Urartular döneminde inşa edilen ve bugüne kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapan Van Kalesi ve etrafındaki tarihi yapılar kaderine terk edilmiş durumda. 2016 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) “Geçici Dünya Miras Listesi’ne giren kale ve tarihi yapılar hem define arayan kişiler tarafından tahrip ediliyor hem de ziyaretçilerin attığı çöplerle kirletiliyor. 

Her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği kale ve tarihi yapılar, 2010 yılında Kültür Bakanlığı tarafından 2 milyon TL harcanarak restore edildi. Ancak söz konusu restore nedeniyle kale eski dokusunu kaybetti. Kalenin betonla restore edilen bölümlerinde yıllar sonra çökme ve yıkılmalar meydana geldi. Bunun yanı sıra son yıllarda kalenin birçok yeri define arayan kişiler tarafından tahrip edildi. Özellikle güney kısmında yoğunlaşan ve derinliği 3 metreyi bulan kazılar nedeniyle kalenin birçok tarihi yeri büyük zarar görmüş durumda.  

TAŞLAR DÖKÜLÜYOR

Yine kalenin güney yakasında yer alan ve "Eski Van Şehri" olarak adlandırılan bölgedeki tarihi yapılar yıkılmaya yüz tutmuş durumda. Ulu Camii başta olmak üzere birçok yapının taşları tek tek dökülüyor. Söz konusu duruma karşı herhangi bir önlem alınmazken, yetkililer sadece dökülen taşları belli bir alanda toplamakla yetiniyor.  

KİRLİLİK VE YAZILAMALAR

Kale ve tarihi yapıların bulunduğu bölgedeki başlıca sorunların başında ise kirlilik geliyor. Kalenin neredeyse her noktası, ziyaretçiler tarafından yerlere atılan maske, plastik su petleri, alkol şişeleri, çekirdek kabukları ve poşetlerle kirletiliyor. Kimi yerlerde kötü kokuların yükselmesine neden olan çöpler ise toplanmıyor. 

Bunun yanı sıra kalenin duvarları ve tarihi yapılar üzerindeki yazılamalar ise her geçen gün daha da artıyor. 

ÖNLEM YETERSİZ

Kaledeki kaçak kazılar, kirlilik ve yazılamalara ilişkin görüştüğümüz Van Müzesi yetkilileri, kalenin bulunduğu bölgede 2 güvenlik personelinin vardiyalı olarak çalıştığını aktardı. Bölgenin genişliği nedeniyle kaçak kazıların önüne geçilemediğini kaydeden yetkililer, kazılara ilişkin inceleme yapılarak rapor tutulduğunu ifade etti. Yetkililer, raporlar sonrası Van Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun aldığı kararla kazı yapılan alanların kapatıldığını ya da muhafaza altına alındığını söyledi.  

KALE HAKKINDA

Van merkeze 5 kilometre mesafede bulunan kale, Urartu kralı I. Sarduri tarafından milattan önce 840-825 tarihleri arasında kurulmuştur. 20-120 metre arasında değişen genişlikte, bin 800 metre uzunluğunda ve 100 metre yüksekliğinde olan bir kayalık üzerine kurulu olan kalede, Urartular'dan kalma Madır (Sardur) Burcu, Analı-Kız açık hava tapınağı, 1'inci Argişti, Kurucular, Menua ve II. Sarduri kaya mezarları, Bin Merdivenler ile ana kayaya oyulmuş sur duvar yatakları bulunmaktadır. Kalenin tahkimatını sağlayan beden duvarları, burçlar ve kuleler moloz taş, kerpiç ile kesme taş malzemeyle yapılmıştır. Bu duvar ve tahkimatlar kuzeyden kalenin siluetini oluşturmaktadır. Osmanlı döneminde kale tamamen askeri amaçlı olarak kullanılmıştır. 

MA / Dindar Karataş