Kürt sorununun tarihsel arka planıyla yeniden tartışılması ve tanımlanması gerektiğini belirten Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) önceki dönem eş genel başkanlarından ve Van Milletvekili Sezai Temelli, söz konusu ‘tanımlamanın’, kültürel hakların iadesi veya hukukun üstünlüğü ile sınırlandırmak anlamına gelmediğini vurguladı. Sorunun çözümüne ilişkin bir yaşam formu ve yönetim yapısı olarak Demokratik Cumhuriyet’i öneren Temelli, ‘Üçüncü Yol’a işaret etti. Kürt sorununa dair tüm siyasi partilere çağrı yapan Temelli “Bugün tüm siyasi partiler kendi yaklaşımlarını tekrar gözden geçirmeli; sınıfsal farklılıkları, kültürel ve kimliğe dair özgünlükleri, inanç farklılığına dayanan toplumsal gerçekliği sahici bir anlayışla yeniden düzenlemelidir” ifadelerini kullandı.

“Liberal demokratik anlayışa sıkışmış siyasetin eylemi dışlayan, düzenin içine yerleşerek kartel hale gelen anlayışlara karşı demokrasinin dilini daha güçlü şekilde söze ve iddiaya dönüştürmek radikal demokratik çözümün yegâne asabiyetidir” diyen Temelli’nin sosyal medyadan yaptığı açıklama şöyle:

‘KÜRT MESELESİ YENİDEN TARTIŞILMALI’

“Kürt Meselesi tarihsel hakikatini kapsayacak şekilde yeniden tartışılması ve tanımlanması, bugün hiç olmadığı kadar önümüzdeki dönem adına zaruridir.

Artık devletin veya ulusalcı-milliyetçi çevrelerin gramerleri ile anlaşılamayacak ölçüde genişlemiş bir mesele olarak ortada durmaktadır.

Bu yönüyle Kürt Meselesi sadece kültürel hakların iadesi veya hukukun üstünlüğü gibi liberal anlayışa işaret eden sıfır noktasına teslim edilemez.”

‘DÜZEN İÇİ KARTEL ANLAYIŞLARA KARŞI İDDİALI DEMOKRATİK EYLEM’

 “Demokrasiye prosedürel yaklaşan “hayali demokrasi” iddialarına karşı direnişi, eylemi çağıran ve örgütleyen radikal demokratik potansiyeli mümkün kılmak bugün için kaçınılmazdır.

Liberal demokratik anlayışa sıkışmış siyasetin eylemi dışlayan, düzenin içine yerleşerek kartel hale gelen anlayışlara karşı demokrasinin dilini daha güçlü şekilde söze ve iddiaya dönüştürmek radikal demokratik çözümün yegâne asabiyetidir.

Radikal demokratik dilin grameri Demokratik Cumhuriyettir. Bir yaşam formu ve yönetim yapısı olarak Demokratik Cumhuriyet, Kürt Meselesini hem kimlik hem de sınıf açısından kesen, çoklukları bir arada düşünmeyi mümkün kılandır.

Demokratik Cumhuriyet eşit ve adil bir yaşamı toplumun kılcal damarlarına kadar örgütleyen mutlak demokrasinin adresidir.”

‘ÇÖZÜM; DEMOKRATİK CUMHURİYET’

“Demokratik Cumhuriyet iddiası tekçi ulusalcılığa ve faşist milliyetçi-muhafazakarlığa, ulusal kodlardan kurtulamayan sol’a karşı Üçüncü Yol’un mümkün kılınmasıdır.

Üçüncü yol aynılığı değil farklılıkları; tekliği değil çokluğu, merkezileşmeyi değil yerel demokrasiyi; eşitsizlikleri değil adaleti, burjuvanın makyajlı politikliğini değil devrimci politikayı örgütlemektir.”

‘TÜM PARTİLER KÜRT MESELESİNE BAKIŞINI YENİDEN GÖZDEN GEÇİRMELİ’

“Kürt Meselesinde bugün tüm siyasi partiler kendi yaklaşımlarını tekrar gözden geçirmeli; sınıfsal farklılıkları, kültürel ve kimliğe dair özgünlükleri, inanç farklılığına dayanan toplumsal gerçekliği sahici bir anlayışla yeniden düzenlemelidir.”