Halkların Demokratik Kongresi (HDK) öncülüğünde “Dem dema serkeftinêye” (Şimdi kazanma zamanı) sloganıyla gerçekleşen İstanbul Newroz’u, Yenikapı Meydanı’nda kutlandı.

Kutlamaların sona ermesinin ardından 60 kişilik bir grup abluka altına alınarak gözaltına alındı. Gözaltına alınanların Vatan Emniyetine götürüldüğü ifade edildi.

GAZETECİ TUNÇ DA GÖZALTINA ALINDI

Gazeteci Hayri Tunç 'da öğle saatlerinde sosyal medya hesabından gözaltına alındığını duyurmuştu. İstanbul'daki Newroz kutlamasını izlemek üzere Yenikapı'da bulunan Tunç'un bugünkü gözaltı gerekçesine ilişkin henüz bir açıklama yapılmadı.

NEWROZ

Yenikapı Newroz’unda yüzbinlere seslenen HDK Eşsözcüsü Esengül Demir, alanda bulunan herbir bireyin Aysel Tuğluk’un hafızası olduğunu belirtirken, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, bu yılki kutlamanın Öcalan’a özgürlük Newroz’u olduğunu dile getirdi. HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ise, sömürü düzenine karşı “Tek yol 3’üncü yoldur” dedi. 

İstanbul’da halklar “Dem dema serkeftinê ye” (Şimdi kazanma zamanı) şiarıyla Yenikapı Meydanı’nda Newroz’u coşkuyla kutlamaya devam ediyor. Soğuk havaya rağmen coşkuyla süren kutlamada kurumların ortak metni okunduktan sonra Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Esengül Demir söz aldı.

Kitleyi selamlayan Demir, 2017 Newrozu’nda katledilen Kemal Kurkut, katledilen Deniz Poyraz ve Garibe Gezer’i anarak konuşmasına başladı. Zulme, erkek devlet şiddetine ve sistemin kurduğu düzeni yıkacaklarını belirten Demir, kadın mücadelesine atıfta bulunarak “Biz kadınlar toplumu özgürleştireceğiz” dedi.

İKTİDARA CEVAP ALANLARDA VERİLDİ

Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu iktidara en iyi cevabı bu alanlarda halkları ve emekçiler verdi. Savaşla beslenen, tecrit politikalarından beslenen, halkları esir almaya çalışan muktedirlere en iyi cevabı Newroz alanlarında halkların ağzından çıkacaktır. Bu alanı dolduran yüzbinlere bakın! Milyonların sesini dinleyin. İktidarınız yıkılacak, siz gideceksiniz. Halkların iradesi sizi yerle yeksan edecek. Sizi biz göndereceğiz.”

‘TUĞLUK’UN HAFIZASINI YOK EDEMEZSİNİZ’

Kandıra Cezaevinde bulunan ağır hasta tutuklu Aysel Tuğluk ve devletin cezaevi politikasına dikkati çeken Demir, “Tecrit politikası ile irademizi gasp etmeye çalışıyorlar. İrademizi ipotek altına almaya çalışıyorlar. Zindanlarda bu halkın sesi olan binlerce siyasi tutsak var. Hasta siyasi tutsak var. Bunlarla bizi yıldırabileceklerini zannediyorlar, halkı teslim alacaklarını zannediyorlar ama yanılıyorsunuz. Ne hapishanelerdeki özgür yoldaşlarımız ne de bu halk asla size teslim olmaz. Aysel Tuğluk cezaevinde ağır koşullar altında. Hafızasını yitirmeye başlayan bir yoldaşımız. Kendisine uygulanan işkence ve tecrite rağmen mücadele etmeye devam ediyor. Aysel Tuğluk’u esir almaya çalışabilirsiniz ama burada bulunan her yoldaş, kadın, birey Aysel Tuğluk’un hafızasıdır. Hafızasını yok edemezsiniz” diye belirtti.

İMRALI TECRİDİ

PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde 24 yıldır ağır tecrit olduğunu vurgulayan Demir, “Sayın Öcalan İmralı hapishanesinde rehin alındı. Sayın Öcalan şahsında bütün Kürt halkının mücadelesi, direnişi, yaşamsal kaynakları yok edilmeye çalışılıyor, yok saymaya çalışılıyor. Tecrit koşulları işte bu alanda delinmiştir. Bugün burada yarın Amed’de tecrit yerle yeksan olacaktır. Bu alanlarda o tecrit yıkılmıştır. O zindanlar yıkılacak. AKP -MHP rejimi, faşizm o zindanların altında yerle yeksan olacak” şeklinde konuştu.

