Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Engelli yurttaşlara seslenen Kılıçdaroğlu, “O boş kadrolar orada duruyor. Bizler de evlerimizde işsiz olarak duruyoruz. Yarın sandık önümüze geldiğinde bunun hesabını siyasi iktidardan soracağız. Ben sizlerden bunu bekliyorum” dedi.

ÖĞRETMENLERE MESAJ

Öğretmenlere dair de konuşan Kılıçdaroğlu, iktidar olduklarında öğretmenler için ayrı bir meslek kanunu çıkaracaklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, “Öğretmenlerimize 3600 ek gösterge vereceğiz. Eğitim yatırımları. Eğitim yatırımı var ama bütçesi çok az. Türkiye'nin toplam yatırımlarının en az yüzde 18'ini eğitime ayıracağız. Köy okullarını açacağız. Taşımalı eğitime son vereceğiz. Çocuklar okula geldiğinde karınları doyacak. Eğitimin üretime dönük olması lazım, istihdam yaratması lazım. Dolayısıyla bütün organize sanayi bölgelerinde teknoloji liseleri kuracağız. Belli bir sınıftan sonra öğrenci eğitim aldığı konuda ilgili fabrikada staj yapacak. Bu süre içinde onun sosyal güvenlik primlerini devlet ödeyecek. Üniversiteye gitmek istiyorsa izdüşüm olan fakülteye artı puanla gidecek. Bu teknoloji liselerine olan talebi artıracak” ifadelerinde bulundu.

Pandemi sürecinin iyi yönetilemediğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Çözümler önerdik, eleştiri getirmedik. Şunu yapın bunu yaparsanız vatandaş memnun olur diye önerilerimizin tamamını yaptık. Bu önerilerin yüzde 90'ı uygulanmadı. Pandemi süreci iyi yönetilemedi. Uçağa binmeyi yasaklıyorsunuz uçak biletinde KDV'yi yüzde 182 den 1'e indirdim diyorsunuz. Efendim pandemi sürecinde vatandaş tasarruf yapsın diye. Ne tasarrufu. Bu kadar akıl dışı uygulamalar. 13 bin 706 vatandaşımız resmi rakamlara göre hayatını kaybetti. Gerçek rakamlar bunun çok üstünde” diye konuştu.

‘DEVLET YALAN SÖYLER Mİ?’

"Devlet dediğiniz kurum yalan söyler mi” diye soran Kılıçdaroğlu, iktidara şu sözlerle yüklendi: “Hiç rakam açıklamazsınız, onu da anlayışla karşılarım ama yanlış rakam açıklamak kadar Türkiye'nin itibarını dünyada sarsan başka bir şey yoktur. Türkiye'yi bu hale niye düşürüyorsunuz? TTB açıklama yaptı, onları terörist ilan ettiler. Akıl dışı! Böyle bir devlet yönetimi olabilir mi? Bir kişinin hastalığını kim bilir? Kaymakam mı? Cumhurbaşkanı mı? Esnaf mı bilir? Hayır efendim doktor bilir. Doktor diyor ki bunun sayısı budur. Vay efendim sen bunu nasıl söylersin. Ana ilke nedir? Salgının yayılmasını engellemektir. Bu yapıldı mı yapılmadı. Şu anda geldiğimiz nokta acı. Salgın yönetiminde Avrupa'da birinci dünyada dördüncü ülkeyiz. Ülkeyi yönetenler bu sonuçtan utanıyor mu? Utanmazlar. Yalan söyledim diyor. Akıl dışı bir olay. " 

ESNAFLARA SESLENDİ

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün kabine toplantısı ardından açıkladığı önlemlerde ekonomiye ilişkin önlemler alınmamasını eleştiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Erdoğan çıktı 2-3 dakika önlemlere ayırdı. Önlem alındı doğru, peki ekonomiyle ilgili önlemler? Tek satır yok. Adamın dükkânını kapatıyorsun, peki ne yapacak bu adam, nasıl geçinecek? Bununla ilgili tek bir cümle kurulmadı. Buradan bütün esnaf kardeşlerime sesleniyorum: Dün 3-4 saat konuşacaklar. Çıkıp bir iki dakika konuşacak, ama ekonomiyle ilgili tek bir cümle dahi kurulmayacak. Sevgili esnaf kardeşim böyle yapıyorlar sen bunları gayet iyi tanıdın. Önümüzdeki süreç içinde sandık gelecek. Demokratik yollarla bunlara ders vermek senin boynunun borcudur. Bunlara oy vermeyeceksin.

