Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak istediklerini belirten Kılıçdaoğrlu, “Darbelerin olmadı, demokrasinin güçlendiği ‘her şeyi ben bilirim’ anlayışından uzak devletin kurallarına her zaman saygı gösterildiği birer süreci başlatmak durumundayız" dedi.

‘YILDIZ ONURLU BİR GAZETECİDİR’

Konuşmasında gazeteci Müyesser Yıldız’ın tahliye edilmesine de değinen Kılıçdaoğlu, haksız yere 155 gün cezaevinde tutulduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu, “Onu hapse atan aslında yargı değil. Devletin içindeki bazı organizasyonlar. İntikam almak istiyorlar. Gözdağı verdiler. Benim bildiğim Müyesser Yıldız, istediği kadar gözdağı versinler kalemini satmayan onurlu bir gazetecidir” diye konuştu.

‘DEMİRTAŞ HAKSIZ YERE İÇERDE’

Kılıçdaroğlu ayrıca Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kars Belediyesi Eşbaşkanı Ayhan Bilgen ve iş insanı Osman Kavala’nın da haksız yere cezaevinde tutulduklarını belirtti. Kılıçdaroğlu, “Doğru olmadığını ifade ediyoruz. Hapisten çıktıktan sonra bizi alkışlasınlar diye değil, bizi özgürce eleştirebilsinler onların üzerine baskı kurulmasın, her düşünceye bu ülkeye saygı olmalı, her düşünceye saygı gösterirsek çıkıp dünyaya haykırabiliriz bizim ülkemizde demokrasi var diye. Biz bunu istiyoruz” diye aktardı.

‘BİN 780 KANALDAN SADECE 5’İ SÖYLÜYOR’

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifasına ilişkin ise Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Ülke yönetimi ciddiyet ister. Siz bakanlarınızı kim hangi işi en iyi yapar düşüncesiyle bakan yaparsınız. Yakınım, eşim dostum diye bakan yapmazsınız. Bakan olan kişi bakanlığı, bürokrasiyi iyi bilecek. Berat Albayrak'ı en çok eleştirenlerden birisi benim. Medyaya bakıyorsunuz açıklamadan 17 saat geçtiği halde hiçbir şey yok. Bin 780 kanaldan sadece 5’i söylüyor. Diğerlerinde tık yok. Havuz medyasında zaten hiç tık yok. Memleketin geldiği hale bakar mısınız. Havuz medyası diyoruz gerçek anlamda havuz medyası olduğunu kanıtladılar. Siz gazeteci misiniz kalemini satan insandan gazeteci olur mu? Kalemini saraya tahsis adamdan gazeteci olur mu?. Kalemini satacaksın, düşünceni satacaksın, öngörünü satacaksın, eleştiri hakkını satacaksın ortalıkta gazeteci diye gezeceksin. Bunlardan gazeteci olmaz.”  

‘VEZİRİ VERİP ŞAHI KURTARAMAZSINIZ’

Albayrak’ın istifasının Türkiye için hayırlı olduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Ülke damat-kayınpederden kurtuldu. Arkasındaki gerçek ne bilmiyoruz. Sorumlusu damat mıdır hayır. Sorumlusu bir kişi o da Erdoğan, her şeye o karar veriyor. Erdoğan, damadı feda ederek bundan kaçamazsınız. Daha önce de söyledim veziri verip şahı kurtaramazsınız. Berat beyin açıklama da ilginç. ‘Ah izi it izine karıştı’ diyor. Öve öve bitiremiyordun. At izi it izi ne demek şimdi. Ne oldu da at iz it izine karıştı. Ne oldu? Belki Berat Bey önümüzdeki günlerde açıklama yapar.” 

‘BİR DEVLET KRİZİ YAŞIYORUZ’

Tek adam rejimiyle beraber bir devlet krizi, bir yönetim krizi yaşandığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Sorun Kovid-19 değil bir yönetim sorunu. Bizim kadar perişan olan başka bir ülke yok. Arkadaşlarım gittiler, bütün illerde OSB'lerde üreticiler ile görüştüler. Yüzde 90'ının CHP'nin önerilerinden haberi yok. Demek ki bizim bir eksiğimiz var, demek ki biz bir şeyi yapamıyoruz. Bu bağlamda hepimize görev düşüyor. Bize çok konuşan adam lazım değil, çok bağıran adam da lazım değil, bize dünya ile kavga eden adam da lazım değil, konusunda uzman, birikimli olan, istişareyi bilen, uygarca tartışabilen yöneticiye ihtiyacımız var.” (Ankara/MA)