Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Kasım ayı gazetecilere yönelik hak ihlalleri raporunu açıkladı. Raporda, 91 gazetecinin tutuklu bulunduğu Kasım ayında, 8 gazetecinin gözaltına alındığı, 2 gazetecinin tutuklandığı, 2 gazetecinin tehdit edildiği, 4 gazeteci hakkında soruşturma açıldığı, 12 gazeteci hakkında dava açıldığı, 5 gazeteciye 20 yıl 3 ay 9 gün hapis cezası verildiği, 47 gazetecinin yargılanması devam edildiği, 1 gazeteye ilan kesme cezası verildiği, 2 televizyon kanalına Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından cezalar kesildiği, 30 haber ve 1 internet sitesinin erişime kapatıldığı kaydedildi. 

HUKUKSUZ UYGULAMALAR

Raporda, Kasım ayı içerisinde sadece gözaltı ve tutuklamalar yaşanmadığı, gazetecilere yönelik neredeyse tüm hukuksuz uygulamaların devreye konulduğu belirtilerek, özellikle devam eden yargılamalar, gazetecilere verilen cezalar, açılan soruşturma ve davaların azımsanmayacak düzeye geldiğine dikkat çekildi. 

‘BASKILAR ŞEKİL DEĞİŞTİRDİ’

Özgür Ülke gazetesinin İstanbul merkez ve Ankara bürolarına yönelik 1994 yılında gerçekleştirilen bombalı saldırılarının üzerinden 26 yıl geçmesine rağmen, basının karşılaştığı tablonun değişmediğine vurgulanan raporda, baskıların sona ermediği, sadece şekil değiştirdiği ifade edildi. 

VAN’A AYRI PARANTEZ

Gazetecilere yönelik gerçekleşen tutuklama ve baskılara ilişkin Van için ayrı bir parantez açılması gerektiğine işaret edilen raporda, şunlar kaydedildi: “Öyle ki, helikopterden atılan köylülerin gördüğü işkence ortaya çıkarıldıktan sonra kentteki gazeteciler hedef tahtasına oturtuldu. Dünyanın her yerinde ‘gazetecilik başarısı’ olarak görülecek bu haber, meslektaşlarımızın tutuklanmasına neden olmuştu. Haberi yapan Şehriban Abi, Nazan Sala, Adnan Bilen ve Cemil Uğur’un tutuklanmasına tepkiler gelmeye devam ederken, bu kez 4 meslektaşımızın çalışma arkadaşı Dindar Karataş aynı durumla karşı karşıya kaldı. Mezopotamya Ajansı muhabiri Karataş, Erzurum Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında önce gözaltına alındı, ardından da tutuklandı. Dindar Karataş’ın tutuklanma gerekçesi çok bilindik; haber kaynaklarıyla yaptığı görüşmeler ve haberler!”

GAZETECİLER SERBEST BIRAKILMALI 

Türkiye’nin gazeteciler için bir cezaevine dönüştüğü ifade edilen raporda, “Bu tablonun tersine dönmesi ve meslektaşlarımızın özgür olması sadece gazeteciler için değil, aynı zamanda tüm toplum için elzemdir. Çünkü gazetecilerin tutuklanması aynı zamanda toplumun haber alma hakkını da engelliyor. Hem gazetecilik mesleğine hem de toplumun haber alma hakkına saygı duyulmalı ve tutuklu tüm meslektaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalıdır” denildi.