Adalet Bakanı Abdülhamit Gül görevinden istifa etti. Resmi Gazete'de yayımlanan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanan karara göre Gül'ün yerine Bekir Bozdağ atandı. Muhalefet Partili temsilciler Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün istifasının MHP ve Süleyman Soylu tarafından istendiğini belirterek, Adalet Bakanlığına getirilen Bekir Bozdağ için de liyakate göre değil sadakate göre seçildiğini söyledi.

Muhalif Parti temsilcileri CHP Hukuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, HDP Batman Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, İYİ Parti Siyasi İşler Başkanı Cihan Paçacı, DEVA Partisi Sözcüsü İdris Şahin +GERÇEK’e değerlendirmelerde bulundu.

MUHARREM ERKEK: HER KURUM VESAYET ALTINDA

CHP Hukuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, Adalet bakanının istifası ve yerine yeni isim atanmasının bir sistem sorunu olduğunu söyledi. Erkek, “Bakanları, bürokratları, TÜİK Başkanını, Merkez Bankası Başkanını değil sistemi değiştireceğiz. Bu sistemde hangi bakan, hangi bürokrat değişirse değişsin sonuç değişmez. Çünkü bu sistemde her kurum, her bakan, her bürokrat ağır vesayet altında” dedi.

Emniyetin MOBESE görüntülerini siyasi amaçlar uğruna hukuka aykırı bir şekilde servis edildiğine ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun görevden alınması gerektiğine dikkat çeken Erkek, “İçişleri Bakanı ve MHP istediği için Adalet Bakanı görevden alınıyor. Biz güçlü kurumlar, güçlü kurallar, güçlü kadrolar diyoruz. Bu sistem bütün gücü bütün yetkiyi bir kişiye verdi ve tablo ortada. Bunun için kuvvetler ayrılığı, demokratik hukuk devleti, yeni bir sistem diyoruz” dedi.

‘BU SİSTEM LİYAKATA DEĞİL SADAKATE DAYALI’

Sistemin iflas ettiğini söyleyen Erkek, “Bu sistem liyakate değil sadakate dayalı, bu sistem sadakati satın alıyor” dedi. Erkek sözlerine şöyle devam etti:

“Geçmişte görev yaptığı dönemde son derece ağır basiretsizlikler ve öngörüsüzlük gösteren bir Adalet Bakanı tekrar göreve geldi. Fethullah Gülen’e övgüler dizen, bilge bir insan olarak kabul eden biri tekrar Adalet Bakanı olarak atandı. Saray iktidarının isteklerini yerine getirecek, adaletsizlik daha da büyüyecektir. Bir soruyu da tekrar sormakta fayda var; FETÖ’nün siyasi ayağı nerede? Yargıdaki, emniyetteki, iş dünyasındaki, basındaki ayakları ortaya çıkarıldı ancak siyasi ayak ortaya çıkarılmadı. Bekir Bozdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve onların görev yaptığı hükümetler olmasaydı, FETÖ devletin en kılcal damarlarına kadar girebilir miydi? Onun için sorun sistemde, kişileri değil sistemi değiştireceğiz.”

“Emniyetin MOBESE görüntülerini ahlaksızca, hukuksuzca sızdırılması, kişilik haklarının çiğnenmesi tam bir rezalettir. İçişleri bakanının istifa etmesi lazım, istifa etmiyorsa görevden alınması lazım. Ama kişisel verilerin korunmasına vurgu yapan, bunun kabullenilemeyeceğini söyleyen kişi görevden alıyor. İstanbul’un seçilmiş belediye başkanına bir operasyon yapılmak istendi, İçişleri Bakanı da bunun başındaydı. Bu gelişmeler sonucunda da fatura Adalet Bakanına kesildi.”

SELÇUK ÖZDAĞ: HER SÖYLENENİ YAPACAK SEKRETER ARANMAKTA

“Burada sorun bir bakanın gidip bir bakanın gelmesi değildir” diyen Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’da sorunun sistemden kaynaklı olduğunu belirtti. “Bu sistemde bütün bakanların adı Recep Tayyip Erdoğan’dır” diyen Özdağ sözlerine şöyle devam etti:

“Bu sistemde bakanlar sekretarya vazifesi görürler, danışmanlık vazifesi bile göremezler. Ama görünen o ki Abdülhamit Gül, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bir talebini yerine getirmemiş görünüyor. Daha önce de Efkan Ala kayyım atamalarını uygulamadığı için görevden alınmış yerine Süleyman Soylu getirilmişti. Bekir Bozdağ bugünden itibaren Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her söylediğini yapabilecek bir birikime sahiptir. Nasıl Süleyman Soylu kendisine her denileni yaptıysa, Bekir Bozdağ da yapacaktır. Çünkü her söyleneni yapacak sekreterler aranmaktadır.  Burada önemli olan bu sistemi yok edecek seçimin bir an önce gelmesidir. Diğer konular tali meselelerdir. Daha fazla kendilerine tabi olacak, kendilerine itiraz etmeyecek kurşun asker aranmaktadır. Bekir Bozdağ bu noktada seçilmiş kaftandır. Bu görevini layıkıyla yapacaktır. Tek adam sistemi Türkiye’yi bir felakete doğru götürmektedir. Bu tali meselelere çok takılmamak lazım, asıl mesele bu sistemin kaldırılması, Sayın Erdoğan’ın gönderilmesidir.”