ESNAFLARA ANAYASAL HAKLARINI HATIRLATTI

Toplam 383 bin işyeri kapanacak. Buralarda aileleriyle birlikte 2 milyon 100 bin kişi işsiz kalacak, daha doğrusu gelir elde etmeyecek. Esnaf kardeşlerime şunu söyleyeyim. Orta direktir devletin teminatıdır esnaf kardeşim, ahi kültüründen gelir, bunun sonucudur ki bizim anayasamız esnaf ve sanatkâr için özel bir düzenleme yapmış. Madde 173. Devlet esnaf ve sanatkârları koruyucu ve destekleyici tedbirleri alır. Devlet pandemi döneminde sizi korudu mu, sizi destekledi mi? Hayır. Anayasanın gereğini yapmadı. Bizim belediyelerimizin yapmak istediklerinin önüne de engel çıkardılar. Aş evleri için toplanan paralara bile el koydular. Vatandaşın fakir fukaraya verilmesi için belediyeye verdiği paralara da el koydular.  Dükkânı kapat dediler ama kapatıyorsa sosyal devlet olarak o geliri devlet sağlamak zorundadır. Ama size bir şey sağlanmıyor sadece borç veriliyor ama Katar'a ne yapılıyor?

90 MİLYON DOLAR İNDİRİM UYGULANDI

Beni iyi dinle esnaf kardeşim. Sana git dükkânı kapat dediler, seni borçlandırdılar, ikinci kes tekrar dükkânını kapat dediler, Gelir? Sana bir gelir vermiyorlar. Ama futbol karşılaşmalarını ihale ile alan bir Katar firması dedi ki ‘ya dolar çok yükseldi TL eliyor, ihaleyle aldım doğru altına imza attık doğru ama ben para ödemeyeceğim’ dedi. Yargı var mahkemeye gitse kazanacaklar. Kimse korkudan mahkemeye de gidemiyorlar. Bir kalemde 90 milyon dolar indirdiler. Peki esnaf kardeşim senin vergini indirdiler mi? Bu 90 milyon doları sana verselerdi? 90 milyon dolarlık kıyak geçtiler firmaya, bu da yetmedi, TC devletine talimat veriyor, dolar kurunu sabitleyin diyor. Bunlar emredersiniz deyip doları 5,80'e endekslediler. Bunu da Spor ve Gençlik Bakanı büyük bir başarıymış gibi Twitter hesabından yayımladı. "

“Son 18 yılda tefecilere ödenen faiz 192 milyar 70 milyon dolar” diyen Kılıçdaroğlu, ekledi: “ Bu faizle yeni bir Türkiye inşa edebilirdik. Türkiye'de işsizlik diye bir olay kalmazdı. Herkesin işi ve aşı olurdu. Şimdi esnaf kardeşim sen soracaksın. 192 milyar doları Londra'daki bir avuç tefeciye verenlerden sen hesap sormayacak mısın? 192 milyar dolar! 18 yılda dışarıya ödenen faiz! Dolayısıyla bunlar beceriksiz bir yönetimdir. Bakın doktorlar, sağlık çalışanları, vatandaşlar ölüyor bunların yüzünden. Bir pandemi sürecini bile yönetemediler.”

ERDOĞAN’IN SÖZLERİNE TEPKİ

Erdoğan’ın "Para paradır" sözlerine ise Kılıçdaroğlu, şöyle tepki gösterdi: “Tam bir sömürgeci kafası. Para rüşvetin aracıdır. Büyükelçi tayin ettiğin kişilere soracaksın, 1 milyon dolarlık rüşveti nasıl aldın? Para paradır ama devlet parayı rüşvet aracı olarak kullanamaz. Rüşvet olarak kullananları da o devlet büyükelçi olarak atayamaz. Bütün vatandaşlarımın dikkatle dinlemelerini isterim. Para babaları, Erdoğan'ın deyimiyle faiz baronları neyi istiyorlarsa alıyorlar.  Faiz şu kadar olacak deniyor, emredersiniz faiz o kadar olacak. Dünyadaki en yüksek faiz. Onların dayattıkları faizi ödüyorsunuz. Ekonomik bağımsızlığımız risk altındadır. Her şeyi sattılar her şeyi. Dünyanın vergisini topladılar, hangi fabrikayı yaptılar? 18 yılda Türkiye Cumhuriyeti devleti devlet olarak hangi fabrikayı yaptı? Hadi öyle büyük fabrikalar da istemeyiz, bir çimento fabrikası. Bir iktidarın başarısı onun ekonomik başarısı yarattığı istihdamla ölçülür. Yani yaptığınız yatırım izlediğiniz ekonomik yatırımlar sonucu memlekette işsizlik yoksa o politika başarılıdır. Eğer işsizlik yaratıyorsa siz bir avuç tefeciye ekonomiyi teslim etmişsiniz demektir. 10 milyonun üzerinde işsizimiz var. 10 milyon.”