Van’da, Tevgara Jinên Azad (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi tarafından “Dem, dema Azadiya Jinan e” sloganıyla Musa Anter Parkı’nda düzenlenen 8 Mart Dünya Kadınlar Günü mitingi coşkuyla başladı. Kentin bir çok noktasından gelen kadınlar, alana kurulan 4 arama noktasından girdi. “Jin Jiyan Azadî” sloganıyla alana gelen kadınlar, çalınan müzik eşliğinde halaya durdu. Kiras-fistanlarıyla alanı renk cümbüşüne çeviren kadınlar, “Deniz Poyraz isyanımızdır”, “Ez jinim, ez Kûrdim”, “Êdî bes e”, “Bijî berxwedana zindana”, “Gariba Gezer nemir e” ve “Êdî bes se, dem dema Jinan e” lolipopları ile TJA flamalarını taşıdı. Miting tertip komitesi tarafından hazırlanan ve üzerinde “Garibe Gezer”, “Ekin Wan” yazılı lolipopların taşınmasına ise izin verilmedi. Mitingin başlamasına kısa bir süre kala ise HDP il binasında toplanan kadınlar, sloganlarla alana yürüyerek slogan ve zılgıtlarla karşıladı.

‘KÜRT KADINI DEVRİM YARATTI’

Bir dakikalık saygı duruşunun ardından başlayan mitingde konuşan Tertip Komitesi Başkanı Ayşe Minaz, “8 Mart sembol günlerden bir tanesi olsa da onlarca yıldan bu yana kadın yoldaşlarımız eşit bir dünya, özgür bir dünya, sömürüsüz, şiddetsiz bir dünya, demokratik bir Türkiye için mücadele ettiler, bu uğurda   canlarını vermekten çekinmediler.  Kadın mücadelesinin en zorlusu, zahmetlisi bizim coğrafyamızda ve topraklarımızda gerçekleşti. Ortadoğu'da ve bu coğrafyada kadının insanlık mücadelesi, çabası dillere destan kahramanlıklar bıraktı. Bu kahramanlıklar kadını toplumun öncüsü, dönüştürücüsü yaptı. Kısacası Kürt kadını mücadelenin her alanında bir devrim yarattı. Toplumu dönüştürdü, kendisini dönüştürdü ve gelecek nesillere sağlam bir miras bırakmanın temellerini attı. Dünya kadın mücadelesine örnek olacak bir motivasyon kaynağı oldu. Tarihe altın harflerle yazılacak bir birikim bıraktı ve liderlik etti. Kadın tarihi yeniden yazıldığında bu coğrafyanın zorluğu, zahmeti, Kürt kadının mücadelesi büyük puntolarla yazılıp okunacaktır” dedi.

‘SÖYLEYECEK SÖZÜMÜZ VAR’

Kadınların bütün alanlarda söyleyebilecek sözünün olduğunu söyleyen Minaz, “Bugün kadın mücadelesi modern dönemin bütün olumsuzluklarına itiraz edip kadın bilinçlendirmesini, kadın farkındalığını ve kadının toplumsal sorunlarını dile getirmekte en güncel enstrümanlar ve mücadele yöntemlerini kullanarak kendi yaşam alanının yaratmaktadır. Bunu bilimsel yöntemler kullanarak bir paradigmaya dönüştürmektedir.  Bu yaşam felsefesi ile hem kendisini hem de iddialı bir şekilde erkeği de özgürleştirebilecek bir yaşam perspektifi sunmaktadır. Kadının bütün alanlarda söyleyebilecek güçlü sözü vardır. Toplumsal sorunlara duyarlı, şehirlerini  yaratmadan, yönetmeye; bilimi yazmada, sanatı yaratmadan tutun insan adına ne konuşulacak da her alanda güç getirebilecek bir kadın yaratıcılığının olduğunu söyleyebilir” diye konuştu.

‘HESABINI SORACAĞIZ’

HDP İl Eşbaşkanı Handan Karakoyun ise, Kürt kadınlarının artık özgürlüğü inşa ettiklerini belirterek, “Kadınlar kendi iradesi ile büyük bir mücadele yürütüyoruz. Mücadelemiz üniformalı kadın katillerine ve tecavüzcülerine karşıdır. Kadının kurtuluşu kadınların duruşunda ve örgütlülüğündedir. Kadınların örgütlülüğü bu eril düzene bir yanıt olacaktır. Biz bu kentte bir kadının daha öldürülmesine izin vermeyeceğiz. Üniformalı erkekleri uyarıyoruz; hiçbir kadın yalnız değildir. Bu dünyayı başınıza yıkacağımızı ve her türlü suçun hesabını soracağımızı bilin. Kadın ve çocuklardan kirli ellerinizi ve üniformalarınızı alıp gideceksiniz” dedi.