Demir, “Umut sizde, bizde, umut emekçilerde, kadınlarda ve bu ülkenin ortak mücadelesinde” diyerek sözlerini noktaladı.

YENİKAPI’DA DİRENİŞİN RUHU YARATILDI

Daha sonra söz alan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, halkların Newroz bayramını kutladı. Bayındır, “6 yıl önce faşizmin ruhu burada inşa edildi. Ama bugün buradaki duruşunuzla bu ruh yenilgiye uğradı. Newroz’un zaferinin ruhu inşa edildi. Sizin inancınız ve başarınızla bu alan faşizmin mezarı olmuştur. Faşizmin ruhunu burada inşa etmek isteyenlere karşı bugün direnişin ruhunu burada verdik. Halklarımızın direniş ruhuyla faşizm bugün yenildi. Bu ruhla beraber bu yıl özgürlük yılı oldu. Zafer bizim olacak” dedi.

‘ÖNDER APO’NUN ÖZGÜRLÜK NEWROZU’

Amed zindanından Mazlumların tutuşturduğu kıvılcımla inşa ettiği direniş ruhununun bugün devam ettiğini dile getiren Bayındır, “Kürt halkı AKP-MHP faşizmine karşı bu inançla yürüyor. Selam olsun faşizme karşı direnenlere. Bu ruhu diriltenlere selam olsun. Bu yıl zafer ve özgürlük yılı olacak. Bu zafer ruhu artık ulusal birlik ruhudur. Kürdistan halkının birlik ruhudur. Artık hiçbir gücün bekleme zamanı değildir. Zaman ulusal birlik zamanıdır. Bu alan, bu gençler bunun için çok mühimdir. Bu Newroz bütün hayatını Kürt halkının özgürlük mücadelesine adayan Önder Apo’nun özgürlük Newroz’u olacak” diye konuştu.

Bayındır Öcalan’ın ismini her tekrarladığında alanda bulunan yüzbinler “Bijî Serok Apo” sloganıyla karşılık verdi.

‘YAŞASIN KÜRDİSTAN HALKI’

İstanbul Newroz’undan yarın Diyarbakır’da kutlanacak Newroz’a özgürlük mesajları ileteceğini dile getiren Bayındır, “Yarın yüzbinlerce Kürdistanlı Amed Newroz’undan aynı mesajları haykıracak. Buradan Kürdistan halklarına selam yolluyoruz. Yaşasın Kürdistan, yaşasın özgür halkımız. Yarın yine Botan halkı Cizira Botan’da bu verdiğiniz mesajı daha güçlü bir şekilde sahiplenecek ve selamınıza karşılık verecek. Bugün bu alan zafer alanı, başarı alanıdır. Bugün bu alandaki inanç ne Cumhur ne de Millet ittifakında var. Çözüm Kürdistan ve Türkiye devriminde. Yaşasın Kürdistan devrimi yaşasın Türkiye devrimi. Zafer ve başarı Kürdistan ve Türkiye halklarının ittifakıyla olacak. Bunun dışında başarı yolu yok” diye konuştu.

Konuşmanın ardından Grup Vardiya sahne aldı. Halklar seslendirilen ezgiler eşliğinde halaya durdu.

Müziğin ardından Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, kitleye seslendi. 

‘ÖZGÜRLÜĞÜN YOLUNU AÇIYORUZ’

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ise, sözlerine Kürtçe başlayarak halkların Newroz’unu kutladı. Zor hava şartlarına ve engellemelere karşı meydanı dolduran emekçilerin, yoksulların, ezilenlerin, kadınların ve gençlerin Newrozunu selemlayan Sancar, “Hepinizin hepimizin Newroz’unu gönülden kalpten kutluyorum. Newroz pîroz be. İşte çözümün sesi işte çözümün gücü. Birleştikçe büyüyoruz, birleştikçe bu ülkeye barışın, demokrasinin, özgürlüğün, eşitliğin yolunu açıyoruz. Bu yol zor bir yoldrur engellerle, zulümle baskılarla doludur ama hiç bir güç bizi yürüyüşümüzden alı koymadı koyamayacak. Çünkü şimdi kazanma zamanıdır” dedi. 

