Parti kapatmalarına karşı olduklarını vurgulayan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamolllaoğlu, HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun vekilliğinin düşürülmesine ve gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Karamollaoğlu, "Meclis'te vicdanları yaralayacak şekilde gözaltına alınmasını doğru bulmadığımızı bir kez daha ifade ediyoruz" dedi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamolllaoğlu, haftalık basın toplantısında gündemi değerlendirdi. "Türkiye yönetilemiyor adeta savruluyor" diyen Karamollaoğlu, dövizdeki ani yükselişe dikkat çekti. Karamollaoğlu, "Dolar bir gecede fırlıyor. Normalde 150 milyon dolar olan döviz alımının Cuma günü 450 milyon dolara çıktığı iddia ediliyor. Eğer iddialar gerçekse Cuma günü döviz alanlar kimlerdir bunun da açığa çıkarılması gerekmektedir" dedi.

'İDDİALAR GERÇEKCE AÇIĞA ÇIKARILMASI GEREKİR'

Karamollaoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Ekonomik reform paketinden bahsedildiği bir süreçte, ekonomimizin bu denli kırılgan olduğu bir atmosferde; parti kapatma, milletvekilliği düşürme ve merkez bankası başkanının değiştirilmesi gibi münferit ve toplu etkileri hesaba katılmaksızın atılan bu adımlar ekonomimizde adeta bir depreme sebep olmuştur. 

Bizim şu andaki dış borcumuz; 435 Milyar Dolar civarında. Dövizdeki her bir kuruş artış Dolar ve Euro’daki her 1 kuruşluk artış Türkiye’nin toplam dış borcunun TL karşılığını 4.3 milyar lira birden yükseltiyor.  Peki 1 liralık artış neye sebep oldu? 
Ülkemizin sırtına tam tamına 435 milyarlık bir yük daha bindi.

Vicdan sahiplerine soruyorum bunun hesabını kim verecek? Dolar bir gecede fırlıyor, normalde 150 milyon dolar olan döviz alımının Cuma günü 450 milyon dolara çıktığı iddia ediliyor. Eğer iddialar gerçekse Cuma günü döviz alanlar kimlerdir bunun da açığa çıkarılması gerekmektedir."

KANAL İSTANBUL KARARNAMESİNE TEPKİ

İstanbul Sözleşmesi'nin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'yle feshedilmesine ilişkin bir değerlendirmede bulunmayan Karamollaoğlu, aynı tarihli Resmi Gazete'de Kanal İstanbul'a ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararına tepki gösterdi. Karamollaoğlu, "Ülke olarak böyle bir badirenin içerisindeyken bir gece yayınlanan kararname ile Kanal İstanbul’a devlet garantisi verilmesini neyle izah edeceğiz? Ülkemize bir dönün bakın Rezalet ortada, ama kimsenin rezil olduğu yok. Kepazelik diz boyu, yine de kimse kepaze edilemiyor" dedi.

'PARTİ KAPATMALARIN NİHAYETE ERMESİNİ İSTİYORUZ'

Karamollaoğlu, HDP'nin kapatılması istemiyle hazırlanan iddianameye ilişkin de konuştu. AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın,  "Biliyorsunuz, ben siyasi partilerin kapatılmasına her zaman karşı oldum. Siyasi partilerin kapatılmasını hiçbir zaman savunmadım. Partilerin kapatılmasını kim istiyor, kim istemiyor belli. Gerçek kişi ile tüzel kişiyi ayırmamız lâzım. Gerçek kişi bir suç işliyorsa, bedelini ödemeli. İster siyasette, ister siyaset dışında" sözlerini hatırlatan Karamollaoğlu, şöyle konuştu:

"Kendisi bizzat parti kapatmanın karşısındayım derken bugün Türkiyemiz yine parti kapatmalar gündemi ile karşı karşıya bırakıldı. Bu ülkede demokrasimize zarar veren millet iradesini yok sayan tavrın son bulmasını istiyoruz. Biz bugün adaletin hakim olduğu, demokrasinin işlediği, millet iradesinin hüküm sürdüğü bir memleket istiyoruz.

Milli Görüş olarak en çok muzdarip olduğumuz meselelerin başında gelen parti kapatmaların nihayete ermesini istiyoruz. 
Türkiyemize kimsenin 2021 yılında 1990’ların karanlık ruhunu yaşatmaya hakkı yoktur. Tarihe utanç vesilesi olarak geçecek kararlar almaya, meşru siyasetin önünü tıkamaya kimsenin hakkı yoktur."

GERGERLİOĞLU TEPKİSİ: VİCDANLARI YARALADI

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun vekilliğinin düşürülmesi ve ardından gözaltına alınmasına tepki gösteren Karamollaoğlu, "Gergerlioğlu'nun milletvekilliğinin düşürülmesi sürecinde sergilenen tutum ve davranışları ve ardından TBMM'de vicdanları yaralayacak şekilde gözaltına alınmasını doğru bulmadığımızı bir kez daha ifade ediyoruz. Suçluysa cezalandırılsın kimsenin itirazı olmaz ama usul ve yaklaşım da kimseyi rencide etmeyecek tarzda olmalıdır" diye konuştu.

Karamollaoğlu, Gergerlioğlu'nun abdest almaya gittiği sırada gözaltına alınmasını da atıfta bulunarak, "Bizim örfümüzde, geleneğimizde su içen ve abdest alan birisine dokunulmaz. Gergerlioğlu’nun namaz kılmak için abdest alınmasına dahi müsaade edilmeden derdest edilmesi de vicdanları yaralamıştır" yorumunda bulundu.

Karamollaoğlu, "Meşru siyaset alanı giderek daraltılmaktadır. Adeta hukuk, kişilerin hangi partiye mensup olduklarına, iktidarın hangi dönem kiminle ortaklık yaptığına göre şekil almaktadır. Dün suç sayılmayan bir eylem, bugün en ağır şekilde cezalandırılmakta; kişiye ve döneme göre 'suç kavramı' icat edilmektedir" dedi.