‘DÜNYANIN TÜM KADINLARINA MESAJ VERİYORUZ’

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Van İl Eşbaşkanı Gülderen Varlı da, kadınların meydanlarda buluşmasının tüm dünya kadınlarına eşitlik ve birliktelik mesajı olduğunu belirterek, “Dünyanın her yerinde olduğu gibi bugün Van’da da kadınlar özgür ve adil bir dünya mücadelesinin en ön saflarını doldurmuş bulunuyor. Rosa’lardan, Leyla Qasım’lara, Arin Mirxan’lardan Leyla Güvenx’lere bir özgürlük koşusudur. Kadın evet ve hayır arasında bir renktir. Hayata, sevgiye, insanca yaşama barışa, özgürlüğe evet ama çelikvari bir irade ile zulme, nefrete, taciz ve tecavüze hayır diyoruz” dedi.

Varlı’nın konuşmasının ardından miting Şilan Dora’nın seslendirdiği şarkılarla devam ediyor. 

ADALET NÖBETİ’NDEKİ AİLELER ALANDA

Sanatçı Şilan Dora’nın konserinin ardından sahneye Van Barosu’nda Adalet Nöbeti tutan Dilşah Alkan ve Aslıhan Timur çıktı. Kadınlara seslenen Alkan, sadece adalet istedikleri ve bu sağlanıncaya kadar mücadele devem edeceklerini söyledi. Alkan, tüm kadınları ve halkı kendilerine destek vermeye çağırdı. Konuşmanın ardından miting alanından “Bijî Serok Apo” ve “Bijî berxwedana zindanan” sloganları yükseldi.

‘TECRİT TÜM CEZAEVLERİNE YAYILDI’

TJA aktivisti Aynur Sarıca, bugün alanda binlerce kadının direndiğini belirterek, “Bugün sadece kadınlar değil, toplumun tümü ağır bir tecrit altındadır. Tecrit, Sayın Öcalan şahsında tüm cezaevlerine yayıldı. Biz, bu tecridi kabul etmeyeceğiz. Erkek ve ulus devletler kadınların yaşam alanlarında olmaması için elinden gelen her şeyi yapıyor. Kadınların sürekli dört duvar arasında kalmasını istiyorlar. Biz buradan sesleniyoruz; kadınlar asla sizin bu politikalarınıza müsaade etmeyecek. Biz kadınlar, kirli savaş politikalarına, yoksulluk ve kırıma karşı direniyoruz, direneceğiz. Uzun bir süredir mücadelemizi geriletmek için ellerinden geleni yapıyorlar ama bilsinler ki asla yılmayacağız ve mücadelemizden geri adım atmayacağız” diye konuştu.

Sarıca’nın ardından Kürt Kadınlar Birliği Platformu’nun mesajının okunmasının ardından sanatçı Rewşen Çeliker şarkılar seslendirdi. Çeliker’in şarkıları eşliğinde kadınlar halaya durdu.  

‘KADINLARIN MÜCADELESİNİ YAŞATACAĞIZ’

Mitinge yöresel kıyafetlerle katılarak, binlerce kadını Kürtçe selamlayan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, kadınları yönelik her türlü şiddetti lanetleyerek, “Erkek yargıya haklarımızı gasp edenlere, bu ülkeyi bu duruma getirenlere, zamlara itiraz ettiğimiz gündür bugün. Ama aynı zamanda halaylarımız, horonlarımızla bir araya geldiğimiz gündür bugün. Bugün buraya gelemeyen evde, tarlada, atölyelerde işlerinin başında olan milyonlarca kadını sevgiyle selamlıyorum. Cezaevlerinde rehine olarak tutulan tüm kadınlara selamlarımı gönderiyorum. Hak arayan annelerimize, Barış Annelerine, Emine Şenyaşar, Gülistan Doku’nun annesine, her gün meydanlarda olan annelere selamlarımı gönderiyorum. Bu 8 Mart’ı Deniz Poyraz ve Geribe Gezer’e adadık. İkisini de minnetle anıyorum. Onların mücadelesini yaşatacağımıza söz veriyorum” dedi.

‘İKTİDARIN GİTME ZAMANI GELDİ’ 

