İLKHA’ya konuşan Yalçın, Suriye, Irak ve İran vatandaşı çok sayıda Kürt’ün sağlık sorunları için Türkiye'ye geldiğini söyledi.

Yalçın, sunulan hizmetlerde farklı dillere yer veren devlet kurumlarının Kürtçe’yi görmemelerini yanlış olduğunu belirtti. 

“Kürtçe en az Türkçe, Arapça ve Farsça kadar eskidir”

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün, "Bin yıl boyunca konuşulan bir dili siz nasıl yok sayarsanız?" şeklindeki beyanatını hatırlatan ve hükümete çağrıda bulunan Yalçın, hükümetin halen bir muhalefet partisi gibi hareket ederek kendilerini sorunlardan beri görmelerini anlamanın mümkün olmadığını kaydetti.

Kürtçe’nin en az Türkçe, Farsça ve Arapça kadar eski bir dil olduğunu aktaran Yalçın, “Tarihte birçok devlet ve medeniyet kurmanın yanında 50 milyona yakın insanın ana dilidir. Böyle kadim bir kültür ve medeniyeti ifade eden bir dili yok saymak fecaattır” dedi.

“Bu ayrımcı ve ötekileştirici anlayış bitmeli”

Sağlık Bakanlığı'nın hastanelerde ilgili birimler için 6 farklı dilde afiş hazırlayıp Kürtçe’yi yok saymasına tepki gösteren Yalçın, devamında şu değerlendirmede bulundu:

Dünyada neredeyse hiç duyulmamış diller için hastane ve havaalanlarında hizmet servislerinin kurulması, öte taraftan Kürtçe konuşan ziyaretçiler için böyle bir imkânın oluşturulmamasının bir izahı olamaz. Türkçe bilmeyen çok sayıda Kürt vatandaşı vardır. Irak, Suriye ve İran’dan, hatta daha uzak ülkelerde yaşayan Kürtlerden Türkiye'yi ziyaret edenler, iletişim ve diyalog konusunda ciddi sıkıntılar yaşamaktadırlar. Diğer dünya milletlerine sağlanan bu tür hizmetlerin Kürt toplumundan esirgenmesi medeni bir devlet yaklaşımı değildir. Bu ötekileştirici ve ayırımcı anlayış bir an önce bitmelidir. Bunu yapacak olan da hükümet yetkilileridir. Hatayı başkasında arama kolaycılığından vazgeçilmelidir.