Van Büyükşehir Belediyesi kayyımı Vali Mehmet Emin Bilmez, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamayla, 2019 yerel seçimlerinde AKP'nin kentte belediye başkanlığına aday olarak gösterdiği Van Ticaret ve Sanayi Odası (VAN TSO) Başkanı Necdet Takva ile Van Organize Tarım İşletmeleri (VOTAŞ) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Kahraman’ı icraya vereceğini açıklamıştı. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Örgütü, söz konusu konuya ilişkin bugün parti binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Mustafa Avcı konuştu. 

'YARGI İŞLEM YAPMADI’

Valinin açıklamasında seçilmiş belediye eşbaşkanlarının da isimlerinin zikredildiğini belirten Avcı, “Kayyım Bilmez, bir dizi yolsuzluk ve usulsüzlük sıralamış ve kendi sorumluluğunda olmasına rağmen bugüne kadar hiçbir işlem yapılmadığını da yine kendisi söylemiştir" dedi. Söz konusu usulsüzlük ve yolsuzlukları geçtiğimiz yılın 20 Mayıs'ında kendileri tarafından açıklandığını anımsatan Avcı, bu noktada yargıya da çağrı yapıldığını aktardı. Avcı, "iktidar denetimindeki araç" haline gelen yargının söz konusu konulara ilişkin herhangi bir adım atmadığına dikkati çekti. 

TALAN VE YOLSUZLUĞUN BELGESİ

Hemen hemen her gün yeni bir kirliliğin ortaya çıktığını ifade eden Avcı, “Kendi kirlilikleri, hesaplaşmaları ve menfaat çatışmaları üzerine konuşurken; Van halkının iradesiyle seçilmiş bizleri de töhmet altında bırakmaya çalışmak hiçbir etik değerle bağdaşmaz. İl idaresinin tüm yetkilileri kendisinde iken ‘Van’da herkesin bir şeyler çarpmaya çalıştığını’ söylemesi inandırıcı gelmiyor. Bu açıklamalarla bir şeylerin üstü mü örtülmeye çalışıyor" diye sordu. 

Valinin açıklamasının talan ve yolsuzluğun belgesi olduğunu vurgulayan Avcı, “O halde konuşmak yerine gereği yapılırsa daha inandırıcı olmaz mı? Madem isimler açıklanıyor, o halde yargı neden göreve çağrılmıyor? Hukuki süreç neden işletilmiyor? Evet biz de aynı görüşteyiz. Van yaklaşık 5 yıldır hukuk dışı bir şekilde, gaspçı bir sistem tarafından talan edilmektedir. Valinin geçen haftaki açıklamaları da bunun kısa bir listesidir” şeklinde konuştu. 

'VOTAŞ YANDAŞA PEŞKEŞ ÇEKİLDİ' 

Kayyım yönetiminin belediye bütçesini halktan gizlediğini, taşınmazları usulsüz bir şekilde elden çıkardığı, belediyeyi borçlandırdığı ve nitelikli bir hizmet sunulmadığını dile getiren Avcı, daha önce satılan VOTAŞ ve elden çıkarılmaya çalışılan PARK AVM'nin iktidar yandaşı "rantçı çevrelere" peşkeş çekildiğini ifade etti. Avcı, şunları söyledi: “VOTAŞ, 2017'de kayyım Murat Zorluoğlu’nun hukuksuz icraatlarından bir parça olarak yandaşa peşkeş çekilmiştir. İşlemler gizli kapılar ardında ve kirli pazarlıklar sonucu yapılmıştır. Tamamen alıcı şirket ve kişiler lehine düzenlenen satış sözleşmesinde belediyenin hakları gözetilmemiştir. Sözleşmede belirtilmesine rağmen borç taksitleri zamanında ödenmemiş, aradan geçen yaklaşık 4 yıla rağmen icra işlemi başlatılmamıştır. Bu nedenle kamu zararının önüne geçilmemiş, sorumlular görevini yerine getirmemiş ve kayyım görevini kötüye kullanmıştır.”

PARK AVM SORUNU

Avcı, konuşmasının devamında elden çıkarılmaya çalışılan PARK AVM’ye değindi. Avcı, 2018 genel seçimlerinden birkaç gün önce K.G.'ün başında olduğu İstanbullu bir firmaya verildiği ve seçim malzemesi haline getirildiğine işaret ederek, "İnşaat süreci tamamlanmadan, gerekli ruhsat işlemleri ve geçici kabul işlemleri yapılmadan alelacele seçime yetiştirildi. Buraya yatırım yapmak isteyen esnafımız başta olmak üzere belediye büyük zararlara uğratıldı. AVM dedikleri şey pasaj bile olamadı. Sırf üstlerinin gözüne girmek, 3 yıldır burada oluşan zararı örtmek ve birilerini aklamak için birkaç ay önce Vali Bilmez park AVM’yi satacağını dile getirdi. Kendisini, önceki kayyımı ve sorumluları aklamaya çalıştı" dedi.  

'KİRLİLİKLERİNİZE BİZİ BULAŞTIRAMAZSINIZ'

Belediyenin yönetimindeyken kayyımların usulsüzlük ve yolsuzluklarını listelediklerini bir kez daha vurgulayan Avcı, buna rağmen herhangi bir işlem yapılmadığını söyledi. Avcı, kayyımın bugün aynı listeyi tekrarladığını ve seçilmiş eşbaşkanları da bu duruma bulaştırmaya çalıştığını belirterek, şöyle devam etti: “Bir kez daha uyarıyoruz; kendi aranızda bulaştığınız kirliliklere, menfaat çatışmalarına ve usulsüzlüklere hiçbir şekilde eşbaşkanları dahil edemezsiniz. Bizim birilerini kayırdığımıza veya koruduğumuza ilişkin herhangi bir bilgi veya belge varsa bunu kamuoyu ile paylaşın. Söz konusu suçlayıcı iddialara dair elinizde hiçbir bilgi ve belge olamaz. Çünkü ezilen ve sömürülen toplumsal kesimlerden yana tarafımız bellidir; pratiğimiz şeffaf, alnımız açık ve kafamız diktir.”