CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Kavala, Demirtaş kararlarını tanımıyorum demek, kendisinin anayasal meşruiyetini tanımadığını söylemek demektir. Bunun ekonomik sonuçları oluyor. Tayyip Erdoğan, böyle davranıyor diye kur artıyor” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Özgür Özel’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

GELİŞMİŞ ÜLKELERDEN YATIRIM GELMİYOR, KATAR İLE BAE İLE EL ELE KALIYORSUN

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan yurda döndü. Katar ziyareti ardından beyanları ile ilgili sizlerin soruları var. AKP ekonomide gemiyi kayaya oturdukça çareyi körfez ülkelerine gitmekte veya körfez ülkelerini ağırlamakta buluyor. Elimdeki gazete 6 farklı tarihte; ki bu gazete AKP adına manşet atan bazen yerine iftira atan bir gazete. 15 Temmuz kanlı darbe girişiminin finansörü, gazete manşetleri genelde ‘şerefsiz bunlar’, ‘her taşın altında o devlet çıkıyor’ diyen bir gazete bu. Partiyi temsil niteliğindeki pek çok kişi de söyledi. Şimdi ekonomideki sıkışıklıktan sonra BAE, AKP ve onun Genel Başkanlarını kendi deyimleriyle ‘dolarla terbiye etmiş.’ Biz utanıyoruz. BAE’nin darbe finansörü olduğunu biliyorsa, geleceği vaat edilen para için bu geri vitesi kabul etmek mümkün değil. Katar ziyareti de BAE ziyaretinden bağımsız değil. İlk ilişki Katar’la kurulmuştu ama biz de Katar’a en kıymetli varlıklarımızdan bir tanesini, Tank Palet Fabrikası’nı veriyorduk. Şimdi geldiğimiz noktada sıra Birleşik Arap Emirlikleri. Önce haberleri duyulmuştu. ASELSAN ve HAVELSAN için. Ben şu ana kadar bir yalanlama, bir düzeltme duymadım. Katar’ın da BAE’nin de kullandıkları ifadeler fırsatlar ülkesi olduğu yönünde. Alabildiğine önemli ve kritik kurumlarda parayı masaya basıyorlar ve incelemeye başlıyorlar. İş birlikleri ve el değiştirmeler. Bu hale düştüğümüze inanamıyoruz. Bu hale düşmek. Milli duruş diyenlerin, milli onurumuzu nasıl zedelediklerini ve kötü ekonomik yönetiminin nasıl gerçek bir milli güvenlik sorunu haline geldiğini görmek lazım. Şimdi sen ‘Kavala kararını tanımam’ deyince; Almanya’dan Fransa’dan, gelişmiş ülkelerden, yatırım gelmiyor. Katar ile BAE ile el ele diz dize kalıyorsun.

BENİM BİLMEDİĞİM AMBARGO MU VAR

‘Stokçuluk bizim dinimizde haramdır.’ Stokçuluk haramsa en az harama bulaşan dış güçler dediğin dünyanın en kuvvetli ülkeleri. Haramdan korktuklarından mı? Bir ülkede stokçuluk varsa ekonomi kötü, fiyat istikrarı yok demektir. Hedef sensin. Suçlu sensin. Sorumlu sensin. ‘Stokçular tarafımızdan belirlenirse’ diye tehdit ediyor. ‘Bu stokçuların canına okuyacağız.’ 4 yıldır hedef gösteriyor, hiçbir şey yapmamış, bugün bir daha söylüyor. 20 yılın sonunda ‘beceremedim’ diyor. Beceremediysen bırakıp gideceksin. Derhal seçim. Sonra vatandaşın yüzünü güldüren sonuçlar. Kıbrıs Barış Harekatı’nı yaptık diye yokluk, onunla dalga geçen küstahlar, şimdi aynı kuyruklar. 7 cihanı karşımıza alıp Kıbrıs’ı kurtarmıştık, şimdi neyle karşı karşıyayız. Ambargo mu var bizim bilmediğimiz. Kötü yönetim var.

SANA DAHA NE KONUŞALIM

Miting… Biz doldururuz diye vermiyor, bize verdiği alan daha küçük, alan doldu taştı. Mersin, Mersin olalı böyle miting görmedi derken, Siirt ile kalabalık yarıştıracak. Ne yapsın Genel Başkan. Bir gün önce TÜİK’te kapıları açmamışlar. Yine yanlış rakam. 100 binden fazla olduğu söylenen mitinge 20 binler. Genel Başkan da ‘Kimden aldın rakamları TÜİK’ten mi?’ Neymiş TÜİK o sayılara bakmazmış. Espriyi anlamadıysan, sana daha ne konuşalım. Hakikaten bu tip şeyleri okuyunca, kim cevaplıyorsa cevaplasın.

