Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, 28 Şubat 2015’te Abdullah Öcalan tarafından kaleme alınan ve İmralı Heyeti ile hükümet yetkilileri tarafından kamuoyuna deklere edilen Dolmabahçe Mutabakatı’nın yıl dönümüne ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Buldan açıklamasında,  Dolmabahçe Mutabakatının demokratik bir ülke yaratmanın, barışı kalıcılaştırmanın bir zemini olduğunu vurgulayarak, mutabakatın toplumda güçlü bir umut yarattığını belirtti. Buldan, “28 Şubat 2015’te, benim de içinde olduğum İmralı Heyeti ile dönemin hükümeti ve devlet heyeti arasında, demokratik çözüm ve barış planına dair bir mutabakat oluşturulmuştu. 10 maddelik çerçeve metinde, demokratik siyaset tanımı ve içeriğinden demokratik çözümün ulusal ve yerel boyutlarına; demokratik cumhuriyet-ortak vatan anlayışından milletin demokratik ölçülerle tanımlanmasına; çoğulcu demokratik sistemden yeni bir anayasaya varıncaya kadar her alanda köklü demokratik dönüşüm ve hamleler öngörülmüştü” ifadelerine yer verdi.

‘ÇÖZÜM MASASINI ERDOĞAN DEVİRDİ’

Mutabakatın açıklandığı gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mutabakata ilişkin açıklamalarına ve sonrasındaki gelişmelere değinen Buldan, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dolmabahçe Mutabakatı’nın açıklandığı gün, ‘Bu hasretle beklediğimiz bir çağrıdır’ demişti. Ancak sonrasında Erdoğan ve ortak hareket ettiği derin odaklar, bu mutabakatı tekçi iktidar sisteminin ve devlet yapısının önünde engel olarak görüp düğmeye bastılar. Erdoğan, 24 Nisan 2015’te, ‘Ne mutabakatı? Böyle bir mutabakat yok’ diyerek, sürecin bitirildiğini resmi olarak açıkladı. Çözüm masasını devirdi ve bugüne uzanan ağır bir yıkım sürecini başlattı. Demokratik değerler birer birer yıkılırken, yerine tek adam rejimi inşa edildi. Dolmabahçe Mutabakatı’nı bitirerek, İmralı’da insanlık ve hukuk dışı mutlak tecridi devreye sokarak, 96 belediyemize kayyım atama ve halk iradesine siyasi darbe sürecinin de önünü açtılar” dedi.

'TÜRKİYE ÇÖZÜMLE BULUŞACAKTIR'

Buldan, mutabakatın şuanda yaşanan yıkım ve gasp sürecinin “panzehiri” olduğunu belirterek, şu ifadelere yer verdi: “Demokratik seçeneğin oluşmaması için demokratik siyaset alanını daraltıp, çözüm ve barış umudunu yok etmeye çalışıyorlar. Demokratik seçenek ve demokratik temsiliyet güç kazandığı oranda, kendilerinin iktidarı kaybedeceğini biliyorlar. Dolmabahçe Mutabakatı’ndaki ilkeler, aradan 4 yıl geçse de, bugün de güncelliğini ve geçerliliğini korumaktadır. Türkiye’nin içinde bulunduğu krizlerden çıkabilmesi, toplumun refah ve huzura kavuşabilmesi ancak bu anlayışın gündemleşmesiyle mümkün olabilir. Saray rejiminin dayatmaları altında ezilen, gelecek umutlarını neredeyse yitiren halklarımız bilmelidir ki, yaşanan bu karanlık süreç kalıcı değildir. Bu sürecin sonu mutlaka aydınlığa çıkacaktır. Eninde sonunda bu ülke, bu toplum, devlet ve parlamento Dolmabahçe Mutabakatı’nın içeriğine geri dönecektir. Türkiye çözümle ve barışla, barış da halklarla buluşacaktır.”