Hakkari'nin 100 bin nüfuslu ilçesi olan Yüksekova’da yıllardır yaşanan su sorunu bir türlü çözülmedi. İki dönemdir Halkların Demokratik Partisi (HDP) tarafından kazanılan ancak kayyıma teslim edilen belediye, ihtiyacını karşılamıyor. Su hizmeti vermediği halde 50 ila 150 TL arasında aboneye fatura gönderen kayyım belediyesi, yurttaşları canından bezdirdi. Sorundan dolayı bulaşık ve çamaşır makinası gibi ev aletleri de işlevsiz hale geldi. 

TANKERLE SU DAĞITILIYOR

Sıkıntıya dikkati çeken Birgül Sakar, bidonlarla taşıdığı su ile bulaşık, temizlik ve banyo ihtiyaçlarını karşıladıklarını söyledi. Sakar, “Sürekli susuz ve perişan haldeyiz. Sular akmıyor. Belediyecilere bu sorunu ilettiğimizde gelip kontrol edip geri gidiyorlar. Evde çamaşır, bulaşık, yemek, çocuk bakımı ve temizliği hepsi su ile yapılan işlerdir. 10 günde bir itfaiye tankeri ile mahalleye su veriliyor ancak bu da içilemeyecek durumda. Kime derdimizi anlatacağımızı da bilemiyoruz” diye konuştu. 

İÇMEDİKLERİ SUYUN FATURASINI ÖDÜYORLAR

Şefik Sakar da yetkililere defalarca gittiğini ancak kimseye ulaşamadığını, ulaşabildiği yetkililerinde sorunu çözmekten uzak bir tavır sergilediğini dile getirdi. Sakar, “Biz tam anlamıyla sahipsiz kaldık. Konuyu itfaiyeye ilettiğimizde araçlarının bozuk olduğunu ve yetiştiremediklerini belirtiyorlar. Getirilen sular da dere suyudur ki bu da kimseye yetmiyor. Telefon açtığımızda muhatap bulamıyoruz. Belediyeye gittiğimizde kimse bizlere değer bile vermeden ne istediğimizi dahi sormuyorlar. Derdimizi anlattığımızda da ‘Bu bizim sorunumuz değil’ diyorlar. Peki, bu belediyenin sorunu değilse, devletin sorunu değilse peki kimin sorunu? Halkımız tam anlamıyla sahipsiz bırakılmış. 11 gündür evde bir damla su yok. Kaymakama gitmek istedim ama görüştürmediler. Belediye sorunu dinlemiyor bile. Buna karşın her dönem faturalarını da yolluyorlar. Su olsa bizim faturalara itirazımız olmaz. Ama olmayan suyun faturasını neden yatıralım?” diye soruyor. 

‘BİZİ CEZALANDIRIYORLAR’

Eşi, iki oğlunun inşaatlarda çalıştığını ve akşam eve ter içerisinde geldiğini ancak evde su olmadığı için duş bile alamadıklarını ifade eden Fatma Aslan da yaşadıklarını şöyle anlattı: “Evde su hiç yok. Banyo ve tuvaletler artık kokuyor. Eşim ve çocuklarım akşama kadar inşaatlarda çalışıyor. Buna rağmen bir duş bile alamıyorlar. Kirlenen elbiseleri diğer mahallelerde su bulabilen akrabalarımıza götürerek yıkıyoruz. Bunlar bizi susuzluktan öldürmek istiyorlar. Bile bile susuzluğa terk edildik. Konuşunca kötü oluyoruz ama susunca da susuz kalıyoruz. Hiçbir yaşantımız kalmadı." 

Emine Aslan isimli kadın da “Bizler sadece su istiyoruz. İki yıl önce Orman Mahallesi'ne yerleştim ve bu süre zarfında hiç bir zaman suyumuz doğu düzgün akmadı. Kirden kendimizden nefret edecek duruma geldik. Bazen ayda bir banyo yapıyoruz” dedi. 

KOAH hastası olduğu için günde birkaç kez evini temizlemesi gerektiğine vurgulayan Kıymet Doğma da şunları ifade etti: “Yüksekova'da insanların içme suyunun yanı sıra sulama su sorunu da yaşıyoruz. Bizler bir bahçe bile ekemeyeceksek ne yiyip ne içeceğiz? Belediyeye, muhtara defalarca söylememize rağmen sorunu çözmüyorlar. Bize 'sonbaharı bekleyin çözülecek' diyorlar. 6 aydır su kuyusu olan komşulardan su dilenerek ihtiyacımızı karşılamaya çalışıyoruz. Her gün bizlere 'temizliğe dikkat edin' anonsları yapılıyor. Olmayan suyla nasıl temizlik yapacağız?  Yüksekova sahipsiz bırakıldı. Bizden vergi ve su faturası alamaya gelince güzel de neden bir damla su vermiyorlar?" 

'KAYYIMLARLA BU SORUN ÇÖZÜLMEZ' 

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde Yüksekova halkı tarafından büyük bir oy farkı ile seçilen ve daha sonra görevden alınarak yerine kayyım atanan Yüksekova Belediyesi Eşbaşkanı İrfan Sarı, iki dönemdir  atanan kayyımların Yüksekova halkını büyük bir borç batağına sürüklediğini hatırlattı. Kayyımların ilçenin su sorununun çözmekten çok uzak olduğunu, yıllardır devam eden sorunun yurttaşları perişan ettiğini anımsatarak şunları söyledi: “90’lı yıllardan köylerden yoğun göç alan kent, tamamen karmaşık bir isale hattı ile su içemez hale geldi. Bölgedeki doğal sular yıllarca aspes borularla ilçeye taşınarak yurttaşlara zehirli sular verildi. Buna karşın ekonomik şartları el verenler kendilerine artezyen sularla bir çözüm bulabildi ancak imkanları olmayan çoğunluk ise bu zehirli sudan istifade etme mecburiyetinde bırakıldı. 2016 yılı kayyım ataması ile birlikte yaklaşık 60-70 milyonluk bir kredi ile yeni bir isale hattı ve Dilimli Barajı üzerinden şehre su sağlayacak bir proje hazırlandı. Buna karşın alınan kredi bu günün koşullarında faizi ile birlikte 200 milyonu geçmesine rağmen su sorunu kalıcı bir çözüme kavuşamamıştır. Burada bir dizi hata zinciri, kaynakların çarçur edilmesi ve düzgün kullanılmaması vardır. Bütününü bir araya getirdiğinizde şehir su sorunu ile cebelleşmeye devam edecektir."