CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de reddedilen güvenlik soruşturması teklifi ile ilgili Meclis Başkanı Mustafa Şentop'un CHP'li Özgür Özel'e yönelik kullandığı "Seviyeyi düşürmek istemem ama pişman ederim" ifadesine yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, "Bu açıkça 'Ben Meclis başkanıyım ve koltuğumu sayın Erdoğan'a borçluyum. Ondan talimat gelirse yerine getiririm' demektir" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ArtAnkara 7. Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı'nı ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, fuar gezisinden ayrılarak dışarıda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
BAHÇELİ'NİN AYM'Yİ HEDEF ALAN SÖZLERİ
Hukukun olmadığı, Anayasa’nın ayaklar altına alındığı yerde Anayasa Mahkemesi’ne gerek yok’ açıklamasıdır, herhalde bu açıklama. Doğru bir açıklama değil. Devletin bütün kurumlarının korunması lazım. O kurumların başında da Anayasa Mahkemesi geliyor. Anayasa Mahkemesi kararlarını, atamaları eleştirebiliriz, ama kurum olarak Anayasa Mahkemesi’nin korunması çok önemli. Can ve mal güvenliği, özgürlükler, demokrasi, hukukun üstünlüğü, adalet için önemlidir. Başvurduğumuz en son yargı makamıdır. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi’ni gelin kapatın demek, doğru bir yaklaşım değildir.
Sayın Bahçeli bütün siyasal geleceğini Sayın Erdoğan’ın geleceğine paralel kıldı. Eğer kişi ‘Erdoğan yoksa ben de yokum, ben olursam Erdoğan var’ noktasına gelmişse bu tür açıklamalar olabilir Bahçeli tarafından.
ŞENTOP'UN 'PİŞMAN EDERİM' YANITI
Meclis Başkanı'nın bulunduğu pozisyona, o koltuğa yakışmıyor bu sözü. Ne demek pişman ederim? Aslında kendisinin pişman olması lazım. İç tüzüğün öngördüğü kurallar çiğneniyor, TBMM sabotaj yapılıyor, kurallar çiğnendikten sonra Saray'dan gelen talimat üzerine işlem yapılıyor. İçtüzüğe göre bir yıl tekrar parlamentoya gelmemesi gereken bir yasa teklifi yeniden görüşülmeye başlanıyor. Bu açıkça, 'Ben Anayasa'yı, İçtüzüğü istediğim zaman ihlal ederim. Yasaları istediğim şekilde yorumlarım. Ben Meclis başkanıyım ve koltuğumu sayın Erdoğan'a borçluyum. Ondan talimat gelirse yerine getiririm. Erdoğan öl derse ölürüm, kal derse kalırım. Zaten Erdoğan'ın parlamentoda ciddi bir grubu var. Bunların tamamı Saray'ın milletvekili. Erdoğan, 'El kaldırın' deyince hep birlikte el kaldırıyoruz' demektir.
Parlamentoda görüşülen yasa teklifinin içeriği nedir, neyi getiriyor bunlar asla düşünülmüyor. Parlamento ciddi bir vesayet altında. Hiçbir darbe döneminde böyle bir vesayet görülmedi. Meclis Başkanı'nın oturup düşünmesi yerine tehdit etmek o makama yakışmaz. Kendisinin oturup düşünmesi lazım.
'ÜÇÜNCÜ İTTİFAK' TARTIŞMALARI
Bir ittifak olur, olmaz bilmiyorum. Şu anda görünen iki tane ittifak var zaten. Millet İttifakı ve Cumhur İttifakı. Üçüncü bir ittifak olur mu olmaz mı zaman gösterir.