İDRİS ŞAHİN: AKILDAN YOKSUN ATAMALARDIR

DEVA Partisi Sözcüsü İdris Şahin ise bir kişinin iradesiyle kişilerin hiçbir istişare yapılmadan görevden alındığını belirtti.  “Yaşanan atamalar ortak akıldan yoksun, tamamen keyfi, hiçbir objektif kritere dayanmayan atamalardır” diyen Şahin sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz DEVA olarak son günlerde adalet bakanının huzursuzluklarının olduğunu görüyorduk. Adalet Bakanı bir kısım söylem ve çıkışlar yapıyordu. Görevde kendisi yokmuş gibi hak, hukuk ve adalet çağrısı olduğunu hissettiriyor ancak işi eyleme dönüştüremiyordu. Bu sistem hukuktan, demokrasiden, kuvvetler ayrılığından, yargının bağımsızlığından tamamen uzaklaşan zihniyetinin gerçekleştirdiği bir sisteme dönüştü. Dolayısıyla Sayın Abdülhamit Gül’ün görevden affını istemiş olması ve yerine de Bekir Bozdağ’ın gelmiş olmasının bir esprisi yok.

“Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Doğan Güreş'in bir sözü vardı: ‘Şak diye talimat verip tak diye yerine getiriyorum” diye. Şimdi yargıda yeni görevlendirmeyle birlikte, tak diye kendisine verilen talimatı şak diye yerine getirecek bir yapının oluşturulduğu kanaatindeyim. Allah sonumuzu hayır etsin. Bu değişimlerin hukuk ve adalet açısından olumlu bir gelişme yaratacağına dair en ufak bir inancımız yok.”

“Bu ülkede son dönemde en çok hassasiyet gösterilen ve yokluğu en derinden hissedilen alanlardan birisi de adalet alanı. Bu değişikliklerin adalet ve yargıya olumlu etkisinin olması mümkün değil. AKP döneminde en kısa süre Adalet Bakanlığı yapacak isim, yeniden göreve getirilen Bekir Bozdağ olacaktır. Çünkü ilk seçimde AKP artık iktidarda olmayacaktır.”

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ: KİŞİ DEĞİL SİSTEM SORUNUDUR

HDP Batman Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki ise Abdülhamit Gül’ün Adalet Bakanlığı yaptığı süreçte birçok hukuksuzluğun yaşandığına dikkat çekti. Kayyım atamalarından, HDP’ye yönelik kapatma davasına, cezaevlerinde yaşanan tecrit ve hukuksuzluklara varan pek çok adaletsizliğin yaşandığını söyleyen Tiryaki, “Anayasa Mahkemesi kararları, AİHM kararları uygulanmadı. Zaman zaman Adalet Bakanı hukuk, adalet işlesin demiş olsa da Abdülhamit Gül sürecinde aslında bu ülkede ne adalet ne de hukuk mekanizması işletildi” dedi. Tiryaki sözlerine şöyle devam etti:

“Yeni atanan Adalet Bakanı için de umut beslememizi gerektiren bir durum yok. Bekir Bozdağ daha önce de bu ülkede Adalet Bakanlığı yapmış birisidir. 17 Aralık döneminde Adalet Bakanlığı yapmış 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında da Adalet Bakanı olarak görev almış birisidir. Geçmiş uygulamalara baktığımızda ‘Abdülhamit Gül yanlış yaptı, Bekir Bozdağ bir şeyleri düzeltecek’ demek de mümkün değildir. Çünkü adalet mekanizmasının işletilmiyor olması, hukuksuzluklara her gün bir yenisinin ekleniyor olması, kişinin değil sistemin sorunudur. Dolasıyla Abdülhamit Gül’ün gidip Bekir Bozdağ’ın yerine gelmesiyle sorunların düzeleceğini düşünmüyoruz.”

CİHAN PAÇACI: SADAKATİNDEN ŞÜPHE DUYULANLAR GÖREVDEN ALINIYOR

Başkanlık sistemine geçildikten sonra özellikle atamaların ve görevden almaların liyakate göre değil, sadakate göre yapıldığını söyleyen İYİ Parti Siyasi İşler Başkanı Cihan Paçacı ise, “Sadakatinden şüphe duyulan veya söz dinlemeyen bakan veya bürokratlar görevden bir şekilde alınıyor ya da kendileri affını istemek zorunda kalıyorlar. Dikkat ederseniz bütün atamalar ve alınmalar bu esasa göre yapılıyor” dedi. Paçacı sözlerine şöyle devam etti:

“Bekir Bozdağ daha önce Başbakan Yardımcılığı ve Adalet Bakanlığı yaptı. Bu nedenle Cumhurbaşkanına sadakatinden şüphe duyulmayacak bir isimdir. Hep sadık kaldı başka bir özelliğe de gerek yok. Her Adalet Bakanı aslında cumhurbaşkanıdır. Dolayısıyla oradaki isim değişikliğinin çok önemi yok.”