BAŞARININ ÖNEMLİ DÖNEMECİ

Zulme, zorbalığa, soyguna, sömürüye, talana, ranta karşı bütün ezilenlerin, yoksulların ötekileştirilen hakları birleştirme mücadelelerinin büyüyerek devam ettiğini vurgulayan Sancar, “Başarıya yürüyoruz. Zulüm zorbalık iktidarını mutlaka ama bu güç değiştirecektir. Sadece iktidarı değiştirmekle kalmayacak biz bu ülkeye yeni bir başlangıcı da yaşatacağız. Newroz yeni başlangıcın habercisidir, bu ülkeye getireceğimiz baharların müjdesidir. 2022 Newroz’u başarının en önemli dönemecidir. İşte o nedenle bütün zorluklara, bu soğuğa kara kışa rağmen bu umutla kararlılıkla cesaretle meydanları dolduran sizleri kucaklıyorum” diye belirtti. 

KAWA’NIN ATEŞİ YOLUMUZU AYDINLATIYOR 

Sancar, şöyle devam etti: “Kazanacağımıza dair şüpheniz var mı? Bizi yolumuzdan alıkoyacak tek bir güç var mı? Neden? Demirci Kawa’nın binlerce yıl önce yaktığı ateş, özgürlük ateşi büyüyerek yolumuzu aydınlatıyor. Bir kibrit çöpüyle yakılan ateş bu ülkenin Ortadoğu'nun her yerinde gürül gürül yanıyor. Bu ateş Newroz ateşi özgürlüğün yolunu aydınlatıyor. İşte biz bu ateşi söndürmemek için her türlü emeği veren bedeli ödeyen binlerce onbinlerce yoldaşımızın, kardeşimizin mirasını devraldık. O onurlu mirası taşımak ve başarıya ulaştırmak için yola devam ediyoruz. Söz veriyoruz. Mutlaka başaracağız. Hep birlikte söylüyoruz. Mutlaka kazanacağız. Söz mü? Duyun ey savaş baronları, kandan, talandan, yalandan, sömürüden medet uman muktedirler, duyun bu sesi. Biz geliyoruz, halkların gücü geliyor, mücadelenin kararlılığı geliyor. Bu ülkeye baharı getirmeye söz vermiş milyonlar birleşerek geliyor.”

‘SAVAŞ POLİTİKALARINI DURDURACAĞIZ’

AKP-MHP iktidarının savaş politikalarıyla ayakta kaldığını belirten Sancar, “Kürt’e karşı savaş, kadınlara karşı savaş, gençlere savaş, emekçiye savaş, doğaya karşı savaş. Bu iktidarın ve onun dayandığı rejimin temelini oluşturuyor. Onun için diyoruz ki biz öncelikle bu savaş politikalarını yok edeceğiz, bu savaş politikalarını durduracağız. Savaşı durdurmanın yolu barışa giden o güzel yolu önce Kürt sorununda demokratik çözümle açacağız. Kürt sorununda demokratik çözüm onurlu ve adil barışın ilk adımıdır, temelidir, en önemli hamlesidir” diye belirtti. 

2013 NEWROZ DEKLERASYONUNUN ARKASINDAYIZ 

Newroz’un yıllardır demokratik çözüm ve büyük barış için bir sembol olduğuna vurgu yapan Sancar, “Biz 2013 Newroz'unda okunan o barış deklarasyonun arkasındayız. Biz Dolmabahçe’de açıklanan demokrasi programının arkasındayız. Biz Eylül ayında açıkladığımız deklarasyonla demokrasiye, Kürt sorununa demokratik çözüme bütün halklara büyük barışa giden yolda yürümeye kararlıyız. Sözümüzde duruyoruz. Baskılar bizi durduramıyor, baskılar bizi engellenemiyor” ifadelerini kullandı. 

TECRİT SAVAŞ POLİTİKALARININ SEMBOLÜDÜR

Siyasetçilerin cezaevlerinde siyasi rehine olarak tutulduğuna dikkati çeken Sancar, şunları ifade etti: “Barışın yolunu açmak için 2013 Newroz’unda İmralı'dan gelen sesi kısmak için tecridi ağırlaştırıyorlar. Bilelim ki tecrit, savaş politikalarında ısrarın en büyük sembolüdür. O nedenle barış mücadelesi İmralı tecridini kırma mücadelesinin de mutlaka bütünleştirici parçasıdır. Barış için mücadele, savaşa karşı mücadele aynı zamanda tecridi kırmak için mücadeleyi içermek zorundadır. Bugün burada bu meydanda toplananlar, bu ülkeye, Ortadoğu’ya büyük barışı getirmeyi azmetmiş ortak iradenin temsilcileri, sesi ve neferidir.” 

