 

TÜRKİYE’NİN UTANÇ KARNESİ 

70 yaşındaki Ramazan Turan’ın tek başına hücrede tutulmasının vicdan ve insanlıktan uzak bir yaklaşım ve ölüme davetiye çıkaran bir durum olduğunu söyleyen Koçak, “Son üç ay içinde yaşamını yitiren mahpusların çoğunluğu insan onuruna aykırı bir şekilde uzun süredir tek başına tutuluyorlardı. Türlü işkencelere maruz bırakılan Garibe Gezer, Abdurrezak Şuyur, Halil Güneş, Bangin Muhammet, Vedat Erkmen, İlyas Demir tek başına hücrede yaşamını yitiren tutsaklardan bir kısmı. İnsanlık onuruna aykırı muamele tutsaklar yaşamını yitirdikten sonra da devam etmektedir.  Avukatı gelmeden otopsi işlemi yapılan Ramazan Turan’ın cenazesi için halkın iradesini gasp etmiş olan Van Büyükşehir Belediyesi kayyımı cenaze aracı vermediği gibi tabut da vermedi. Tüm bunlar insanlık ayıbı ve Türkiye’nin utanç karnesidir” diye konuştu. 

İktidara “bu politikalardan vazgeçin” çağrısı yapan Koçak, “İktidarı ağır hasta tutsakların durumuna ilişkin çözüm sağlanması amacıyla bir an önce girişimlerde bulunmaya davet ediyoruz. Bu sorunların sonuna kadar takipçisi olacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz.” ifadelerini kullandı. Koçak, son olarak Diyarbakır ve Van’da hasta tutukluların yakınlarının başlattığı nöbet eylemlerine duyarlılık çağrısı yaptı. 

Açıklama, “Bijî berxwedana zindanan” sloganıyla sona erdi.