Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. 27 Şubat 2011'de vefat eden eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın hayatının mücadeleyle geçtiğini belirten Karamollaoğlu, "Bu hafta sonu İstanbul’da, vefatının yıl dönümünde Erbakan Hocamızı anacak ve ‘Adil Devlet ve İnsanca Yaşam’ temasıyla onun bize bıraktığı fikrî mirası daha iyi anlamaya çalışacağız" dedi.

’28 ŞUBAT DEFTERİNİ DÜRECEĞİZ’

Bir daha 28 Şubat yaşanmaması için siyasi parti Genel Başkanlarıyla Ankara’da açıklama yapacaklarını dile getiren Karamollaoğlu, “Hazırlamış olduğumuz ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ toplantımızı icra edeceğiz. Tabiri caizse; 28 Şubat'ın defterini yine bir 28 Şubat günü hep birlikte düreceğiz. Türkiye’nin geleceğini şekillendireceğine inandığımız bu toplantıyı 28 Şubat’ta yapmış olmamızdan dolayı iktidar medyası ve çevreleri tarafında yürütülen tartışmaları hayretle takip ediyoruz. Nasıl ki, AK Parti darbe anayasasına karşı milletin oyuna sunduğu 2010 Referandumu’nu 12 Eylül’de gerçekleştirmekle 12 Eylül Darbesi’nden yana olmuyor ve darbe zihniyetinden taraf olmuyorsa; biz de bu toplantıyı 28 Şubat’ta gerçekleştirerek vesayet özlemi içinde bulunmuş olmuyoruz. Bıraksınlar artık bu zırvaları; daha fazla komik duruma düşmesinler” şeklinde konuştu.

28 ŞUBAT MUTABAKAT AÇIKLAMASI

“28 Şubat sürecinde utanç verici duruşları ortada olanların, 28 Şubat ile birlikte önü açılanların, ülkemizin problemlerini çözmek adına bir araya gelen partilere ve özellikle de Saadet Partimize laf etmek hakkı ve haddi değildir” diyen Karamollaoğlu, “ Ne 28 Şubat’ı unuttuk, ne de 28 Şubat ve sonrasında yapılanları ve yaşanılanları! Herkes yerini bilsin ve kurduğu cümlelere dikkat etsin. O masa üzerinden kurgular yapmayı, senaryolar üretmeyi bırakın. O masa niçin ve kimler için kurulmuştur anlayın artık, o masa: Kütüphanelerde, ‘ders çalışma masası’nda yıllarca dirsek çürüten fakat bir iş sahibi olamayan milyonlarca gencimiz için kurulmuştur. Sınıflarda öğrencilerine ‘öğretmen masası’ndan ders anlatması gerekirken; kuryelik yapmak zorunda kalan ataması yapılmayan on binlerce gencimiz için kurulmuştur. Öğle saatleri olmasına rağmen hâlâ tek kuruş siftah yapamayıp, ‘dükkanındaki küçük masası’nın başında kara kara düşünen esnafımız için kurulmuştur. Akşam yemeği için oturacakları masa’yı nasıl hazırlayacaklarını, evlatlarına bu masada ne yedireceğini hemen her gün düşünmek zorunda kalan milyonlarca aile için kurulmuştur” ifadelerini kullandı.

HÜKÜMETE UKRAYNA UYARISI

Ukrayna krizine dair de Karamollaoğlu şunları belirtti: “Ukrayna’nın toprak bütünlüğü kesinlikle korunmalı, saygı gösterilmelidir. Bu adım ne Rusya'ya ne de dünya barışına bir katkı sağlamaz. Aslında Ukrayna, SSCB'nin batıya açılan kapısıdır. Zira Ukrayna’nın varlığı hem soydaşlarımız hem de dindaşlarımız için önemlidir. Rusya’nın bu girişimi ise uluslararası hukuka aykırıdır. 2014’deki Kırım’ın ilhakı neyse bu da odur. Tabi ki bunu sadece Ukrayna-Rusya gerilimi olarak görmek ya da ABD-Rusya veya AB-NATO-Rusya'nın güç mücadelesi olarak değerlendirmek yeterli değildir. Dünya küçüldüğü için bütün meseleler birbiri ile irtibatlıdır. ABD’nin Ukrayna’nın güvenlik kaygılarını istismar etmesi de doğru değildir. Putin'in SSCB emellerini de ABD'nin emperyalist hedeflerini ve İsrail'in siyonist planlarını da bir bütün olarak iyi okumalıyız. Türkiye, herhangi bir ülke değildir; dolayısıyla herhangi bir ülke gibi hareket edemez veya bölgemizde ve dünyada yaşanan gelişmelere seyirci kalamaz, sadece figüranlık yapamaz. Saadet Partisi olarak tüm taraflara itidal çağrımızı yineliyor, hükümeti ise bu konuda en ufak bir adım atarken dahi hassasiyet ve ciddiyetle hareket etmesi konusunda bir kez daha uyarıyoruz.”(Ankara/MA)