Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı ziyaret etti. DEVA Genel Merkezi’nde yapılan görüşmenin ardından iki lider kameraların karşısına geçerek ortak açıklama yaptı.

Davutoğlu’na ziyareti için teşekkür eden DEVA lideri Babacan görüşmenin içeriğine dair, “Türkiye’nin sorunları çok büyük ve gittikçe de büyüyor. Hangi başlığı açsanız değerlendirmek gerekiyor. Hastalarda yaşanan çoklu organ yetmezliği gibi ülkemiz çoklu kriz durumunda. Siyasi partiler arasında süre gelen diyalog ve iş birliği süreçleri üzerinden beraber geçtik” dedi.

Gelecek Partisi lideri Davutoğlu ise, “Bu görüşmelerimiz salt iyi niyet görüşmesinden ibaret değil. Topluma güven hissi uyandıracak bir iş birliği zemini oluşturmak bizim siyasi ve ahlaki sorumluluğumuzdur. Son dönemde siyasi partilerle yaptığımız görüşmeler böyle bir zemin oluşması bakımından büyük önem taşıyordu. Parlamenter sistemle ilgili yaptığımız ortak çalışma meyvesini ortaya koydu. Bu güzel bir adımdır. Bunun oturacağı siyasal bağlamın da iyi bir şekilde tanımlanması, topluma güven verecek bir zemin hazırlanması önem taşıyor. Ben geçtiğimiz hafta Sayın Akşener ve Kılıçdaroğlu ile ayrı ayrı ve birlikte görüşmeler yaptım. Sayın Gültekin Uysal ile görüşme yaptım. Sayın Babacan ile yurt içi görüşmeleri nedeniyle mümkün olmamıştı. Ben bu görüşmelerdeki kanaatlerimi sayın genel başkana bütün detayıyla paylaştım. O da görüşlerini aktardı. Bu istişareler devam edecek” diye konuştu.

‘İKTİDAR TÜRKİYE’Yİ SEÇİM ORTAMINA SOKTU’

Davutoğlu ve Babacan açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Davutoğlu yöneltilen, “Yeni ittifak önerisinde bulunduğunuza dair haberler basına yansıdı. Sayın Akşener ve Kılıçdaroğlu ile görüşmenizde bu konu orada gündeme geldi mi?" sorusuna “Siyasi liderler bir araya geliyorlarsa ülke gündemiyle ilgili her konuyu konuşurlar. Otoriterleşen, yolsuzluklarla anılan iktidar karşısında muhalefetin hep beraber temel ilkeler çerçevesinde görüşmelerini artırmaları lazım. Türkiye her an seçim ortamına girebilir. Bu haziran da ekimde olabilir. Gelecek sene haziran desek bile iktidar Türkiye’yi seçim ortamına soktu” yanıtını verdi.

Siyasi partiler arasındaki iş birliğine önem verdiklerini belirten Ali Babacan ise, “DEVA olarak öncelikle bu ülkenin menfaatine, gençlerin umutsuzluğuna çare olacak her türlü gayrete katkı vermek isteriz. Bu katkının da çerçevesi iyi belirlenmiş bir sistematik içerisinde ele alınması ve sağlam bir zemin üzerinde yürümesini bugünden garanti altına alınacak bakış açısıyla yürümesini isteriz. Bizim bugün itibariyle ittifaklarla ilgili kararımız yok. Önümüzdeki süreçte geniş kapsamlı değerlendirmeler sonucunda bir süre sonra ittifaklarla ilgili bir karar oluşturabiliriz. Seçim atmosferine girdiğimiz bu dönemde fikirlerin biraz daha şekillenmesi ve ileride itilaflara yol açmayacak şekilde zeminlerin hazırlanması önemli” ifadelerini kullandı.

‘MERKEZİ YÖNETİM İLE YEREL YÖNETİMLER ARASINDA SÜRTÜŞME VAR’

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İngiliz Büyükelçisi’yle yediği yemek de iki lidere yöneltilen sorular arasında yer aldı. “Sizce bu olayın siyasi bir tarafı var mıdır?” sorusuna Davutoğlu, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı herhangi bir belediye başkanının sahip olduğu haklara sahiptir. Herhangi bir dış temsilciyle görüşmesinde mahzur yoktur. AK Parti dönemi de olsa bugün de olsa yarın da olsa fark etmez. Yabancı misyon sahiplerinin görüşmeleri yapması doğaldır. Belediye başkanı olarak da bu görüşmeler yapılabilir. Bunun böyle olağanüstü bir durum gibi yansıtılması doğru değil. Yeni bir tartışmaya sebep olması da doğru değil” yanıtını verdi.

