Yerel seçimler öncesi Ankara'nın birçok bölgesinde gecekondular yıkılmaya başlandı. Dikmen Vadisi'nde bulunan 40'a yakın gecekondu ve baraka, Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından yıkıldı. En son Mamak'ın Fahri Korutürk Mahallesi'nde "imar affına" rağmen çok sayıda gecekondu, insanların eşyalarını tamamen çıkarmasına dahi izin verilmeden yıkılmıştı. 

Dikmen Vadisi'nde gecekonduda kalan ailelerin çoğunluğu ise Antep'ten göç etmiş ailelerden oluşuyor. Atık kağıt işçiliği ile geçimini sağlayan aileler, bir yandan da Vadi’nin içinde sağlıksız koşullarda yaşıyor. Yıkımın ardından evlerinden kalan eşyaları toplamaya gelen aileler, kalacak yerleri olmadığını belirterek, yaşadıkları mağduriyetten hükümeti ve belediyeyi sorumlu tuttu. 

'NEREDEYSE EVİ ÜZERİMİZE YIKACAKLARDI'

10 yıldır yaşadığı evin hiçbir gerekçe gösterilmeden yıkıldığını belirten Arzu Kaya, çaresiz bir şekilde sokakta kaldıklarını dile getirdi. Yıkımın ardından harabeye dönmüş evlerinden arta kalan demir ve molozları toplayan Kaya, "Evi yıkmaya geldiler hiçbir şeyde söylemediler. Nerdeyse evi üzerimize yıkacaklardı. Kalanları topluyoruz bizde. Mecbur birkaç gün bu yıkıntıların arasında kalacağız. Belediye bize yardım etmedi. Oy istemeye gelince gösteriş yapıyorlar. Ama kış öncesi bizi bu halde sokakta bıraktılar" dedi. 

EVLERİ YIKILDI ÇOCUĞU OKULA GİDEMEYECEK

Kaya, evinin yıkılmasından sonra oğlunun okuldan başka yere naklinin yapılması gerektiğini belirterek, "Şu an diğer okullarda almıyor çocuğumu. Yerimizi değiştirdik diye çocuğumuzu okula almıyorlar. Her anlamda mağduriyet yaşıyoruz" dedi. 

'BİZE EL UZATACAKLARINA YIKIM EMRİ VERİYORLAR'

Gecekondusu yıkılan bir diğer kişi de Yaylagül Çalı. Meme kanseri olan Yaylagül'ün 3 çocuğu da görme engelli. Birkaç gün sonra ameliyat olacağını belirten  Çalı, "Buradan çıkmamız için Pazartesi gününe kadar müsaade verdiler. Bize el uzatacaklarına Büyükşehir Belediye Başkanı yıkım emri veriyor. Ne yaptık da bizi buradan çıkartmaya çalışıyorlar. 5-6 ay bile müsaade etmediler. En azından o süreye kadar belki bir ev bulurduk. Burada aç susuz çöpten düzgün bir şey bulursak getiriyoruz, içinde sağlam bir şey varsa gelip yiyoruz" ifadelerini kullandı. 

'AMELİYATTAN SONRA NEREDE KALACAĞIM' ?

10 yaşındaki kızının da balkondan demirlerin üstüne düştüğünü ve evde yatalak kaldığını belirten Yurdagül Çalı, devamında şöyle konuştu: "Bizi böyle açıkta bıraktılar. Amansız hastalıklarla uğraşıyorum. Devletten de hiçbir şekilde yardım alamıyorum. Kaldığımız bu yerde insan koşullarında yaşamak zor. Ama burayı bile bize çok görüyorlar. Ameliyat olduktan sonra ben nerede kalacağım? Temiz bir ortamın olması gerekiyor. Şimdi yağmur yağıyor. Ne yapacağız? Ben kanser hastası bir insanım. Sağlıklı bir insan da değilim. O yüzden bu mağduriyetimizin bir an önce giderilmesini bekliyoruz." 

jinnews haber ajansı/Ankara