ÇÖZÜM ADRESİ DEMOKRASİ İTTİFAKIDIR 

Sancar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sevgili gençler, kadınlar, emekçiler İstanbul bütün bu renklerin buluştuğu kenttir. Emek kentidir, mücadele kentidir, direniş kentidir. İşte İstanbul’dan yükselen ses bu nedenle önemlidir. İstanbul’da bulunan ortak irade bu ülkenin yeni inşası için yolunun müjdecisidir. Bunu her şart altında gösterdi İstanbul. İstanbul halkları, emekçileri bütün renkleriyle bir arada buradadır. Kadının kadın mücadelesinin moru, ekolojistlerin yeşili, sosyalistlerin kızılı, Kürtlerin ‘kesk u sor û zer’i bir araya gelmiştir. İşte bu güç birliği bu demokrasi ittifakı bu ülkede çözüm tek adresidir. Ne mevcut sistem ne de bu sistemi makyajla değiştirme vaadinde bulunanlar bu ülkenin sorunlarını çözebilirler. Hayır! Onlar çözemeyecekler, bu yoksulluğu, talanı, yalanı, kanı alt edecek olan işte bu birleşik iradedir. 

Kürt halkının on yıllardır sürdürdüğü kararlı özgürlük mücadelesini, bütün emek ve demokrasi güçleri, bu birleşik güç bu ülkeye demokratik cumhuriyeti de getirecektir halkın iktidarını da getirecektir. İnanıyoruz değil mi? Söz veriyoruz bu yolda yürümeye değil mi? Bir şüphemiz var mı? Tereddütümüz var mı? İşte soğuğa karşı zor şartlara karşı bu haykırış güneşi doğuracak doğudan yükselecek güneş tepeden yükselecek bu karanlığı mutlaka ama mutlaka alt edecek.” 

‘ONURLU BARIŞI MUTLAKA GETİRECEĞİZ’

Büyük barış için yola çıktıklarının altını çizen Sancar, şunları söyledi: “Doğa ile savaşanlara toprakla barışacağız. Halklarla savaşanlara karşı halkların haklarını sonuna kadar savunacağız. Merkeziyetçi otoriter sistemde ısrar edenlere karşı yerel demokrasiyi inşa edeceğiz. Yerel demokrasi ile birlikte güçlü demokrasiyi kuracağız. Bu büyük bir mücadele gerektiriyor. Barış denildiği zaman sanki korkaklık varmış gibi algı yaratıyorlar. Oysa en zor mücadele, barış mücadelesidir. Çünkü savaş politikalarını güdenlerin elinde sadece tanklar, toplar değil, sadece mahkemeler, polisler değil yalan makinesi basın ve her türlü hile hurda vardır. Savaş politikaları bir avuç baronu zenginleştirmekten başka bir sonuç doğurmaz. Halklara acı ve yıkım yaşatır. İşte biz bu acıya, yıkıma, yoksulluğa karşı büyük barış mücadelesini sonuna kadar yürüteceğiz. Bu ülkeye onurlu barışı mutlaka ama mutlaka getireceğiz. Hep birlikte haykırıyoruz; yaşasın barış, kahrolsun savaş baronları, savaş politikalarına hayır. Barış hemen şimdi ve her yerde.” 

TEK YOL ÜÇÜNCÜ YOLDUR

Güçlerin birleştirilmesi halinde bu düzeni de değiştireceklerini dile getiren Sancar, “Bu düzenden nemalanan bir avuç sermayedarın emeği sömürmesine, doğayı talan etmesine, bu ülkeyi harap etmesine son vereceğiz. Tek yol 3’üncü yoldur. Bu 3’üncü yol sadece seçimde işbirliği değil uzun süreli bir stratejik tercihtir. Bu ülkeye demokrasiyi güçlü ve gerçek demokrasiyi, büyük barışı gerçek adaleti, özgürlüğü, eşit yurttaşlığı getirecek yoldur. Kürtlerin haklı ve onurlu mücadelesinde özgürlük içinde yaşamalarına giden yoldur. İnançları inkar edilen Alevilerin eşit yurttaş olarak yaşayacağı düzenin kurulacağı yoldur. Emeği sömürülen açlığa ve yoksulluğa mahkum edilen milyonların adil paylaşım düzenini inşa edecekleri yoldur” ifadelerini kullandı. 