BU KARARI TANIMAYAN KENDİSİNİ TANIMAZ

AİHM’nın Kavala ve Demirtaş kararlarını tanımadığını söylüyor. Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini inkardır. Niye, sen kimsin, Cumhurbaşkanı. Neye göre, Anayasa’ya göre. Bu Anayasa; uluslararası anlaşmaların üstün olduğunu söylüyorsa, AİHM’e atıf yapıyorsa, AİHM kararlarını kabul ettiğini beyan ediyorsa, bu kararı tanımayan kendisini tanımaz. Anayasa’nın benimle ilgili maddelerine eyvallah, seninle ilgilileri tanımıyorum. Böyle bir şey yok. Kavala, Demirtaş kararlarını tanımıyorum demek, kendisinin anayasal meşruiyetini tanımadığını söylemek demektir. Bunun ekonomik sonuçları oluyor. Tayyip Erdoğan, böyle davranıyor diye kur artıyor. Hukuk tanımazlık yapıyor diye yatırım gelmiyor.

ŞU GÜNLER GEÇSE DE AK PARTİLİLER NE DÜŞÜNÜYOR ANLATABİLSELER

Bugün uyanıkça yazılmış bir senaryonun Genel Kurul ayağını izliyoruz. Tek kişilik dev kadro. Suç işleri bakanı burada. Oturur oturmaz, ona laf buna laf, kavga. Bugün geldi milletvekilimiz konuşurken tutanaklardan kendi ifadesini okuyor. Ağza alınmayacak hakaretler etti. O da dönüyor, ‘size iade ediyorum’ diyor. Kendisine de izah ettik. Mesele şu. Sorulan sorulara verilecek cevabı olmayan, 10 bin dolar alan siyasetçiyi konuşamayan, Sezgin Baran Korkmaz’ın uçağı ve faturayı, ‘sen kaç’ demesini, devletin en üstünden altına organize olduğunu söyleyen birisi… AK Parti grubunda biri olacak, İçişleri bütçesinde konuşturmayacağım. Selami Altınok nerede? Süleyman Soylu çünkü FETÖ iması yapmıştı. Allah’tan kork. Ömrü mücadele için geçti bir isim söyle diyeceksin. Selami Altınok. O FETÖ’cü dedi. Selami Altınok yok. Bu çelişkiyi herkes görüyor. AK Parti grubu da rahatsız. Zevahir’i kurtarmak için komisyonun ilk dakikasından saldırı ortam gerilsin kavga olsun, Süleyman Bey savunuluyormuş görüntüsü olsun. Ah ah. Şu süreçler geçse de AK Partililer gerçekten ne düşünüyor anlatabilseler.

Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Katar dönüşündeki açıklamalarına yönelik soruya şu yanıtı verdi:

“Cumhurbaşkanı’nın helalleşmek için beklentisi varsa o helalleşeceklerimizden değil hesaplaşacaklarımızdan. Öyle helalleşme üzerinden Japon balığı gibi dolaşmasın. Neyi anlamıyor da neyi üstüne alınmış. O gün Genel Başkan’ımız konuşurken cümlesi ‘vatandaşın sırtına yükü bindirdiniz’ dedi. Yanında Tayyip Erdoğan vardı da sırtına mı koyaydı, ulaşamadığını bile bile kendi sırtına mı koyaydı. Vay bize hareket yaptı. ‘Hepimizin sırtına bindirdi’ diyor. Oynak Uğurcum. İzledikçe baktılar. Herkes gördü ki; elini sırtına koyuyor. Görüntüyü gördüler. Çıktık izah ettik. Vaay hareket çekti. Adam ‘zamları aldınız yükü de sırtına vurdunuz.’ İzah ediyoruz, ikna oluyorlar. Bunun üzerinden Erdoğan köpürse ne köpürse ne. Düşündüğü gibi bir hareket yok. Böyle bir şey icat edip de benimsemenin faydalı olduğunu düşünmüyorum.”

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın stokçuluk ile ilgili açıklamasına ilişkin soruya Özel, şunları söyledi:

“Diyanet zaten bir eş güdüm içinde. Onun söylediği her şeye dini zemin hazırlamaya çalışan, Recep Tayyip Erdoğan’ı desteklemek üzere atanmış bürokrat. Dini buna alet ediyor olması çok çirkin. Recep Tayyip Erdoğan’ın buna ihtiyacı varsa, varsın yapsınlar. Memlekette bu kadar açlık yoksulluk varken Diyanet İşleri Başkanı Cumhurbaşkanı’nı gönüllemeye konuşuyorsa yazıklar olsun.”