DEVA lideri Babacan ise bu soruyu, “Özellikle İstanbul ile Ankara’da merkezi hükümet ile yerel yönetim arasında sürtüşme var. İstanbul ve Ankara’da yaşayan vatandaşımız ceremesini çekiyor. Hükümetin bir an önce particiliği bırakıp, mesele insansa, o şehirde yaşayan vatandaşların sağlığını düşünen tutum alması gerekiyor. Yemekmiş şuymuş buymuş teferruat olarak görüyorum. Hükümetin elindeki propaganda makinesinin bulduğu bir unsur. Türkiye’deki büyükelçilerin görevidir. Bizim Londra büyükelçimiz de gider Londra Büyükşehir Belediyesi Başkanıyla görüşür” ifadeleriyle yanıtladı.

‘SON DERECE OLUMLU BİR ATMOSFER SEZİYORUM’

Siyasi partilerin görüşme takviminin nasıl olacağı belirtilerek yöneltilen “Geçtiğimiz günlerde liderler üçlü olarak bir araya gelmişti, altı lideri bir yemek masasında görebilecek miyiz?” sorusuna Davutoğlu şu ifadelerle yanıt verdi:

“Bundan sonra istişarelerimiz devam edecek. Sayın Karamollaoğlu’yla da görüşeceğim. Bunları paylaşacağız. Bütün edindiğimiz intibaları parti kurullarımızda istişare edeceğiz. Önemli olan netice odaklı olarak ve toplumu tatmin edecek, güven hissi verecek şekilde görüşmelerin seyretmesi. Sadece nezaket ziyaretleri olarak kalmaması. Büyük bir ümit taşıyorum. Son derece olumlu bir atmosfer seziyorum. Ne zaman bir araya gelinir, zaten planlanmış birçok çerçeve var. Bu istişarelerle sürecin en doğru yürümesi gerektiği konusunda mutabakata vardığımız zaman değişik vesilelerle bir araya gelinebilir. Toplum bir araya gelen siyasi liderleri görmek istiyor. Gönül isterdi ki ülkenin cumhurbaşkanı da bütün siyasi parti liderleriyle bir araya gelebilsin."

‘FARKI FARKLI METOTLARLA KAPATMALARI ZOR’

Gazetecilerin yönelttiği, “Toplumda da seçim güvenliği konusunda ciddi bir endişe var. Muhalefet partilerinin seçim güvenliğine ilişkin ortak çalışması olacak mı?” sorusuna yanıt veren DEVA lideri Babacan, “Seçim günü maalesef kendi arzusu, isteği yönünde mutlaka sandıklara sahip çıkmak gerekecek. Siyasi partiler arasında olabilecek çalışmayı önemsiyoruz. Siyasi partilerle ikili bazda görüşme trafiğimiz var. Her bir oyun gerçek iradesinin korunması ve bütün bu sandıklarla ilgili çalışmaların sağlanması son derece önemli. En önemli seçim güvenliği seçimi fark ile kazanmak. Fark büyük olunca farklı girişimlerle farkı kapatmak zor olabilir. Fark açık olunca ne yaparlarsa yapsınlar farkı farklı metotlarla kapatmaları zor. İstanbul seçimlerinde bunu en son gördük” ifadelerini kullandı.

‘ÜLKENİN CUMHURBAŞKANINA SORMAK LAZIM’

Türkiye’de İran’dan gelen doğalgazın kesilmesiyle yaşanan sorunu değerlendiren DEVA lideri Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuda açıklama yapmadığını belirterek şunları kaydetti:

“Büyük bir hesapsızlık var. Bunun masaya yatırılması lazım. İhmal kimindir bunun araştırılması lazım. Bunun bir sorumlusu lazım. Kimin hatası? Taraflı partili bir cumhurbaşkanı var işin başında. Ama bakıyoruz kesintilerle alakalı kendisinden ikna edici bir açıklama duymadım. Niye bu enerji yok diye bu ülkenin cumhurbaşkanına sormak lazım. Dört yıldır elini tutan yok. İnadına Kanal İstanbul yapacağım diyorsun. Böylesine bir konuda hazırlıksız yakalanmak affedilebilir değil."