ÖZGÜRLÜĞE SUSADIK 

Türkiye’nin yüzde 90’ının açlık ve yoksulluk içinde yaşadığının altını çizen Sancar, “İşte bunun temelinde 3 temel politika var. Savaş politikalarıdır, yandaşa rant ve soygun ısraf politikaları yatıyor. Bizim emeğimiz, ekmeğimiz bir avuç sermayedarın, bir avuç savaş baronunun servetlerine servet katmak için talan ediliyor. Ne diyor AKP genel başkanı? Diyor ki yoksulluk var diyenlere sesleniyorum bir merminin fiyatı nedir biliyor musunuz diyor. Biz diyoruz ki mermiye, tanka, topa değil emekçiye, yoksula, bu ülkenin onurlu halklarına haklarını istiyoruz. Savaşa, topa, tanka değil emeğe, ekmeğe, eşitliğe, özgürlüğe susadık. İşte bu Newroz bunları kazanmanın zamanıdır. Bunu hep birlikte hep birlikte kazanacağız” dedi. 

ÖZGÜRLÜĞÜN GÜVENCESİSİNİZ

Siyasi rehine tutulan partilileriyle özgürlükte buluşacaklarını ifade eden Sancar, “Sesimiz buradan Edirne’ye, Sincan’a, Kandıra’ya Avrupa’da ve dünyanın başka yerlerde sürgüne mahkum edilen yoldaşlarımıza da uzanıyor. Özgürlükte buluşacağız; bu buluşma yakınıdır. Bunun inanın. Şimdi hepimiz bağırıyoruz özgürlükte buluşma zamanıdır. Rehine tutulan bütün yoldaşlarımıza özgürlük. Burada bütün renkleriyle çeşitlilikleri ile bir araya gelen siz haklarımız emekçilerimiz, işte bu özgürlüğün güvencesisiniz” diye konuştu. 

BARAJSIZ SEÇİM İSTİYORUZ

2022’de Newroz’un kazanmanın dönemeci olduğunu sözlerine ekleyen Sancar, şöyle konuştu: “Bu yıl final yılıdır. Bunu unutmayın bu iktidar hangi oyunları oynarsa oynasın hangi mühendisliklere başvurursa başvursun başınadır, nafiledir.  Yok seçim kanunlarında değişiklikler yapıyorlar. Ne yapacaklar kendilerine avantaj sağlayacaklar. Barajı yüzde 7’ye düşürüyorlar. Barajı düşürmelerinin amacı küçük ortakları var ya MHP, onu güvence altına almak içindir. Ama olsun. Bu barajı kim yıktı. On yıllardır mücadele eden bizler yıktık. Yüzde 10 barajını bize karşı getirdiler ama mücadelemizle, inancımızla, kararlılığımızla yıktır. Şimdi yüzde 7’ye indirip MHP’ye hediye ediyorlar. Ama olsun bunun temelinde sizlerin mücadelesi var. O yüzde 7’yi de yıkacağız. Biz barajsız seçim istiyoruz. Herkes iradesiyle gücüyle parlamentoya girmesini istiyoruz. Bu ülkede çoğulcu eşit özgürlük adil yaşam istiyoruz.” 

HALKLARIN BAHARI GELİYOR 

Bu iktidarın hem içeride hem de dışarıda savaş politikalarıyla yürüdüğünü dile getiren Sancar, sözlerini şöyle tamamladı: “Yıllardır bu politikayı güdüyor şimdi birden bire barış güvercini kesildi Ukrayna'daki savaşta güya arabulucu olacak. Geçin bunları, bu iktidarın zihniyetinde savaşlardan fırsat yaratmak var. Bu iktidarın Ukrayna’ya da Ortadoğu'ya barış getirecek zihniyeti yoktur. Ortadoğu'ya da dünyanın bütün bölgelerine de barışı halkların ortak mücadelesi getirecek. Barışı temelden inşa edeceğiz. Bizler bu ülkenin büyük barışı için büyük bir barış hareketi kuracağız. Bu barış hareketini Ortadoğu'da barış isteyenlerle buluşturacağız. İşte güneş doğuyor sizin inancınız ve kararlığınız doğuyor. Bahar geliyor bahar. Halkların baharı geliyor. Biz güçlendikçe onlar hiçleşecek. Biz güç oldukça onlar hiç olacak. Biz birleştikçe onlar darmadağın olacak. Bu inançla Newroz ateşinin etrafında kenetleniyoruz. Ülkeye demokrasi barış adalet özgürlük getirmek için newroz ateşini büyütüyoruz. Şimdi kazanma zamanıdır. Dem dema serkeftinê ye. Newroz pîroz be. Şimdi kazanma zamanıdır. Riya we vekirî be.”

Newroz coşkusu Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın konuşmasıyla devam ediyor.