30 yıl önce kadınların bugünü hayal edemediğini belirten Buldan, “Kadınlar kendi örgütlülüğünü, meclislerini kuracak, parlamento grupları kurulacak, eşit temsiliyeti hayata geçirecek deselerdi kimse inanmazdı. Biz kadınlar bunu başardık. Milyonlarca kadınla bir araya geldik ve haklarımız için mücadele ediyoruz. Bunlar yeterli değil, yolumuz, mücadelemiz uzun. Hala bu ülkede kadınlar inkar ediliyor, cezaevlerine atılıyor, emekleri sömürülüyor, şiddet görüyor, katlediliyor. Bunun için daha fazla örgütlenmek, bilinçli bir şekilde bu mücadeleyi yürütmesi gerekiyor. Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözülmesini talep ediyoruz. Bir sorun var ve bu sorunun adı Kürt sorunudur. Yine kadınların haklarını güvenceye alacak bir yasaya ihtiyaç var. Bu ülkeyi yönetenler bırakın kadını, hiç kimsesi yani toplumu yok sayan bir zihniyete sahipler. Bu yönetimden en fazla kadınlar zarar görüyoruz. Bu ülkede en büyük mağduriyeti biz kadınlar yaşıyoruz. Çünkü onlar hırsızlıkları ve talanlarıyla bu ülkeyi yönetiyorlar. Ülkeyi yoksullukla baş başa bıraktılar. Bunun adı derin yoksulluktur. Kendileri saraylarda yaşarken, ülkeyi sarayın penceresinden gören bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu iktidara artık gitme zamanın geldiğini buradan ilan ediyoruz” diye konuştu.

‘SAVAŞA KARŞIYIZ’

Ukrayna’daki savaşa karşı çıktıklarını belirten Buldan, “Savaşa karşıyız, çünkü savaş önce çocuk ve kadınları vurur. Bunun itirazını yapmaya devam edeceğiz. Hiçbir sorun savaşla çözülmez. Savaşı çıkaran erkekler kadın ve çocukları düşünmeden bu savaşı çıkarıyorlar. Biz her alanda barış talebimizi dile getireceğiz. Her türlü savaşa, sömürüye kadınlar karşıdır ve itiraz ediyor. Ukrayna’da, Suriye’de de Türkiye’de de barış. Kürtlerin ve Türkiye’nin barışa ihtiyacı var” diye belirtti. 

KADIN CİNAYETLERİ

Türkiye’de son bir ayda 26 kadının yaşamını yitirdiğine dikkat çeken Buldan, “Katiller cezasızlık politikası ile ceza almadılar. Van’da son bir ayda 4 kadın erkekler tarafından katledildi. Erkek zihniyeti, erkek yargısı ve erkek iktidar kadınların yaşamını yitirmesine neden olan politikaları izlemeye devam ediyor. Kadın katilleri ceza almıyor ve ellerini kollarını sallayarak geziyorlar. Yaşamını yitiren her kadının failinin ceza alması için mücadele edeceğimizin sözünü veriyoruz” şeklinde konuştu.

CEZAEVLERİ VE HASTA TUTSAKLAR

Cezaevlerinde yaşananlara değinen Buldan, şöyle devam etti: “Artık yaşananlar ülkenin geleceğine vurulan kara bir tablodur. Binlerce insan orada hak ihlalleriyle karşı karşıyadır. Ölümle pençeleşen binlerce hasta tutuklunun tahliye edilmesine karşı onları cezaevinde tutmaya devam ediyor. Biz annelerin bu taleplerini sonuna kadar takip edeceğiz. Hasta tutsakların bir an önce tahliye edilmesi için mücadele edeceğimizin sözünü veriyoruz. Cezaevleri bir yaradır ve bu yaranın kabuk bağlamasına izin vermeyeceğiz.”

ÜLKEYİ KADINLAR KURTARACAK 

Meydanlarda kadın ittifakı kurduklarını söyleyen Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ülkeyi kurtaracak ve anlayışını değiştirecek kadınların ittifakıdır. Bu meydanlar, bu topraklar, bu ülke bizimdir ve kimse bizden alamaz. Kayyumlara sesleniyorum; o belediyeler bir gün mutlaka yine kadınların ve HDP’nin eline geçecektir. Öyle belediyelerimizi gasp etmelerini asla kabul etmeyeceğimiz bir şeydir. Bu devran dönecek. Siz gideceksiniz bizler, kadınlar gelecek” dedi.

KADINLARIN YÜZYILI

Buldan, şunları söyledi: “Bu yüzyıl, çok zorlu bir yüzyıl olarak tarihe geçti. Ama onurlu bir mücadelenin de yüzyılını da geride bıraktığımızı ifade etmek istiyorum. Gelecek yüzyıl mutlaka kadınların yüzyılı olacaktır. Bunu buradan bir kez daha ilan ediyorum. Ben konuşmamı çok uzatmayacağım. Hepinizin bir kez daha 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyorum. Bugün burada, Van’da bu kadar büyük bir ilginin, bu kadar coşkulu kararlı büyük bir kitlenin 8 Mart kutlaması bizleri mutlu etti gururlandırdı. Şimdi sırada Newroz var. Milyonlarla birlikte Kürtlerin, Türklerin, Alevilerin, Süryanilerin, kadınların ve gençlerin herkesin el ele omuz omuza herkesin Newroz halaylarında buluşacağı böylesine coşkulu ve kararlı geçeceğini bekliyoruz ama yine de bu çağrıyı bir kez daha yapıyoruz. Hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum, hepinizi yürekten kucaklıyorum.