Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mardin İl Örgütü, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekmek amacıyla başlattığı etkinlikler kapsamında Kızıltepe ilçesinde "Tecrit İnsanlık Suçudur, Tecride Son" konulu panel düzenledi. Panelin moderatörlüğünü Kızıltepe Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İlçe Eşbaşkanı Mahmut Damar yaparken, HDP Parti Sözcüsü ve Mardin Milletvekili Ebru Günay ile HDP Mardin İl Eşbaşkanı Salih Kuday konuşmacı olarak katıldı. Özgürlük ve demokrasi mücadelesinde hayatını kaybedenler anısına durulan saygı duruşunun ardından Damar, kısa bir sunum yaptı.
TECRİDİN 2 YÖNÜ
Daha sonra söz alan HDP Parti Sözcüsü ve Mardin Milletvekili Ebru Günay Öcalan üzerindeki tecridin 2 yönü olduğunu dile getirerek, “Bir tarafında 21 yıldır her açıdan eşsiz bir direniş kısmı var. Bir tarafta ise baştan sona inkar, imha, yok sayma ve hukuksuzluğun tarihini ifade ediyor İmralı tecrit sistemi” dedi. Kürtler ve dostlarının İmralı’daki hukuksuzluğa başından bu yana tanıklık ettiğini ve İmralı’daki tecridin iktidar tarafından bir sistem haline getirildiğini kaydeden Günay, İmralı’daki tecrit sisteminin toplumun yaşamının her alanına sirayet ettiğini ifade etti. Günay, Öcalan’ın tecrit edilmesi ile Kürtlerin ve Ortadoğu halklarının da tecrit edildiğini söyledi.
‘TECRİT BAŞKA BİR SAVAŞIN BAŞLAMASI DEMEK’
“Bugün Türkiye İmralılaştı” diyen Günay, İmralı’daki hukuksuz sistemin bütün cezaevleri ile toplum üzerinde uygulanır hale getirildiğini dile getirerek, tecridin yönetim biçimi haline getirildiğini ifade etti. İmralı Cezaevi’ndeki uygulamaları sıralayan Günay, tecridin tüm ülkeye yayılmasının sebebinin tek adam rejimi olduğunu kaydetti. Öcalan’ın Kürt sorununun demokratik, meşru, barışçıl yollarla çözülmesinde en önemli siyasi aktör olduğunu ifade eden Günay, “Dolayısı ile oradaki hiçbir uygulama sıradan ele alınabilecek, bunu sadece hukuki bir meseleymiş gibi ele almamak gerektiriyor. Çünkü oraya yaklaşım çok politik, çok bilinçli ve Kürt sorununa, Kürtlerin inkar ve imhasına ve daha önemlisi barışa ve savaşa yaklaşımı gösteriyor. Bu iktidar her zaman Kürt sorununda savaşa karar verme meselesini önce adaya yaklaşım ile gösterdi. Adada tecridin başlaması demek, adada tecridin derinleşmesi demek bu topraklarda, Ortadoğu’da ve Türkiye’de aslında başka bir savaş sürecinin kendi içerisinde başlamasını, katliamın yıkımın ve ölümün başlamasını bizler açısından ifade ediyor” diye konuştu.
‘BİZİ KORUYACAK OLAN DİRENİŞİMİZ OLACAK’
AKP-MHP iktidarının savaş olmadan kendi iktidarını sürdüremeyeceğini kaydeden Günay, iktidarın topluma söyleyeceği, vereceği bir şey kalmadığını belirtti. Öcalan’ın “darbe mekaniği devreye girer” uyarısına dikkat çeken Günay, Öcalan’a dönük tecrit uygulaması ile birlikte Türkiye’de bir darbe mekaniğinin devreye girdiğini kaydederek, “Partimize dönük bu kapatma davalarının açılması da bu darbe mekaniğinin sonucudur. İmralı’daki bütün kazanımlar ile tecridin geriye çekilmesinin direniş ile olacağını kaydeden Günay, tarihten örnekler vererek Kürtlerin direnişinin İmralı’daki uygulamaların önüne geçtiğini söyledi. Günay, “Adadaki her kazanım, Kürtlerin her bir kazanımı bizim bin bir emekle direnişle kazandığımız şeylerdir. Bundan sonra da bizi koruyacak olan, bizi bu saldırılara karşı koruyacak olan da bizim direnişimiz olacaktır” ifadelerini kullandı.
Günay’ın ardından söz alan HDP Mardin İl Eşbaşkanı Salih Kuday da, İmralı cezaevinin bir laboratuvar olarak haline getirildiğini ifade ederek, Kürtler ve Ortadoğu üzerine dönük tüm plan ve hukuksuzlukların ilk olarak İmralı’da uygulandığını kaydetti.
Panel soru cevap bölümü ile sona erdi.
